Süper Lig'de ilk yarı sona erdi.. Aklımızda ne kaldı: Hakemler, VAR skandalları ve Galatasaray ile Fenerbahçe'nin bel altı açıklamaları.. Futbol adına çok da konuşacak bir şey yok özetle…
Şimdi ikinci perde başlayacak.. Fakat futboldaki olumsuz hava bir kar topu gibi gittikçe büyüyor.. Şampiyonluğa oynayan Galatasaray ve Fenerbahçe, arka arkaya yaptıkları açıklamalar ile kendi taraftarlarını diri tutmaya çalışsa da saha adeta unutuldu.. Anadolu takımları isyan noktasına geldi.. Teknik direktörler bir bir çıkıp, "Ligde sadece 2 takım yok" demeye başladı.
Beşiktaş ve Trabzonspor'un yarış dışı kalması da bu gerilimi iyice büyüttü. Samsunspor'un, Göztepe'nin, Eyüpspor'un neler yaptıkları ortada. Oynadıkları futbolla ders veriyorlar. Teknik direktörleri sahada satranç ustası gibi rakibi ölçüp biçiyor, hamlesini yapıyor. Ama biz her gün "O yönetici onu demiş, o kulüp bunu paylaşmış, o hoca göndermede bulunmuş" polemiklerini konuşuyoruz. İkinci yarı itibariyle bu söz düellosu daha da büyüyecek. Ateşi söndürmek lazım..
Özellikle Galatasaray Başkanı Dursun Özbek ile Fenerbahçe Başkanı Ali Koç bir masada buluşup, konuşup tartışmalı.. TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu da bu masada oturmalı.. Bu oyun basit.. Herkes keyif almak istiyor.. Eskiden maçlara gitmek, o gün yaşanacak en büyük mutluluktu.. Çocuklar, babaları ve maç keyfi.. Yarım ekmek köfte ekmek ve ayran.. Üstüne bir de maç heyecanı.. Şimdi ne oldu! Acaba maç nasıl geçecek? Kavga mı olacak? Hakemler hakkımızı mı yiyecek? Yöneticiler ne diyecek? Bunları düşünen futbolseverin zihni yoruldu artık.. Bakın bu iş daha da büyürse kötü olaylar yaşanabilir..
Bu nedenle biraz sakin olalım.. TFF de mutlaka adaleti sağlamalı.. Hakemler için yabancı VAR acilen her maçta devreye girmeli.. Yöneticiler sert bir şekilde uyarılmalı.. İşte bunlar olursa futboldan soğuyan isimler, bu soğuk kış günlerinde biraz ısınır..
