Bugün aslında 15 TEMMUZ darbe girişimi ile ilgili bambaşka şeyler yazmak istiyordum. Beyaz Saray'ı karıştıran tartışmayı sizlerle paylaşacaktım. Bir de PENSİLVANYA'da CIA ajanları ile yapılan özel toplantıyı aktaracaktım.
Türkçeyi akıcı ve etkili konuşan bir AJANIN verdiği ANLAMLI CEVABI iletecektim...
Pensilvanya'nın yaptığı savunmayı ilk kez burada okuyacaktınız. Ama olmadı.
Çünkü dün girdiğim HANGAR çok dikkat çekti. O kadar çok soru aldım ki anlatamam! Hangardan çıkamadım. Hepsine cevap verme şansım yok. Derdim isimlere girip kimseyi zor durumda bırakmak değil. Fotoğrafın anlaşılmasını sağlamak.
Devletin sergilediği mücadeleye gazeteci olarak katkı vermek...
BORAJET ve TARKİM HAVACILIK'tan devam edelim...
Yalçın Ayaslı'yı dün yazdım.
ODTÜ'den Amerika'ya gitti. Ve başarılı oldu. Çok para kazandı.
Obama ile direkt konuşan belki de tek TÜRK'tü. 58 milyon dolara GLOBAL EXPRESS XRS marka uçak aldı. Bundan Türkiye'de kimsede yoktu. Sade yaşayan biri için çok ama çok iddialı bir uçaktı. Bu uçak Cem Uzan'dan ele geçirilen HANGARA çekiliyordu.
TARKİM'in diğer uçakları gibi.
Tabii bu HANGARA gelmeyen yoktu. Bizler bilmezdik. Mesela cemaatle bağı bilindiği halde bunu inkar eden önemli turizmci bir işadamı kendini uçağında ele veriyordu! Herkesin tanıdığı ünlü bir turizmciydi! Uçağının kuyruk numarası TC-FTG idi! Dikkat edin FTG... FETHULLAH GÜLEN...
Çok soru geldiğine göre konuyu biraz daha açalım. Belki anlaşılması daha kolay olur! Paralel Yapı'nın gücü PARA AĞI'ndan geliyordu.
Hem içeriden hem dışarıdan gelen para asıl gücü oluşturuyordu.
Mesele paranın izini takip etmekti! HAVADA iş çeviren ekip FLORYA'da otururdu. Evlerinden biri ya da birkaçı burada olurdu.
Mesela SALI günleri önemli isimler burada toplanırdı. Battaniye Kralı Hazım Sesli, Yalçın Ayaslı'nın ortağı Faruk Bayındır (Bu isim önemli değil arkasındaki önemli), Atlasjet'in sahibi Murat Ersoy ve ANKARA'dan gelen bazı iş adamları HEYET halinde oturur karar alırlardı.
Sanırım BORAJET'in FENERBAHÇE formasında yer alması da böyle bir şeydi. Paralel ile mücadele eden Aziz Yıldırım bunu bilmiyordu. Bilmeden Fener'e Paralel'i alıyor ve göğsünde taşıyordu! Biz böyleydik. Bilmeden yürürdük. Dedikoduyu severdik.
Analitik düşünmezdik. Mesela bildiğim kadarıyla BORAJET zararda olan bir şirket. Ama Fenerbahçe'nin formasında var!
Üstelik ilk yenilgilerini aldıkları camianın göğsünde yer bulacak kadar akıllılar. Hatırlayın Çağlayan'ı ve Fenerliler'i...
Beyin Yalçın Ayaslı aşağıda da Amerika'da okuyan Fatih Akol isimli bir profesyonel vardı! Tabii iyi ilişkileri olan biri! Siyaseten!
ATLASJET Irak'ta ZAGROSJET isimli bir firma kurdu. Bu operasyonda Faruk Bayındır görev aldı.
Bir de Irak'la ilişkileri düzenleyen S. Y.
İsimli biri vardı. Ne var bunda? Bir şirket bir başka yerde yatırım yapamaz mı? Elbette yapar!
Ama ortada çok büyük gariplikler vardı!
Mesela bu HANGAR'da bakım yapılmıyordu!
Yapılamazdı. İmkansızdı. Öyle bir yetki de teknik de yoktu. Yalçın Ayaslı ile Faruk Bayındır'ın sahibi görünen hangarda ZAGROSJET uçağı gelip konaklıyordu! TAMİR ve BAKIM GEREKÇESİYLE... JETLER için ayrılan HANGARA koca AIRBUS 321 geliyordu.
İçinden ne çıkıyordu? Kimi getiriyorlardı? Amaçları neydi?
Orasını bilemem! Birileri Irak'a iniyor oradan da bu uçaklarla HANGARA MI geliyordu? Soru çok! Cevap bende değil. Ama bildiğim şu ki PARA HAVADA uçuşuyordu! Kim kime ne veriyordu? Karşılığında ne alınıyordu bilmiyorum. Ama para var! Gariplikler bu kadar değildi! Zagrosjet uçağı geldiği anda ne hangarda ne dışında uçak bırakılmıyordu. Hepsi toplanıp bir kenara itiliyordu. ÖZEL OLAN NEYDİ? Ne geliyor ne gidiyordu?
Yalçın Ayaslı genelde yaz ayları İstanbul'da olurdu. Hangarına gelir ve yabancılarla inerdi. Bunlara ÖZEL KAPI açılmıştı! Kimse pasaport kimlik gibi gereksiz şeyler göstermek zorunda kalmıyordu!
CIA ajanı da gelse, Graham Fuller de gelse, Henri Barkey de gelse biz bilmezdik. Gelen istediği zaman işini bitirip çıkıp giderdi. Polis yok, güvenlik yok, gümrükçü yok. Paralel HAVALİMANI yani!
Bu hangar çok ama çok yabancı ağırladı. Bir de asıl iş geceleri olurdu. GİZLİ TOPLANTILARIN yapılacağı zaman seçilmiş iki üç personel dışında kimse kalamazdı.
Herkes gider gelmesi gerekenler gelirdi. Dışarıdan ZAMAN AYARLI UÇUŞ YAPAN çok kişi buraya geldi. Herhangi bir belge gerekmediği için isteyen ALTIN da para da getirilebilirdi!
Getirildi mi bilmiyorum.
Ama bu ayrıcalık ne içindi?
Buradan uçan çok özel kişiler hep farklı isimlerle havalandı. Yalçın Ayaslı'nın aracısı EMNİYET'in de avukatı olan H. K. idi. İlişkilerini bu ismin üzerinden düzenlerdi. Ayaslı BOSNA'dan gelir beklemeden özel toplantılar için BODRUM'a uçardı. Orada kendisini bekleyen TEKNEDE özel toplantılar yapılırdı.
Buralara kimler giderdi? Gidenler vardı! Çok hem de!
Mesela bu HANGAR'ı ve projeyi onaylayan Faruk Bayındır'ın sürekli yanında tuttuğu S. Z. İdi.
Bir de havacılık camiasında etkin görevi olan A.A vardı. İzin işlerine o bakardı! Oğlunun düğününü kim yaptı? Altına Range Rover kim verdi? Karmakarışık işler. Bir el herkesi çekip kullanmış. Paralel havaalanı içinde operasyon üstüne operasyon çekilmiş! Bu oyunda o kadar çok isim var ki! Anlatsam roman olur. Ama isimlerin çok az kısmını zorunlu olduğum için yazıyorum.
Sıralı tam listede kimler yok ki!
Şaşırırsınız!
Neden HANGARA girdim peki?
Çünkü devlet tüm hızıyla operasyonları yaparken burada bulunan izleri atlıyor! İsim vermem ama şoke olacağınız çok isim buradan geçti. HANGARDA büyük bir İTTİFAK kuruldu. Hiç bilmedik bunu! İstediklerini getirip istediklerini götürdüler. GLOBAL düşünüp GLOBAL oynadılar.
Bütün bunların içinde merak ettiğim HANGİ İSİMLER buradan giriş-çıkış yaptı!
Buna nasıl göz yumuldu? Ve bu ekibe verilen GÖREV neydi?
Bunu bilmiyorum. Ama bu önemli oyuncular çok daha önemli oyuncuları HANGARDA sakladı.
Ne geldiklerini ne gittiklerini öğrenebildik. ARANAN ÇOK KİŞİ BİR ANDA ORTADAN KAYBOLDU! Bunlar nasıl oldu?
Bu HANGAR'dan götürülenler var mıydı? Devletin arayıp da bulamadığı isimler buradan çıkış yaptı mı?
Eğer yaptıysa bu izin kimlere verildi kimlere verilmedi! Öyle ya paralelcilerin hepsi kaçamadı! Kimin geçiş üstünlüğü vardı!
Bunlar sadece soru!
Askerler, polisler, gazeteciler, hukukçular örgütten hesap verirken EN ZENGİNLER VE OYUN KURANLAR dışarıda! Gariplik burada! 15 Temmuz'u bilenler dışarıda, 16 Temmuz planını yapanlar dışarıda, kullandıkları içeride! 15 Temmuz'da hepimiz AKINCI ÜSSÜ'nü konuştuk.
"Darbenin merkezi" dedik! Peki ATATÜRK HAVALİMANI ve HANGAR neydi! Havadaki tehlikeyi neden kimse görmüyordu?
Kuyruk numaralarını "FTG" yapanlardan HANGARA inen DERİN İSİMLERE kadar hiçbir şey bilmiyoruz. Takılınca öğrenmek için çabalıyoruz.
15 Temmuz'u DEVLET bilmiyordu! Cumhurbaşkanı ve hükümet bilmiyordu! Ama bilen çok patron vardı! Ve inanın çok kripto ortalıkta. Bunu bilen yok!
İsim vermek istemiyorum... Şimdilik.
Ama ne eski cemaat mensupları ne de "itiraf ediyorum" diyenler bir şey söylüyor... Neyi bekliyorlar anlamıyorum. Paralel Yapı denildiğinde namazında niyazında insanları anlamayın! Yok öyle bir şey! Saf ve gönülden bağlananları korumak için bunları yazıyorum.
Operasyonla ülkeyi ele geçirmek isteyenler gücü elinde tutanlar.
İKTİDAR SEÇKİNLERİ.
NOT: Fenerbahçe ve FETÖ ile BORAJET'i yazdık. Dün Fener'e saldıranlar şimdi 'göğüs'te. Akıl alır gibi değil. Şirketin uçakları yatıyor Fenerbahçe BORAJET'i taşıyor! Unutmayın FUTBOL DÜNYASI operasyonu yapmayan yapamayan en önemli merkezlerden. Bunca para hala onların kontrolünde. "Top"tan üç maymun oynanıyor! Benden söylemesi...
NOT2: Faruk Bayındır 17-25 Aralık'tan sonra şirket hisselerini eşine bıraktı!