Cetvel mi olacağız?

Eklenme Tarih 10 Ocak 2015
Dün sessiz sedasız bir haber düştü ajanslara. RAF Milldenhall, RAF Alconbury ve RAF Molesworth kapanıyor.
Üçü de Amerikan üssü ve üçü de İngiltere'de. Ayrıca aralarında Belçika, İtalya, Almanya, Hollanda ve Portekiz'in de olduğu ülkelerde toplam 15 Amerikan üssünden çekiliyor Washington. Yani ilk bakışta "Amerika kaçıyor" gibi bir durum ortaya çıkıyor. Dünyayı yöneten ÜST AKIL kabuğuna mı çekiliyor?
Küresel Güçler Washington'u ETKİSİZ ELEMAN haline mi getiriyor? Bu soruları sadece ortaya çıkan fotoğrafa bakarak cevaplamaya kalkarsak tereddütsüz "EVET" demek mümkün.
Pentagon'un yılda "500 milyon dolar tasarruf yapacağız" şeklindeki bahanesi de "KAÇIŞ" habercisi gibi karşımızda sırıtıyor. Ancak kazın bir de ayağına bakmak lazım. İşte maalesef hiç yapamadığımız da bu!!! Amerika kaçmıyor, savaşın şeklini değiştiriyor. Yıllarca bu projeye yatırım yaptılar. Afganistan'a girdiler, sayelerinde EL-KAİDE doğdu. Irak'a girdiler, sayelerinde IŞİD dünyaya geldi. Ortadoğu kan gölüne döndü, etrafında hatta çok uzağında olanlar bile etkilendi. Şimdi kucaklarında iki tane SAVAŞÇI çocukları var. Kıtalararası uçak kaldırmaya, masraf yapmaya, Amerikan askerlerinin artık ölmesine lüzum yok.
2015 yılını milat ilan ettiler. Televizyon programlarına en ünlü analizcileri, CIA'ya çalışan dünyaca ünlü gazetecileri sürüyorlar. "2015 çok hareketli geçecek. Dünyada yeni haritalar çizilecek" diye yaygara yaptırıyorlar. Amerika'nın işine gelmeyen liderlerin bu yıl içinde halledileceğini ilan ediyorlar. Hem Avrupa'daki üslerini kapatıp, binlerce askerini çekeceksin hem de istediğini "TIK" diye halledeceksin... Peki bu nasıl olacak? Dedik ya ellerinde EL-KAİDE ve IŞİD gibi gözünü budaktan sakınmayan iki savaşçı evlat var diye. Suudi Arabistan'a bu iki çocuğu sopa olarak gösterip "Gönderirim ha üzerinize" dersin, petrol fiyatlarını düşürürsün... Petrol fiyatları düşünce en büyük üreticilerden Rusya batma noktasına gelir. Putin'i minicik Suudilerle halletme rüyasını gerçeğe yaklaştırırsın. Hatta bu öyle bir silah ki, yıllardır halledemediğin Küba'nın devrimci Castro'sunu bile hizaya getirip Washington'a yaklaştırırsın. Çünkü EL-KAİDE ve IŞİD sopasıyla tehdit ettiğin Suudi Kral sayesinde düşen petrol fiyatları üretici-satıcı Venezuela'ya da diz çöktürmüştür.
Venezuela Küba'ya yıllardır bedava petrol vererek Castro'yu sübvanse etmekte, rejimin ayakta kalmasını sağlamaktadır.. Fiyatlar düşünce zarara uğrayan Venezuela'dan petrol yardımı kesilir... Biz de televizyonlardan büyük şovlar eşliğinde "Aaa ABD ile Küba barıştı" diye bakarız. Bizim solcularımızdan "Yaşasın dünya barışı" diyenler bile çıkabilir.
Avrupa'da, Paris'te yaşananların arkasında da hep bu ÜST AKIL var. Avrupa'ya diz çöktürmek istiyorsan, savaşçı evlatları Paris'e sürersin... Almanya'da, İsviçre'de, Avusturya'da da camiler yaktırırsın. Hristiyan-
Müslüman savaşına çanak tutarsın...
Müslümanları Avrupa'da hallettirir, göçe zorlarsın. Çıkan kaoslardan, yıkımlardan ve yangınlardan Yahudi baronlara ve ülkene tek mermi atmadan milyar dolarlar kazandırırsın.
İstediğini de Washington'a bağlarsın. İsrail'i rahatlatırsın. Kaoslardan beslenip, enerji hatlarına inen ve Amerika'yı ahtapot gibi saran üst akıl işte bu mermisiz silahı keşfetmiş durumda. Dünyanın her yerinden binlerce askerini çekip, üslerini kapatmaya hazırlanırken, CIA beslemeli gazetecilerine "Yeryüzünde yeni haritalar çizilecek" diye bağırtmanın altında bu yatıyor. Adamlar onun için" 2015 çok hareketli geçecek" diyerek kendinden emin olmanın doruk noktasına çıkıyor. Gezi olaylarının kokusunu alıp Tünel'deki cafelerde o dönemde kamp kuran PULİTZER ödüllü bir Amerikano da ekranlara çıkıp aynı sözleri haykıranlardan. "Türkiye'nin alacağı kararlardan bir gün sevinip, ertesi gün üzülen olmak istemiyoruz artık" diyerek de ekliyor. Yani bağlı olduğu ÜST AKLIN 2015'te Türkiye'yi de ihmal etmeyeceğine işaret ediyor pervasızca. Tel-Aviv, Londra, New York şeytan üçgeni belli ki bizim için epey proje hazırlamış durumda. Pervasızca ve fütursuzca saldıracaklar. Önemli olan biz ne yapacağız?
Mersin'de birileri çocukların eline para verip bayrak yaktırdığında birbirimize mi gireceğiz? "Yeni haritalar" çizenlere cetvel mi olacağız?
Evlatlarımızı iki ağaca sokaklara mı teslim edeceğiz? Oyunlara mı geleceğiz?
Yoksa oyun bozan mı olacağız?
Ne?