TEKNİK NAKAVT FETVASI
Türkiye'nin son dönemde gündemine oturan "telefon dinlemeleri, şantaj içerikli kayıtlar, montaj kayıtlar"ın paralel yapı tarafından, Gülen'in hangi fetvasına dayanılarak yapıldığı da yine ele geçirilen kayıtlardan kesin olarak anlaşıldı. Bu dinlemelerin, Gülen'in örgüt mensupları ile yaptığı sohbette kendilerine "Kuvvet dengesinin olmadığı yerde teknik esastır. Sen karşı tarafı teknik nakavt edeceksin, hep sen haklı görüneceksin, âlem sana haklı diyecek, hukuki müesseseler sana haklı diyecek, efkaramı amme sana haklı diyecek, nesi vardı bu insanların diyecek" şeklindeki fetvasına dayanılarak yaptığı belirlendi. Bu fetvanın ardından paralel yapının yargıdaki elemanları, hocalarının emrettiği gibi sadece haklı görünmek iddiasıyla her türlü hukuksuz operasyona imza attı. Gülen'in geçmişteki başka bir sohbetinde "Devletin kılcal damarlarına gireceksiniz. En küçük bir risk kalmayıncaya kadar kendisini deşifre etmeyeceksiniz" sözleri ile birleştiğinde 'Teknik nakavt' fetvasının devlette çalışan Gülen müritleri için ne anlama geldiği açıkça ortaya çıktı. Ele geçirilen bazı belgelerde, cemaat okullarında kalan çocuklara Kılıçaslanlar kitabının okutulduğu ve bitirenlerden, "Eserde yer alan hangi kahraman olmak istiyorsunuz" sorusunun yöneltildiği ve öğrencilerin bir bölümünün Hasan Sabbah olmak istediklerini yazdıkları görüldü. Bu da Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nu yıkan terör örgütü Haşhaşiler'in lideri olan Hasan Sabbah'a cemaat içindeki bakışı gözler önüne serdi. Dünya çapında birçok insana hitap eden İslami bir cemaatin lideri olarak görülen ve İslam alimi olarak lanse edilen Fethullah Gülen'in bir diğer şaşırtıcı kaydı ise onun hakkındaki gerçekleri özetler nitelikteydi.
GİZLİ HAŞHAŞİ HAYRANLIĞI
Görüntülere göre Gülen'e bir sohbet sırasında Hollanda'da yaşadığı anlaşılan Necdet Hoca soruldu. Cemaat mensubu olduğu tahmin edilen Necdet Hoca adlı kişiyle ilgili sert uyarılarda bulunan Gülen, sinirleri bozulunca bir anda üslup değiştirdi.
DİNİ KİMLİĞİ YERLEBİR OLDU
Gülen, Necdet Hoca'dan bahsederken "Sıfır, sıfır! Kendisini sıfırlamazsa; ona artık ismiyle hitap etmeyeceğim. Ona 'Küçük Fethullah'ın babası" diyeceğim" ifadelerini kullandı. Tüm dünyaya İslam alimi olarak lanse edilen Fethullah Gülen'in bu derece ucuz ve bel altı içeren ifadeler kullanması büyük tepkilere neden oldu. Hocanın ağzından çıkan bu sözler, ettiği beddualardaki gibi onun dini kimlik sıfatını bir kez daha yerlebir etti.
Haftalardır paralel yapıyı deşifre eden "% 100 Siyaset" programına, bu yapılanmaya ilişkin bilgi sahibi olan birçok vatandaşımızdan gerek telefonla gerekse e-posta yoluyla ihbar yağıyordu. Son olarak Ankara'nın bir köyünde HSYK'da görev yapan bir hâkimin elindeki çok önemli dökümanların ekmek fırınında yakılacağı bilgisi geldi. Koordineli bir çalışma sonrası bu belgelere yok edilmeden önce ulaşıldı. Bir harddisk ve çok sayıda CD'nin bulunduğu belgeler, yargıdaki paralel yapılanmayı ispat edecek deliller barındırıyor.
FATİH'E SUÇLAMA
Video kayıtlarında çok önemli ayrıntılardan biri de Fethullah Gülen'in, Fatih Sultan Mehmet hakkındaki yorumu oldu. Gülen bir sohbeti esnasında Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethi sonrası Orta Çağ'ın kapanıp, Yeni Çağ'ın açılmasıyla ilgili çarpıcı bir tespitte bulundu. Tek önceliği İslamiyet'i yaymak olan Osmanlı'nın en büyük padişahlarından Fatih Sultan Mehmet, dönemin tüm İslam alimlerinin duasını alarak, "İstanbul elbet feth olunacaktır, onu fetheden komutan ne güzel komutandır. Onu fetheden ordu ne güzel ordudur" hadisine mazhar olmuşken Gülen; Sultan Mehmet için "İstanbul'u çağ açıp çağ kapamak için fethettiyse öbür dünyada kolay kurtulamaz" yorumunu yaptı.
