Ordu-Millet el ele

Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Eklenme Tarihi 11 Şubat 2013
Batı'da sıradan trafik kazası bile bir hafta manşetlerden inmezken bizde her saat gündem değişiyor. Ülkenin değişim hızı gündemi belirliyor. Eski alışkanlıklar bir bir tarihin çöp sepetine giderken yeni adımları anlamakta zorlanıyoruz...
Başbakan Erdoğan, neden Ergin Saygun'u ziyaret etti?
Patriotlar'ın başındaki Almanlar'ın görevi ne?
Bu savunma mekanizması kime karşı?
Ankara niye tutuksuz yargılamayı savunuyor?
Barış sürecinde bilinmeyenler ne?
PKK silah bırakırsa ne olacak?
Bunlar gibi onlarca soruya cevap arıyoruz...
Tüm soruların altını bir yazıda doldurmak kolay değil... Ama gelin yine de deneyelim. Biraz da Ankara dışına çıkmış oluruz! Fena mı yani!
Haydi başlayalım..
Neden Ergin Saygun'a gidildi?
Dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt "sözde değil özde" diyerek ordunun istediği Cumhurbaşkanını basın toplantısıyla tarif etti. Bu açıklamadan yaklaşık 10 gün sonra Erdoğan, AK Parti'nin Köşk adayının Abdullah Gül olduğunu duyurdu. Erdoğan'ın sözlerinin üzerinden 3 gün geçtikten sonra 27 Nisan e-muhtırası geldi!
Asker doğrudan söylemese de, AK Parti içinden birini istemiyordu. Özellikle 2007'de Amerika seyahatine birlikte çıktıkları Saygun Paşa, muhalifti! Saygun Paşa yıllar içinde Amerikalılar'la çok iyi ilişkiler kurmuştu.
Saygun'un etkilendiği kişileri bilmesek de Amerika son sözü söylemek istiyordu. Ama olmadı! Millet, cevabı 22 Temmuz'da verdi. Gül artık Köşk'teydi...
Peki Erdoğan aday olsaydı aynı tepki gelir miydi?
Darbe isteyen bir kesimi saymazsak askerin geneli Erdoğan'ın yanındaydı!
Neden hastaneye gidildi peki?
Asker, iki konuda geri adım atmıyordu.
Demokratik, laik bir hukuk devleti ile ülkenin bütünlüğü konusunda tutucuydular!
Yani?
Milletin seçtiği insanların, rejimle ilgili bir sorunlarının olmadığı zamanla anlaşıldı. Ama askerin aldığı eğitim bunun hemen anlaşılmasının önüne geçiyordu. Bu kafa yapısı nedeniyle AK Parti'li bir Cumhurbaşkanı düşünemiyorlardı! Saygun da bunların başında geliyordu.
Erdoğan'ın gidip Paşa'nın elini tutması, Cumhurbaşkanı Gül'ün de araması, DEVLETTE helalleşmenin başladığını gösterir. Yani Gül de Erdoğan da askere elini uzatmıştır! Asker de o fotoğraftan sonra şapkasını önüne koyup, "Biz nerede yanlış yaptık" diye düşünmelidir. Bence o kare ordu-millet el ele demektir!
Neden şimdi peki?
Çünkü bölge ısındı. Her an her yerden bir kıvılcım yükselebilir. Böyle durumlarda da Türk askerine söz düşer! Bunun için de ordunun yüksek moralli olması şarttır! Asker yürüdüğü zaman gözü arkada olma malı!
Bütün operasyonları özetlemek istesek nasıl bir sonuca ulaşırız?
Gerek Ergenekon gerek Balyoz YABANCILARLA ilişkili insanların törpülenmesidir!
Askerdeki katı ideolojinin esnemesidir!
Çünkü asker bütünlüğü korumak için eğitildi! Bütün altyapısı bunun için! Ama Ankara'daki AKIL "Artık büyüme zamanı" diyor! Asker bunu geç de olsa gördü. Şimdi hedefler ortak. Hem asker arkasında durduğu iki kuralı da yaşatmış oluyor! Laiklik de bölünme de yok yani! Güzel proje değil mi?
Patriotlar kimin için geldi?
Doğu'dan Türkiye'ye tehdit oluşturabilecek herkes için... Kimin kafasından "Ankara'ya bir tokat atarım" düşüncesi varsa ona karşı geldi!
Niye Almanlar işin içinde?
Hiçbir önemi yok! Yalnız Almanlar Ruslar'la GAZ konusunda çok yakınlar. Almanlar şimdi de Ankara üzerinden bölgeden kopmama planları yapıyor. Tıpkı İngiltere gibi...
Avrupa Birliği ne olacak?
Türkiye o sınırı çoktan geçti. Bu nedenle Erdoğan her gün enselerine şaplak atıyor! "Siz kaybettiniz" demenin bir başka şekli bu!
Onlar bunu gördü mü?
Gördüler. Son bir kez daha KÜRTLER üzerinden bir oyun kurma çabası içindeler. Kürt siyasetçiler ve Öcalan, onların hedefinde! Barış süreci sekteye uğradığında Avrupa kazanır!
Peki Amerika?
Onlar bölgeyi Türkiye'ye gönüllü bıraktı. Onlar DENGE unsuru olarak Rusya'yı görüyorlar. Avrupa korkulu rüya! Çünkü Avrupa'nın birikimi, enerjiyle buluştuğu anda Amerika'nın tahtı sallanır! Ama Ruslar sadece madenlerle ayaktalar! Dünyada geçerli kaç Rus markası var? Yok değil mi!
Niye Türkiye'ye karşı çıkmıyorlar?
Amerika'nın bir kesimi ciddi karşı! Ama akıl, Müslüman coğrafyasının yabancılar tarafından yönetilemediğini gördü! Müslüman Türkiye, Avrupa gibi tehdit unsuru değil...
Zaten Obama'nın seçimi de bunun göstergesi: "Biz Müslümanlar'a artık yakınız ve saygılıyız!"
Yeni Anayasa'ya gerek var mı?
Büyük Türkiye 1982 Anayasası'na sığmaz! Kürtler'i kucaklayıp bölgenin patronu olacaksanız BÜYÜK düşünmek zorundasınız! O yapılıyor!
Anayasa gelirse ne olacak?
Türkiye'yi iki ucundan çekiştiren Avrupa ve Amerika tamamen kapı dışarı edilmiş olacak! Kimse dışarıdan siyasete karışamayacak! Halk istediği kişiyi istediği noktaya getirecek! Çankaya dahil!
Ricciardone'nin çıkışı nasıl yorumlanır?
Aslında söyledikleri Ankara'nın düşündükleriydi!
Ama susması gerekirdi! Hiç şık değil... Onlar da Türk askerinin yeni rolünü biliyor! Ordunun morali önemli...
Ankara'nın atacağı adımlar dünyayı değiştirecek!
Herkes nefesini tutmuş bekliyor! Kimse bir hatayı kaldıracak durumda değil! Bu nedenle devlet milleti ile barışıyor! Çünkü biz bir arada büyük gücüz! Böldükleri zaman zafiyet gösteriyoruz... Bu nedenle herkes aynı masanın etrafına toplanacak! Türk, Kürt asker sivil...
Anlayacağınız TAM YOL İLERİ!
Kuzey Irak'taki enerji paylaşımı nasıl olur?
Amerikalılar yanaşmasa da büyük dilimi Ankara alacak! Hem Kürtler'i kucaklayacağım, hem de Kürtler'in gazını, petrolünü BATI'ya vereceğim! Yok artık! Ankara bunu söylüyor! Hem de bu üslupla!