Yeni ve Büyük Türkiye'nin karşı tarafında yer alan gazeteci ve yazarlar, yine ortaya çıktı. Daha önce de Uludere olayında olduğu gibi tüm kirli senaryolara MİT'e yıkmaya çalışan dış güçlerin yerli kalemşörleri, Paris'te öldürülen üç PKK'lı olayının zanlısı Ömer Güney'in bir yakınına ait olduğu iddia edilen bir ses kaydını MİT'le ilişkilendirdi. Güney'in yakını olduğunu belirten kişi kayıtta, "Ben Paris'te Ömer Güney'in yakınıyım. Paris'te Ömer 17 Ocak'ta tutuklandı. Ömer, tutuklanmadan önce bana verdiği bilgi ve belgeleri başıma bir iş gelirse bunları açıklarsın diyerek verdi. Ömer Paris'te öldürdüğü üç kadının, öldürme talimatlarını da Türk istihbaratından almış. Esas hedefi Sakine Cansız'mış. Diğerlerini eylem sırasında orada bulunduklarından dolayı öldürmek zorunda kalmış" dedi.
ÇAMUR AT, İZİ KALSIN
Türk medyasındaki bu seçilmiş kişiler, Uludere olaylarında da istihbaratı MİT'in verdiğini sürekli olarak yazdı. Birçok konuda daha MİT'i suçlayan bu kişiler, öncelikli olarak MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı hedefe koyarak Milli istihbaratı zayıflatmayı seçti.
GLADYO DEVREYE GİRDİ
BDP, Ankara'da Fransa Büyükelçiliği'ni ziyaret ederek, cinayetin üzerindeki sis perdesinin kaldırılmasını istedi. Heyet, Büyükelçilik'ten Güney'in arkadaşına ait olduğu iddia edilen ses kaydının incelenmesini istedi. Teröristbaşı Abdullah Öcalan ise cinayetten, "farklı boyutları olan Gladyo" diye söz etti. Fransız yetkililer de, olayla ilgili araştırmaların devam ettiğini belirtti.