Gezi olaylarıyla başlayan gerilimin sokaklara taşması, en çok eylem yapılan alanlardaki esnafı vurdu. Mağdur olan esnaflar adına Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği, basın açıklaması yaptı. Galatasaray Lisesi önünde yapılan açıklamayı, mağdur esnaflar adına Kadir Akgül okudu. Esnafların Türkiye'ye büyük hizmetlerinin olduğunu belirten Akgül, "Bizler binlerce yıldır, her yıl kapımızı besmele ile hak için, hizmet için, bereket için ülkemize, devletimize, milletimize, komşumuza zeval gelmesin diye dua ederek açarız. Kaybolmaya yüz tutmuş meslekleri yaşatır, yeni nesillere rehberlik ederiz. Türkiye'nin omurgası ve toplumun çimentosuyuz. Fedakarlıkla, dayanışmayla, sabırla her dönem halkımızın birlikteliği için çalışır, umutsuzlukta umut, karanlıkta ışık oluruz. Kriz dönemlerinde önce bizler kemer sıkarız. Türkiye'nin temel direği olmanın kolay olmadığını bilir, meselelere sabırla mücadele ederiz. Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde en güçlü katkıyı sağlayan bizleriz. Huzur ve barışın yolu ekonomik büyümeden geçer. Bunun için sürekli çalışır, üretiriz. Kar zarar demeden istihdama önem verir, iş ve aş sağladığımız her fert için gururlanırız. Ne yazık ki son olayların esas mağdurları bizleriz. Kent meydanlarının sahipleri kentliler, köylüler, kasabalılar, bütün bir ülke dahası tüm dünyadır. Taksim, Kızılay ve Konak gibi meydanlarımız Türkiye'nin ana değerleridir. Bu meydanlara hayat verenler ise esnaflardır" diye konuştu.
Demokratik yasa ve kurallar çerçevesinde herkesin kendini ifade etme hakkına saygılı olduklarını kaydeden Akgül, "Bu anlayışla Gezi Parkı gösterileri olarak adlandırılan eylemler sırasında uğradığımız bütün haksızlıklara, fiziki saldırılara, kapı ve pencerelerimizin kırılmasına rağmen sükunetimizi koruduk. Yaralanan, hayatını kaybeden her bir can yüreğimizi binlerce kez dağladı. Geldiğimiz noktada Türkiye'de pek çok kent meydanının çevresindeki ticaret sekteye uğradı. Gösteriler nedeniyle en ağır kayıpları esnaf ve sanatkarlar veriyor. Özellikle yaz dönemi gelir beklentilerimizin hepsi boşa çıktı. Yerli ve yabancı turistler semtimize uğramaz oldu. Ürünlerimiz tezgahta çürüyor. Mallarımız stoklarda bekliyor. Müşterilerimiz kaçıyor. Çoğu gün satış yapamadan kepenklerini kapatan esnaf kardeşlerimiz var. Anne babalar haklı olarak kaygılılar. Caddelere, meydanlara çocuklarını göndermiyor, alışverişe gelmiyorlar. Sonuç olarak her gün bambaşka bir gerekçe ile düzenlenen artık amacını ve hedefini anlamadığımız iş yerlerimizin bahçesinde hatta içinde yapılan gösteriler taşkınlıklar sabrımızı tüketmektedir" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin güçlü ve köklü bir devlet olduğunu anlatan Akgül, sözlerini şöyle sürdürdü: "Demokrasinin sistemli, kesintisiz ve barış içinde işlemesi taraftarıyız. Zarar eden mağdur olan ve olayların nihayetlendirilmesi gerektiğini düşünen esnafımız adına buradayız. Birliğimiz bozulmasın, hepimiz aynı gemideyiz. Esnaf toplumun kendisidir. Her kesimidir. Bizim amacımız esnafın mağdur olduğunu kamuoyu ile paylaşmaktır. TESKOMB üyesi 1 milyon 500 bin esnaf ve sanatkarlar olarak, esnaflar mağdur olmasın, sokaklarımız, caddelerimiz, eski huzuruna kavuşsun, esnafın yüzü gülsün, esenliğimiz yerine gelsin. İlgililer sesimizi duysun. Mübarek Ramazan ayı ile birlikte kentlerimiz ve hayatımız normalleşsin."
Konuşmasının sonunda soruları cevaplandıran Akgül, esnafın toplam zararını açıklamadı. Akgül, "Esnaf ve sanatkar 35 gündür siftah yapamıyor. Artık yeter demenin zamanı geldi." diyerek alandan ayrıldı.
