Büyük kulüp

Eklenme Tarihi 17 Mayıs 2016
Ailece Fenerbahçeliyiz. Fenerbahçe gönlümde hep BÜYÜK KULÜP'tür.
Ancak Beşiktaş'ın şampiyonluğunu da alkışlıyorum. Göz zevkine de hitap eden müthiş bir futbol oynadılar. Hep sonuca gitmeye, kazanmaya oynadılar. Sonuna kadar hak ettiler. Elele verdiler, kenetlendiler, inandılar, her türlü saldırıya karşı tek vücut oldular.
Müthiş bir TAKIM OYUNUNU sahada gösterdiler ve anlamını öğrettiler.
Fenerbahçe'de o takım oyununu bu sezon asla göremedim.
Takımı yönetene isyan edenlerin olduğu bir kulüp asla başarılı olamazdı. Birlik, beraberlik ve inanç olmadıkça hedefe varılamazdı. Üstelik Beşiktaş son haftalara kadar tüm maçlarını DIŞ sahada oynadı. Fenerbahçe ise DIŞ SAHADA hep puan kaybetti. Takım oyunu ve DIŞ saha çok anlam ifade ediyor bize.
Önemli olan dışarıda da kazanabilmektir.
Yıllardır İÇ SAHAYA mahkum bir milletiz.
Asla takım olamadık, takım oyunu kuramadık.
Hatta öyle bir hale geldik dışarıda sahaya çıkamadığımız için daima hükmen mağlup olduk. İsmet İnönü'nün yasağı kaldırması ile birlikte leblebi gibi localar kuruldu bu memlekette. İskoç Ritüeli mi dersiniz, Londra-Paris locaları mı dersiniz arka arkaya açıldı. Türkiye'nin elitlerine bürokratlarına, işadamlarına, askerlerine, akademisyenlere çengel atıldı. Kimi liberal çizgide giden Fransız localarını bağrına bastı. Kimi de İskoç Rit'ine bağlı "İngiltere Birleşik Büyük Locası"nda yığınlar hainde saf tuttu. İş öyle bir noktaya geldi ki, localarda hizmet için yemin törenlerine katılamayanların büyük çoğunluğu Profesör olamaz hale geldi.
Bürokrasi de yükselmek isteyen localara koştu. Liderliğe soyunan, askerlikte terfi almak isteyen soluğu localarda aldı. Kimi isteyerek, kimi istemeyerek. Sevgili Süleyman Yeşilyurt locaları anlattığı kitabında 12 Eylül döneminin danışma meclisine giren ve kendisi de mason olan Ertuğrul Alatlı ile yaptığı sohbete de yer veriyor. O sohbette söz Türkiye elitlerinin uğrak yeri BÜYÜK KULÜP'e geliyor. Bakın Ertuğrul Alatlı neler söylüyor; "Türkiye'de masonlar uygun şartları taşırlarsa her locaya girebilirler. Ancak BÜYÜK KULÜP elit bir dernek olarak son derece ayrıcalıklıdır. Oraya Kuvvet komutanları, bakanlar, valiler, parti genel başkanları ve büyükelçiler alınır genellikle. Çünkü ÜST DÜZEY masonlar burada daha çok gündeme gelirler.
Büyük Kulüp atama bekleyen üst düzey elitlerin yegane sığınma yeridir.
Umumiyetle terfi aşamasından endişe duyanlar hiç istemeseler de buraya üye olurlar. Buranın tedrisatı rahlesinden geçenler istisnalar hariç, istediklerini elde ederler. Belki benim ömrüm yetmez ama ilerleyen zamanlarda göreceksin, daha çok sayıda önemli isim BÜYÜK KULÜP'de şeref üyesi olarak yer alacak." Evet Türkiye'nin yönetildiği dernekti BÜYÜK KULÜP. 12 Eylül'e gelindiğinde Konsey üyesi Nejat Tümer Büyük Kulüp üyesiydi. Başbakanlığa getirilen Bülent Ulusu masondu ve BÜYÜK KULÜP şeref üyesiydi. İsimleri say say bitmezdi. Yurtdışında hangi locaya bağlıysanız oradan gelen emir demirdi. Rahmetli Uğur Mumcu bizi şöyle tarif ediyordu; "Türk vatandaşı; İsviçre Medeni kanununa göre evlenen, İtalyan Ceza Yasası'na göre cezalandırılan, Alman Ceza Muhakemeleri Usul Hukukuna göre cezalandırılan, Fransız İdare Hukukuna göre idare edilen, İslam Hukukuna göre gömülen kişidir." Durumumuz aynen böyleydi. Ve asla abartı yoktu. Yıllardır böyle bir DIŞ sistem içine bir de 12 Eylül'ün askeri anayasası eklenmişti. Tam 36 yıldır askeri anayasa ile yönetiliyorduk.
Beşiktaş gibi Dış sahaya çıkacak ve takım oyunu ile kazanacak halimiz asla yoktu. Çünkü bizi içeride kamplara bölmüşler, TAKIM içine FİTNE ateşini sonuna kadar enjekte etmişlerdi.
İç sahada alt yapıya önem veriyor, köprüler barajlar kuruyorduk. Birilerini o barajı bozmak için sahaya sürüyorlardı. Kavgamızı hep içeride birbirimizle yapıyorduk. Ne zaman ki son 13 yılda DIŞ sahada oynamaya kalktık, içeride kendi kalemize gol atacak devşirme santrforları sahaya sürdüler. Dış sahaya yöneldikçe, iç sahada krampon fırlatan oyuncularla karşılaştık. Ve hala da dışarıdaki rakiplerimiz, iradelerini satın aldıklarını sahaya sürmeye devam ediyorlar. YENİ TÜRKİYE, dışarıdan değil kendi özünden gelen anayasaya kavuştuğu zaman TAKIM OYUNU başlayacak.
Ve DIŞ sahada da kazanan bir BÜYÜK KULÜP olacak. Tıpkı Beşiktaş gibi! O günlere az kaldı.
Ligin son haftasına geldik, Başkanlık Kupası yolda!