Eyüpsultan'da lisede dehşet! Okul müdürü İbrahim Oktugan'ı silahla öldüren öğrenci tutuklandı | Milli Eğitim Bakanı Tekin: Bu işin peşini bırakmayız

Son dakika haberleri... Eyüpsultan'da 17 yaşındaki Iraklı lise öğrencisi Y.K. kendisini okuldan attığını öne sürdüğü okul müdürüne silahla ateş etti. 7 Mayıs'ta gerçekleşen olay sonrası ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürü İbrahim Oktugan yapılan tüm müdahalelere rağmen akşam saatlerinde hayatını kaybetti. Y.K. kısa sürede yakalandı. Y.K., ‘kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan tutuklandı. Başkan Erdoğan'ın konuyu bizzat takip ettiğini ve gerekli talimatı verdiğini belirten Tekin, "Öğretmenlerimizi kimseye ezdirmeyeceğiz." dedi.

Giriş Tarihi 08 Mayıs 2024, 14:21 Güncelleme 09 Mayıs 2024, 13:18
Eyüpsultan’da lisede dehşet! Okul müdürü İbrahim Oktugan’ı silahla öldüren öğrenci tutuklandı | Milli Eğitim Bakanı Tekin:  Bu işin peşini bırakmayız

İÇİNDEKİLER

Eyüpsultan'da özel bir lisenin müdürünü silahla vurarak öldüren zanlı tutuklandı.


Alibeyköy Mahallesi Beste Sokak'taki özel bir lisede, okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan'a (74) silahla ateş ederek öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınan Y.K'nin emniyetteki işlemleri tamamlandı.

Sağlık kontrolünden geçirilen zanlı, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne götürüldü.

TUTUKLANDI
Çocuk Suçları Soruşturma Bürosunda ifade veren Y.K, "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak adam öldürme" suçundan tutuklanması talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Zanlı, hakimlikteki işlemlerinin ardından üzerine atılı suçtan tutuklandı.

Konuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, şahsın tutuklandığını açıkladı. Tunç, "Geleceğimizin teminatı evlatlarımızı yetiştiren öğretmenlerimize karşı şiddet, boyutu ne olursa olsun asla kabul edilemez. İstanbul Eyüp Sultan Alibeyköy Mahallesindeki özel bir lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan'ın uğradığı silahlı saldırı olayıyla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüpheli şahıs çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştır. Menfur saldırıda hayatını kaybeden öğretmenimize Allah'tan rahmet, ailesine ve eğitim camiamıza başsağlığı ve sabır diliyorum." ifadelerini kullandı.

HAYATİ VÜCUT BÖLGESİNE HEDEF ALARAK 2 EL ATEŞ ETTİĞİ BELİRTİLDİ
Olaya ilişkin detaylar ise Savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, öldürülen Oktugan ile suça sürüklenen çocuk Y.K. arasında okulda ilişiğin kesilmesi ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediğinin anlaşıldığı, 2023 Aralık ayında gerçekleşen olay sonrasında suça sürüklenen çocuğun ulaştığı ruhi sükunete rağmen fiilini planladığı şekilde icra ettiği, böylece Y.K.'nın eğitimci Oktugan'ı silahla hayati vücut bölgesine hedef alarak 2 el ateş ettiği ve hayatını kaybetmesine neden olduğu belirtildi.

SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Suça sürüklenen çocuk Y.K.'nın Savcılıkta verdiği ifadesi ortaya çıktı.

Y.K.'nın ifadesinde, ''2023'ün ilk döneminin ortalarında başka bir okuldan bu özel liseye kayıt oldum. Burada çeşitli sebeplerde hakkımda disiplin cezaları yazıldı, ben imzalamak istemedim. Aramızda sözlü bir tartışma yaşandı. Annemin üzerine yürümesi üzerine polisi de aradık, daha sonra okulu terk ettik ve olaydan sonra bir daha okula dönmedim. Bizden aldıkları parayı da geri vermediler. Bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim'' dedi.

10 BİN LİRAYA TABANCA ALDI
Olaydan 1 gün önce aynı okulda okuyan birini gördüğünü ve Aralık ayında yaşadığı olayın aklına geldiğini söyleyen Y.K. ifadesinin devamında, ''Tekrar sinir oldum. müdürün hala okulda olup olmadığını sordum. Hala orada çalıştığını söyleyince 4 Mayıs günü 10 bin lira karşılığında aldığım tabanca ile okula gitmeye karar verdim" dedi.

SİLAHI BARAJA ATMIŞ
Börek alacağını söyleyerek evden çıktığın söyleyen Y.K., "Okula gideceğimden kimsenin haberi yoktu. Kapıya geldiğimde selam verdim, bir anda kapı açıldı. Kimseye bir şey söylemeden hızlı bir şekilde müdürün odasına geçtim. Masada oturuyordu, beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. 2 mermim vardı, ikisi de karnına geldi. Bana saldıracağını düşünerek ateş ettim. Sonrasında hızlıca odadan çıkıp geldiğim kapıya yöneldim ve silahı yere doğru tutarak 'peşimden gelmeyin' dedim. Kapıya koşup kapıyı zorladım, açılmayınca birinden açmasını rica ettim. Bir çocuk da kapıyı açtı. Benim amacım öldürmek değildi, dövmekti. Eve geçtim ve börek götürdüm. Üzerimi değiştirdim. Bir süre sonra da silahı ve telefonumu Alibeyköy Barajı'na attım'' ifadelerini kullandı.

5 AYLIK KANLI PLAN
Eyüpsultan Alibeyköy Mahallesi'nde bulunan özel bir okulun müdürü İbrahim Oktugan (74) dün sabah saatlerinde, 5 ay önce okuldan kovulan 17 yaşındaki Y.K. tarafından odasında silahla vurularak öldürülmüştü. Yaşanan olayın ardından Oktugan'ın öğrencileri bugün okula akın etti

"DÜN İLK KEZ GELDİ"
Okulda oldukları sırada olayın gerçekleştiğini söyleyen bir öğrenci, Y.K.'nın 5 aydır okula gelip gelmediği sorusu üzerine, "Daha önce hiç gelmemişti, dün ilk kez geldi. Benim bir samimiyetim yoktu. İbrahim hoca çok iyiydi, yazık oldu hocaya. Artık diyecek bir şey yok. Normalde güvenlik vardı ama o da içeri gitti. İçeriye ne zaman gittiğini bilmiyorum ama aktif olarak çalışıyordu. Uzun zamandır çalışıyordu." dedi.



EŞİ VE YAKINLARI GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Eyüpsultan'da yabancı uyruklu bir öğrenci tarafından vurularak öldürülen okul müdürü İbrahim Oktugan'ın cenazesi, helallik alınması aynı ilçedeki evinin önüne getirildi. Cenaze evin önüne getirildiğinde Oktugan'ın eşi ve yakınları gözyaşlarına boğuldu.



Alibeyköy Mahallesi Beste Sokak'taki özel bir lisede yabancı uyruklu bir öğrenci okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan'a (74) silahla ateş edip kaçmış, şüpheli çocuk bir süre sonra yakalanmıştı. Okul müdürü İbrahim Oktugan ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

OKUL MÜDÜRÜ İBRAHİM OKTUGAN'IN CENAZESİ EVİNİN ÖNÜNE GETİRİLDİ
Okul müdürü İbrahim Oktugan'ın cenazesi, son yolculuğuna uğurlanmadan önce evinin önüne getirildi. Cenaze aracının mahalleye girişiyle birlikte oradan feryatlar yükseldi, eşi Fatma Oktugan ve yakınları gözyaşlarına boğuldu.


BAKAN TEKİN'DEN BAŞSAĞLIĞI
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde yabancı uyruklu öğrenci tarafından silahla vurularak öldürülen, özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan için başsağlığı diledi.

Tekin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Oktugan'ın uğradığı "menfur saldırı" sonucu vefatını büyük bir teessürle öğrendiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bu elim hadiseyi kınıyor, merhum eğitimcimiz İbrahim Oktugan'a yüce Allah'tan rahmet; ailesi, öğrencileri, mesai arkadaşları ve velilerimize sabır diliyorum. Hepimizi derinden etkileyen bu tür elim olayların bir daha yaşanmaması ve eğitim ortamlarının daha güvenli alanlar olması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz."

ÖĞRETMENLERİMİZİ KİMSEYE EZDİRMEYECEĞİZ
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağında öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddet içeren fiillerle ilgili olarak hükümlere yer verdik. Bu türden fiillere karşılık ceza kanunlarında öngörülen cezaların yüzde 50 oranında artırımlı olarak verilmesini teklif ettik." dedi.

Bakan Tekin, eğitimcilere yönelik saldırılara ilişkin 4 eğitim sendikasının başkanlarıyla yaklaşık 1 saat süren görüşme yaptı.

Görüşmenin ardından Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ile basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum." diyen bir medeniyetin ve "Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır." cümlesiyle öğretmenlik mesleğini kutsayan bir geleneğin sahipleri olduklarını vurguladı.

Tekin, hal böyleyken son zamanlarda meslektaşlarına yönelen şiddet eylemlerinin artması nedeniyle eğitim iş kolunda faaliyet gösteren sendikalara bir davette bulunduklarını aktararak, "Birlikte sürece sahip çıktığımızı gösteren bir basın açıklaması yapmak üzere iki sendika başkanı arkadaşımız bizimle beraber bu sürece sahip çıkmak konusunda yanımızda oldular. Her iki sendikaya da teşekkür ediyorum." dedi.

BAŞKAN ERDOĞAN SÜRECİ TAKİP EDİYOR
Eyüpsultan'da gerçekleşen elim hadisede hayatını kaybeden eğitimci İbrahim Oktugan'a Allah'tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve tüm eğitim camiasına başsağlığı ve sabır dileyen Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizler, öğretmenlerimize ve eğitim ailemizin her bir ferdine yönelen her türlü şiddeti ülkemizin geleceği ve varlığına yapılan bir saldırı olarak nitelendiriyoruz ve şiddetle kınıyoruz. Meslektaşlarımıza yapılan bu tür çirkin saldırıların son bulması için tüm gücümüzle mücadele etmeye kararlıyız. Bu konuda bizzat Cumhurbaşkanımız, sürecin sonuna kadar takipçisi olmamız konusunda bizleri talimatlandırdı. Bakanlık olarak bizler de bu tür olaylarla karşı karşıya kalan arkadaşlarımızla ilgili başta yargı süreçlerini bizzat müdahil olup takip etmek olmak üzere alabileceğimiz bütün tedbirlerle birlikte alıp her türlü adımı atmaya kararlıyız."

"ÖĞRETMENLERE YÖNELECEK HİÇBİR BASKI VE ŞİDDETİ ASLA KABUL ETMEYECEĞİZ"
Bakan Tekin, bir eğitimci, bir baba ve bir vatandaş olarak öğretmenlerin ve öğrencilerin güven içinde eğitim görebilmeleri, öğretebilmeleri için gereken her şeyi yapmak konusunda kararlı olduklarını bildirdi.

"Öğretmenlerimize yönelecek hiçbir baskı ve şiddeti asla kabul etmeyeceğimizi, öğretmenlerimizi asla kimseye ezdirmeyeceğimizi buradan bir kez daha tüm Türkiye ile paylaşmak istiyoruz." diyen Tekin, yaşanan acı olayın eğitim camiası olarak derinlemesine mücadele ettikleri bir konu olan eğitimde şiddetin kökünü kazıma çabalarının ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdiğini belirtti.

Bu soruna çözüm üretmenin topyekun ve kararlı bir mücadele ile mümkün olduğuna işaret eden Tekin, "Bizler bu konuda alınması gereken bütün tedbirleri bugüne kadar almaya çalıştık, almaya devam edeceğiz. Ancak bu konuda velilerimizden, sivil toplum örgütlerinden, kamu kurumlarından ve kısacası tüm paydaşlarımızdan bize destek olmalarını, kendi sorumluluklarını daha özenli bir biçimde yerine getirmelerini özellikle istirham ediyoruz." diye konuştu.

Bakan Tekin, öğretmen başta olmak üzere ailesine, topluma ve milletine saygıyı emreden geleneğe ve değerlere, eğitim-öğretim süreçlerinin içinde daha belirgin bir biçimde yer vermeyi önemsediklerini söyledi.

Öğretmenlerden de bir beklentisinin bulunduğunu dile getiren Tekin," Aramızdaki her türlü fikir, düşünce ayrılıklarını, yaşam tarzı farklılıklarını bir tarafa bırakarak mesleğimizin onuruna ve meslektaşlarımızın hukukuna bir milyondan fazla mensubu bulunan bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım." dedi.

KANUN TASLAĞININ DETAYLARINI PAYLAŞTI
Yusuf Tekin, Öğretmenlik Meslek Kanunu sürecinde eğitim çalışanlarına ve öğretmenlere şiddetle ilgili yasal düzenleme hazırlıklarına ilişkin de bilgi verdi.

Milli Eğitim Bakanlığının Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun Anayasa Mahkemesi tarafından iptalinin ardından yeni bir hazırlık yürüttüğünü ve sürecin devam ettiğini hatırlatan Tekin, bu çalışmalara ilişkin şu bilgileri verdi:

"Hazırladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddet içeren fiillerle ilgili olarak hükümlere taslakta yer verdik. Bu türden fiillere karşılık ceza kanunlarında öngörülen cezaların yüzde 50 oranında artırımlı olarak verilmesini teklif ettik. Bu fiilleri işleyenlerin hapis cezalarının ertelenmesinin engellenmesini talep ettik. Bu fiillerin doğrudan tutuklama sebebi sayılarak bu fiilleri işleyenlerin tutuksuz yargılanmasının yolunun kapatılmasını talep ettik. Bir de kanun metninde özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmen ve diğer eğitim çalışanlarının da görevleri sebebiyle kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayımlarını teklif ettik. Hazırladığımız taslak metin önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin onayına gelecek. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde milletvekillerimizin de siyasi parti ayırt etmeksizin bu sürece sahip çıkacağından eminim."

Bakan Tekin, bu süreçte her bir öğretmenin yanında olacaklarını belirterek, "Onların sorunlarına kulak vermek, onların sesi olmak bizim en önemli görevimiz olacak. Onlara yönelik şiddeti asla ve asla kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi her ortamda dile getireceğiz. Bu minvalde çalışmalarımızı devam ettireceğiz." dedi.

Şiddete uğrayan eğitimcilerle ilgili farkındalığı, duyarlılığı artırmak yönündeki çabalarından dolayı basın mensuplarına teşekkür eden Tekin, şunları kaydetti:

"Ancak bu süreçte bazı öğretmen arkadaşlarımızın yayınlanan görüntülerden kişisel hak ve hukuklarının ihlal edildiğinden veyahut başka tür şiddet olayları açısından hedef gösterilme riski bulunduğundan dolayı bu konudaki görüntülerde ve haberlerde biraz daha bu konuya hassasiyetle yaklaşılmasını özellikle istirham ediyorum. Bu konuda sizin yapacağınız yayınların, oluşturacağınız medya havasının bizim açımızdan çok önemli olduğunu ve bu anlamdaki desteklerinizi her daim beklediğimizi bir kez daha ifade ediyorum."

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin.

"PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ"
Hürriyet'te yer alan habere göre, Tekin, Bakanlık olarak olayın peşini bırakmayacaklarını belirtti. Bakan Tekin, konuya ilişkin şunları söyledi:

"Öğretmenlerimize, eğitim çalışanlarımıza kalkan el, tüm toplumumuza, geleceğimize, huzurumuza kast etmiştir. Şiddetin her türlüsüne karşı devlet olarak, millet olarak en sert şekilde karşı durmalı, en ağır tepkiyi vermeliyiz. Devletimiz tüm iradesiyle bu tür şiddet olaylarının karşısında olmuştur ve olmaya devam edecektir. Bu tür vahşet ve şiddet olaylarına karışanların gerekli cezayı alması için Bakanlık olarak bu işin peşini bırakmayacağız.

TÜM SİYASİ PARTİLERE ÇAĞRI
Öğretmenlerimiz asla yalnız değildir. Öğretmenlerimizin, ailelerinin yanında olacağız. Onların hukukunu her daim korumaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyorum. 'Şiddete dur' demek ve faillerin en ağır cezayı almalarını sağlamak için Öğretmen Meslek Kanunu'na ilişkin düzenlemeleri de içeren kanun teklifini Meclis gündemine en kısa zamanda getireceğiz. Tüm siyasi partilere de buradan bize destek olmaları için çağrıda bulunuyorum. Gelin hep birlikte 'Şiddete dur' diyelim."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN