Çürüme!

Eklenme Tarihi 27 Aralık 2024

TOPLUM ahlakını en kolay bozan şeyler yalanlar, tutkular ve ihtiraslardır.
Yalanların şişirilmiş balonları uçarken, nefretin konuşma balonları patlarken insanların gönlünü kazanmak kimsenin umurunda değil.
Ahlaktan ve insanlıktan yoksun olmanın getirisiyle beslenen şimdiki zaman yeni bir yolculuk başlattı. Önce beyinde başladı çürümeler, sonra değerlerde.
Yaşarken çürümekle tabut içinde çürümek arasında fark olmadığını göstermek adına.

***

Hastanelerde öldürülen bebeklerin kanlarının satılması için acelesi vardı hayatın. Yasaların önünde eşitlik gittikçe kayboldu. Bir şair 30 yıl hapis yatarken, insanları dolandıran etiketli kabadayı 30 saniye bile sorgulanmadı.
Yeşilçam'ın salon filmleriyle alay edenler konuşma dilini değiştirdi. Yeni moda filmlerde malı götürmek ve evin içine sokulan ihanetle toplumsal çürümenin önü açıldı. Kafa koparan nafaka avcılarına bile 'sanatçı' denilirken, ahlaksızlık seri üretime bağlandı.
"Para için her şeyi yaparım" diyenler hızla çoğaldı, şehvetli fanteziler alev aldı, parayı 'o biçim' kazananlar milyon dolarlık villalar aldı. Eskisi gibi olan hiçbir şeyimiz kalmadı. Bir insan para için her şeyi yapar mı? Aklımız almadı!

***

Sabahları dedikoduya değil günaydına açılan pencerelerden, iki balkon arasına kardeşliği asan insanlardan, büyüklerine saygı gösteren küçüklerden, komşusu aç yatarken tok yatmaktan utanan can kardeşlerden bahsetsem kimin ilgisini çeker?
Tiyatroya gitmek için kuyruğa girenlerin bol olduğu, kalitenin ve zarafetin beline vurulmadığı yıllardan, yere düşeni tekmeleyen değil ayağa kaldıranların çok olduğu zamanlardan, şimdilerde pek bulamadığımız zarafetten bahsetsem sosyal medyadaki sövgülere galip gelebilir mi?
Magazin alemindeki içi boş kadınlardan, hayatında kitap okumamış yakışıklı çuvallardan değil gerçek sanattan söz etsem reyting alır mı? Hiç sanmıyorum!

***

Bir zamanlar bu kadar lüks merakı, depresyon ilaçları, peynirin içinde mikrop, zeytinde boya yoktu. Yoksullar için de hayat ucuzdu, fırınlara ekmek asmak yoktu. Her şeyden önemlisi insanlar arasında böylesine düşmanlık yoktu.
Peki ne vardı? Mahalle kültürü vardı, sokakta bulduğu paranın sahibini arayanlar, haksızlığa gürleyenler vardı.
Zenginin bile zarif olanı vardı. Her şeyden önemlisi sözünü namus bilen, kimsenin malına göz dikmeyen haysiyetli insanlar vardı.

***

Ne acıdır ki babalarının elinden tutup tiyatroya götürdüğü çocuklar kendi çocuklarını teknolojik tuzaklardan, ahlaksızlığın cazibesinden ve sanat adı altındaki zehirli saldırıdan koruyamadı.
Dipnot: Piyango biletlerinin tiyatro biletlerinden değerli sayıldığı bir ülkede, bu yazıyı tarihi bir yenilgiyi hazmedemediğim için yazdım.

MUTLULUK TAKVİMİ
İnadına Yeşilçam filmi izle.
Sevdiklerine tebrik kartı yolla.
Bana ne deme!
Huzurevini ziyaret et.

Birlikte yaşanan
Son harika yaz
Biraz Bodrum kalmış
Çeşme biraz

Unutmak istese de
Yürek bazen kıyamaz
Kenarda köşede
Kokun kalmıştır biraz

Bizde özeldir yeri
Kalbimizi çalanların
Yaşanan her şey için
Çok teşekkür ederim

Biliyorum bir daha
Bana dönmeyeceksin
Kabul etmesen bile
Senden özür dilerim
Hakkı YALÇIN

Yılbaşı gecesi harcayacağın parayı lösemili çocuklara bağışla!

Erkeklik!
Arkadaşının karısını kaçırıp, ekranın karşısında zafer işareti yapan erkeklerimiz var. Erkeklik evrim geçirdi, kalbi kasıklarında atıyor artık.
Çoğunun cebinde silahları dillerinde küfürleri var, onlar ne yaparsa yapsın "hafifletici" sebepleri de var.
Onlarda dürüst ve ahlaklı insanlarda olmayan o kadar çok şey var ki, o yüzden organik erkekliği reddeden abazan erkekler sistemin gözbebeği! Gittikçe güçlenirken o kadar hızlı çoğalıyorlar ki!