ATLAR İÇİN...
Atatürk Bulvarı'ndaki Celal Bayar Köşkü'nün bulunduğu araziye ait tapu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatıyla, 52 yıl sonra Bayar'ın torunu Emine Gürsoy Naskali'ye iade edildi. Tapusu iade edilen arazinin, Bayar'ın Ankara'ya geldiği yıllarda Keçiören'den Çankaya'ya çıkarken "atları dinlendirmek amacıyla" satın aldığı öğrenildi. Torun Emine Gürsoy Naskali, araziyi 20 yıl önce elden çıkardıklarını, söz konusu orijinal tapunun, büyük bir anı değeri taşıdığını söyledi.
'POSTALLA AYIRDILAR'
Dedesinin Yassıada'ya götürüldükten sonra birçok eşyasının Çankaya Köşkü'nde kaldığını söyleyen Naskali, açıklamalarına şu sözlerle devam etti: "1963'te annem bu eşyaları almak için Köşk'e çağrıldı. Büyükbabamın kıyafetlerini, kitaplarını, mektuplarını dışarıya yığmışlar. Harp Dairesi'nden bir asker, postalının ucuyla bu eşyaları ayırıyormuş. Bir yandan kitaplara vuruyormuş, bir yandan da 'Bu ciltlerin parasını kim verdi' diye söyleniyormuş. Eşyaların bir kısmını annem aldı. O tapu Köşk'te kalan eşyalardan biriydi. Manevi değeri çok büyük."
27 MAYIS DARBESi...
Bir grup subay, Demokrat Parti'nin ülkeyi bir baskı rejimine götürdüğünü ileri sürerek, 27 Mayıs 1960'da ülke yönetimine el koydu. 37 subaydan oluşan Milli Birlik Komitesi, TBMM'yi feshetti ve siyasi faaliyetleri askıya aldı. Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes başta olmak üzere birçok Demokrat Partili tutuklandı.
İSTİKLAL MADALYASI'NA 2.5 LİRA
Bayar'ın torunu Naskali, 27 Mayıs'a dair acı hatırasını TAKVİM'e anlattı. Dedesinin kurucularından olduğu İş Bankası'nda bir kasası olduğunu söyleyen Naskali, "Askerler bu kasanın kırılmasını istemişler. İçinden mücevher ve para çıkacağını düşünmüşler. Ama çıka çıka birkaç özel mektupla, dedemin İstiklal Madalyası çıkmış. O madalyaya 2.5 lira değer biçmişler. Kurtuluş Savaşı'nda kazanılan İstiklal Madalyası paha biçilemeyecek değerde bir eşyadır" dedi.
Ceyda KARAASLAN



