Kurtuluş Savaşı'na karşı çıkıp İngiliz yardakçılığı yapan ve Milli Mücadele sırasında düşmanla işbirlikçiliği neticesi linç edilerek öldürülen gazeteci Ali Kemal'in 4'üncü kuşaktan torunu Londra Belediye Başkanı seçildi diye, Türkiye'de zil takıp oynayanlar var neredeyse! "Türk dostu veya damarlarında Türk kanı olan bizden biri, Londra Belediye Başkanlığı'nı aldı" diyorlar. Hatta kimine göre "Soyumla gurur duyuyorum" da demiş ve o üstelik Fenerbahçe taraftarıymış. Ayrıca, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkanlara da ateş püskürüyormuş İngiltere'nin muhafazakar politikacı Boris Johnson... Yeni sıfatıyla, Londra'nın yeni Belediye Başkanı...
Çabukkabarırçabukgevşeriz Dünyada başka bir millet yoktur ki; Türk Milleti kadar yufka yürekli, dost canlısı, merhametli ve iyiliksever olsun! Ayranımız çabuk kabarsa da aynı şekilde çabuk yumuşarız. Düşmanlıktan kaçınıp eski defterleri karıştırmayız. Açmayıp kapatırız. Kötülük yapanların bir tebessümü ile gevşer, sırtımızı sıvazlayıp gaz verici bir iki laf da etmişlerse, kul-köle bile oluruz! Böyle olduğu için, Osmanlı'nın son döneminde bakanlık da yapan, Paris Siyasal Bilgiler Yüksek Okulu Mezunu Ali Kemal'in Avrupalı Hıristiyan eşinden olma çocuğunun torunlarından Boris Johnson'u çabuk bağrımıza bastık. Dedesinin hain olduğunu hatırlatırken, Londra'ya başkan olan torunun Atatürk'e hayranlığını vurguladık. Bize has magazinleştirmede öylesine uçmuşuz ki, Boris'in başkanlık yarışındaki İşçi Partili rakibi bile Londra'daki Türkler'den oy isterken işyerlerinde asılı Atatürk fotoğraflarını gösterip şöyle demiş! "Siz, Boris Johnson'u destekliyorsunuz. Ama, duvarlarımızda resmini asıp çok sevdiğiniz Atatürk'e ve kurduğu cumhuriyete onun dedesi karşı çıkmıştı. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum.
Haindedeninkurnaztorunu Kurtuluş Savaşı sırasında gazetecilik yapan ve yazılarıyla da batılılara destek verip tam bir işbirlikçi olan (günümüzdekileri de hatırlamakta yarar var) Ali Kemal, 1922'de yargılanmak üzere Ankara'ya götürülürken, emperyalistlerle ilişkisinden ötürü öfkeli halk tarafından linç edilerek öldürülmüştü. Londra'ya beleriye başkanı seçilip İşçi Partisi'nin İngiltere'de büyük darbe yemesinde rol oynayan mavi gözlü sarı saçlı ve tüm İngiliz milliyetçisi Boris Johnson'ın köklerinden biri işte bu adama uzanıyor diye zil takıp oynayanları şaşkınlıkla izliyoruz. "Ben her Londralı gibi Chelsee'nin zaferiyle coşarım" diyen adamı, bir de Feherbahçeli yapmıyorlar mı hayret doğrusu... Neymiş İstanbul Feherbahçe'de yaşayan akrabaları varmış! Ya adam bizi safdilli bulup kafa yapıyor ya da bizimkiler Fransız, Alman, Rus, Türk, İsviçre ve Amerikan kanı taşıdığını bizzat kendisi söyleyen bu kırma İngiliz'le bir dümen çevirme hazırlığında. Yoksa bu derece iyi niyet ve sevgi hayra alamet değil.