Arda Fener'e teşekkür etsin

takvim.com.tr takvim.com.tr
Kaynak GAZETE
Giriş Tarihi :29 Eylül 2009

İÇİNDEKİLER

Yula: Uluslararası başarısı olmayan bir futbolcuya bu parayı kimse vermez. Arda, Fener'e teşekkür etmeli
Günen: Daha 7 hafta geride kaldı. Trabzon'da sadece Broos'u sorumlu tutmak kimseye katkı sağlamaz

TURKCELL SÜPER LİG 7.HAFTA FOTO GALERİSİ İÇİN TIKLAYIN

* Güiza istenmeyen adam ilan edildi. Yönetimin de gözden çıkardığı belirtiliyor. Sizin yorumunuz nedir?
S.Y:
Güiza'yı yönetimin gözden çıkartması diye birşey söz konusu değil. Tam tersine yönetim tarafından Güiza'ya güven oyu verildi. Burada önemli olan Daum'un tavrıdır. Ve de Daum, Güiza'dan memnun. Gol pozisyonuna girmenin zorluğunu bilen insanlar için sadece son harekete bakmak yeterli olmaz. Ama bu zorluğu bilmeyenler için Güiza sedece gol kaçıran adam olarak lanse edilir. Mesela Galatasaray maçında çıkana kadar sadece tek bir pozisyona giren, (o da rakip savunmanın ıskasıyla) Nonda mı daha değerli santrfordur yoksa 90 dakika boyunca çabukluğu ve zekasıyla net pozisyonları yakalayan ve son dakikada Semih'e boş kaleye gol attıran Güiza mı daha değerlidir. Bence Güiza daha değerlidir. Suni bir gündem yaratılmaya çalışılıyorsa benim bildiğim Daum'un sol kulağından girer sağ kulağından çıkar.

* Roberto Carlos'un durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yedek kalması, takımdan ayrılması doğru mu?
S.Y:
Futbolda torpil olmaz. Eğer olursa teknik adam kendi ipini çeker. Roberto Carlos'ta gözle görülür şekilde form düşüklüğü var. Doğal olarak kulübede oturuyor, yerine de başkası oynuyor. Benim anlamadığım nokta futbolcular bunu kabulleniyor da başkaları kabullenemiyor. 90 dakika oynayan Güiza'ya da, oynamayan Roberto Carlos'a da gidecek damgası yapıştırıyorlar. Galatasaray'da Elano-Baros yedek, Beşiktaş'ta ise Yusuf ve Holosko kulübede oturuyorlar. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bunlar hakkında hiçbir söylenti çıkmıyor. Fenerbahçe'de zorla birilerini göndermeye çalışıyorlar. Acaba 7'de 7 insanları çok mu rahatsız etti. Benim de merak ettiğim bu.

* Sheriff karşılaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Galatasaray ve Beşiktaş'ın maçları için yorumunuz nedir?
S.Y:
Lig maçlarıyla Avrupa maçlarının havası çok değişik olur. Fenerbahçe'nin Antalya da dahil olmak üzere son haftalardaki maçlarına baktığımızda sezon başındaki yorumlarımızdan bayağı uzaklaşmış olduğumuzu görürürüz. Sezon başında istisnasız herkes savunmadaki problemlerden şikayetçiydi. Ofans anlamında ise bir rahatsızlık duyulmuyordu. Şu anda gelinen nokta Fenerbahçe'nin Türkiye'nin en az gol yiyen takımı olmasıdır. Gerçekten de özellikle Antalya, Bursa gibi önemli deplasmanlarda rakibe doğru dürüst pozisyon verilmeden maçların bittiğini görüyoruz. Buna 2-1 mağlup olunmasına rağmen Twente maçını da ekleyebiliriz. Şu bir gerçek ki Fenerbahçe girdiği net pozisyonlardan faydalansa her maç tarihi farka gidip büyük sükse yapabilirdi. Çok gol kaçırılıyor, az pozisyon veriliyor. Ofans açısından problemlerin masaya yatırılması gerekiyor. Sheriff maçı her maç gibi zor. Ama Fenerbahçe'nin Twente mağlubiyetinden sonra puan kaybına tahammülü yok. Mutlaka kazanılması gereken bir maç. G.Saray, Panathinaikos'u deplasmanda yenerek işin büyük kısmını bitirdi. S.Graz'ı da rahat geçerler. Beşiktaş içinse yorumda bulunmak zor. Çalkantılı günler yaşıyorlar. Normalde CSKA'yı yenip gelmeleri gerekir diyeceğim ama kendi içlerindeki problemlerin ne durumda olduğunu tam bilemediğim için yorum yapmakta güçlük çekiyorum. Umarım Moskova'da dertlerinden arınmış bir Beşiktaş'ı sahada görürüz. Sonrası kendiliğinden gelebilir.

* Arda ile Aziz Yıldırım'ın görüşmesi büyük yankı uyandırdı. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
S.Y:
Adnan Polat "Arda'yı bırakmayız" diyor. Arda da "Ben gitmeyeceğim" ifadesini kullanıyor. Onlar bunları söyledikten sonra ben ne diyebilirim ki. Eski Galatasaray başkanları, "Arda karakterlidir, gitmez" diyorlar. Yani, Fenerbahçe'ye giden insan karaktersiz mi onu da anlamış değilim. Biz neler gördük. İleride nelerin olacağı hiç belli olmaz. Ama nitecede Arda da "Kulübümde mutluyum, maddi olarak da kazancım iyi, gitmek istemiyorum" dedikten sonra kimseye laf düşmez. Zaten Aziz Yıldırım'ın devreye girmesinden sonra Arda hem Galatasaray kaptanı oldu hem de fiyatı arttı. 40 milyon Euro'lardan behsediliyor. Bu parayı dünyanın hiçbir yerindeki kulüp uluslararası başarısı olmayan oyuncuya bunu vermez. Arda, Fenerbahçe'ye teşekkür etmeli.

* Trabzonspor'un bir hafta iyi, bir hafta kötü oynamasının nedeni nedir?
İ.G:
İstikrarlı sonuçların gelebilmesi için belirli bir oyun sistemine gereksinim olduğu gerçeğini kimse yadsıyamaz. Her hafta oyuncuları ve bu oyuncuların mevkiileri değişen Trabzonspor'un şu anki görüntüsü istikrarlı bir yapıdan çok uzakta. Bir de en önemli sorunların başında orta saha yetersizliği gelmekte. Bordo-Mavililer'in orta sahada liderlik özelliği olan oyuncusu yok. Colman bazen iyi, bazen çok kötü. Selçuk hiçbir zaman sorumluluk almıyor. Ceyhun ise bütün bir maç süresince çok fazla pas hatası yapan oyuncu görünümünden bir türlü kurtulamadı. Tjikuzu sezon başından beri yok. Engin bana göre bu alanda Trabzon'un yarasına merhem olabilecek yetenekte olmasına rağmen Hugo Broos tarafından hiç düşünülmüyor.

* Şu an için teknik kadro anlamında bir müdahale gerekli midir?
İ.G:
Daha 7 maç geride kaldı. Teknik adam değişikliğinden söz etmek akılcı değil. Yıllardır, Trabzon bu konuda büyük yanlışlar yaptı. Olayı sadece teknik adam boyutuna indirgemek günü kurtarmaktan başka takıma hiçbir katkı sağlamaz.

* Yönetimin Tjikuzu'ya ceza kesmesi, Yattara'ya cezanın gündeme gelmesinin takım üzerindeki etkisi olumlu mudur, olumsuz mudur?
İ.G:
Afrikalı oyuncuların çoğunluğunda böylesi sorunlar fazla. Yalnız, kulübünüzün kendine özgü bir yapısı yoksa oyuncuların bu tür davranışları ne yazık ki sıkça tekrarlanacaktır. Oyuncuya dayalı sistem var olduğu sürece takım birlikteliğini kurabilmeniz de olanaklı gözükmüyor.

* Yattara'nın geri dönecek olması lider oyuncu açığını giderebilir mi?
İ.G:
Yattara, yetenekleri üst düzeyde bir oyuncu olmasına rağmen liderlik özelliği hiç yok. Bir de sezon başı çalışmalarında bulunmayışı bugüne kadar da hiçbir maçta sakatlığından dolayı yer almamasını düşündüğümüzde nasıl bir katkı yapar şu anda bilebilmemiz mümkün değil.