Piyasada çeşitli kişilere borçları bulunan işadamlarının, kendilerini tehdit eden bir grubun zorla tahsilat yaptığına yönelik şikayetleri üzerine, İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri 2008 yılında çalışma başlattı. Ekiplerin, yaklaşık bir yıllık çalışmasının ardından, elebaşılığını Muzaffer K.'nın yaptığı çeteye, 29 Kasım 2011'de eş zamanlı operasyon düzenlendi. İzmir, İstanbul ve Bursa'da yapılan operasyonlarda, aralarında dizi oyuncusu Erkan Petekkaya, organizatör Ahmet San ile rock şarkıcısı Haluk Levent ve çetenin lider konumundaki Muzaffer K.'nın da bulunduğu 51 kişi gözaltına alındı.
Şüphelilerden, uygunsuz görüntülerinin bulunduğu CD ile tehdit edildiği iddia edilen Erkan Petekkaya ile Çeşme'de sahibi olduğu eğlence mekanının kira tahsilatı için yardım istediği ileri sürülen organizatör Ahmet San'ın da aralarında bulunduğu 12 kişi, ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Kıbrıs'ta gözaltına alınan Haluk Levent ise tutuklandı. Levent, daha sonra soruşturmanın yapıldığı İzmir'de çıktığı hakim karşısında ifade verdikten sonra serbest kaldı.
Polisteki sorguları tamamlanan aralarında çete lideri olduğu ileri sürülen Muzaffer K. bulunduğu 15 kişi tutuklanırken, diğerleri serbest bırakıldı.
Soruşturmayı tamamlayan Terörle Mücadele Kapsamı 10. Maddesi ile görevli Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Alaybay, 15'i tutuklu 51 sanık ile 48 mağdur ve 9 müştekisi bulunan davayı kapsayan 283 sayfadan oluşan, 'çıkar amaçlı silahlı suç örgütünü kurmak ve yönetmek, yağma, tehdit, kasten yaralama, hürriyetinden yoksun kılma, dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırma, tefecilik ve örgüte bilerek yardım' suçlamalarından oluşan iddianameyi TMK 10. Maddesi ile görevli mahkemeye gönderdi.
Savcı Alaybay, iddianamade, bir vatandaşın 2008 yılında, çete lideri konumundaki Zeyni A. tarafından, ölümle tehdit edildiğine dair 12 Eyül 2008'de İzmir Cumhuriyet Savcılığı'na attığı mail'le başvurduğu ve çetenini bu ihbarın ardından takibe alındığını belirtti.
Çete lideri konumundaki Muzaffer K.'nın ve adamlarının 39 eylem gerçekleştirdiğini, sanıkların polis tarafından, teknik ve fiziki takip ile gizli izlenme ve banka hareketlerinin de takibe alındığını, çete lideri konumundaki Muzaffer K.'nın ve adamlarının, müşteki ve mağdurları, sindirmek için baskı uyguladıklarını belirtti.
Çetenin, Muzaffer K. ve Zeyni A., önderliğinde, İzmir başta olmak üzere İstanbul, Aydın ve Muğla'da çek senet tahsilatı, para aklama, tefecilik gibi faaliyetlerde bulundukları, zorla çek-senet imzalatıp araçlarına el koydukları, sanatçı Haluk Levent'i himayelerine alıp alacaklılarına karşı kendisini korumuş gibi göstererek kullanmaya çalıştıklarını vurguladı.
SENİN KARNINI MERMİ İLE DOLDURURUZ
Müşteki A.Ö., sanatçı Haluk Levent ile 2007 yılı ocak ayında İstanbul'da tanıştığını anlattı, "Bana tefecilere borcu olduğunu, ödemesi gerektiğini söyledi. Ben de kendisine bir çok kez yüksek meblağlarda çek kestim. Haluk Levent, benim iyi niyetimden faydalanarak beni dolandırdı. Kendisini defalarca telefonla aradım, beni hep oyaladı. Borçlarını ödemeyince de hukuki süreci başlattım. Muzaffer K. isimli bir kişi beni telefonla arayıp, 'Haluk benim korumam altındadır. Kimse ona dokunamaz' diye tehdit etti. Ne zaman borcunu ödemesini istediğimde hep Muzaffer K., beni telefonla arayıp tehdit ediyordu. Şikayetçi olmaya gitiğim İzmir Adliyesi yakınlarında benim önümü bir araba ile kestiler. Araçta bulunan dört kişiden biri karnıma silahı dayayıp, 'Sakın Haluk'un lehinde ve aleyhinde davacı olma, yoksa senin karnına mermi doldururuz' dedi.
Cep telefonuyla da resmimi çektiler. Eğer adliye ye veya emniyete gidip, şikayetçi olursan, bu fotoğrafı oradaki adamlarına atıp beni gördükleri anda öldüreceklerini söylediler. Tüm bu tehditlerden sonra İstanbul'a geri döndüm. Haluk Levent, serbest kaldıktan sonra beni telefonla aradı. Alaycı bir şekilde bana, 'Sağolasın kardeş, biz yine özgürüz işlere devam. Sen yine ayağını denk al benimle sakın uğraşma. Benimle uğraşmanın ne olduğunu sana öğretmişlerdir sanırım' diyerek tehdit etti. Yaklaşık dört yıldan buyana alacaklarımı alabilmek için Haluk Levent'in peşinden koşturdum. Haluk Levent ve Muzaffer K. ile benim gayrimenkullarıma el koyan C.Ö. ile R.E.'den şikayetçiyim" dedi.
A.Ö. ile A.S. de Haluk Levent'in kendilerinden borç para aldığını ve ödeyemediği için çete lideri Muzaffer K. tarafından tehdit edildiklerini söyledi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Haluk Levent ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi. Levent, "Muzaffer K. ile 10 yıl önce tanıştım. 6 yıl önce çıkardığım albümde prodüktörlük yaptı. Muzaffer K. aracılığla A.Ö.'yü tanıdım. Nakit sıkıntısı çekiyordum, zaman zaman A.Ö.'den nakit para ve çek aldım. Büyük kısmını kendisine geri ödedim. Muzaffer K.'ya borcumun ödenmemesi konusunda A.Ö.'yü arayıp tehdit etmesi için talimat vermedim" dedi.
TALİMAT VERMEDİM
Organizatör Ahmet San'ın ise Çeşme İlçesi'ndeki '9.5' adlı işyerinin kiracısı O.O.'dan kirayı tahsil etmek için çete lideri Muzaffer K.'ya başvurduğu, sonra da işyerinin boşaltılması hususunda suç örgütünden yardım istediği belirtildi. Muzaffer K. ve adamalarının da O.O.'yu bir çok kez tehdit ettiklerinin telefon kayıtlarına yansıdığı, tehditler sonucu O.O.'nun işletmeyi boşalttığı belirtildi. O.O., Ahmet San, Muzaffer K. ve adamlarından şikayetçi oldu. Ahmet San ise üzerine suçlamayı kabul etmedi. San, "Burası 10 yıldır kapalıydı. T.İ. ve O.O., sezonluk 75 bin TL'ye kiraya verdim. Kendilerinden kira bedeli almayıp, senet yaptık. Sözleşmeyi yerine getirmediler. Kiraların bir kısmını da ödemediler. Havaalanında benie O.O., karşıladı. Birlikte Çeşme'de otele gittik. Muzaffer K. ile iş ortağı olduğumuz için ona orada bulunması için mesaj attım. Ben Muzaffer K.'ya O.O'yu tehdit etmesi yönünde bir şey söylemedim. Konu ile ilgili suç içerikli telefon görüşmelerini de hatırlamıyorum" dedi.
Savcı, çete lideri Muzaffer K.'ya 566.5 yıl hapis isterken, sanatçı Haluk levent'e 21, organizatör Ahmet San'a ise 20 yıl hapis talep etti.
Bu arada son yargı paketiyle kapatılan özel yetkili mahkemeler yerine kurulan 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi bu kapsamda ilk kez bu davaya bakacak. Sanıklar, yargılama gününün belli olmasının ardından, hakim önüne çıkacak. Savcı, Erkan Petekkaya, hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi.
