Çandar, Türkiye'nin ABD ve NATO'ya güvenerek Rus uçaklarını düşürdüğünü ileri sürdü. Düşmanlıkta sınır tanımayan Doğan'ın yazarı Rusya'nın tüm ikazlara rağmen angajman kurallarını ihlal ettiğini görmezden gelerek Türkiye'ye Rusya ile uzlaşma yoluna gitmesi gerektiğini yazdı.
İşte Çandar'ın o yazısı:
RUS UÇAĞINI DÜŞÜRMEK ALLAH'IN EMRİ MİYDİ
NATO, "her ne pahasına olursa olsun, Türkiye'nin arkasında" diye bir durum yok.
Hal böyle olunca, Türkiye yönünden, gelinen noktanın izahı daha da zorlaşıyor. Rusya ile son krize dek, Türkiye, Başşar Esad'ın devrilmesini Suriye'de herhangi bir ilerleme için "ön şart" olarak gören, "güvenli bölge" ve "uçuşa yasak bölge" için bastıran, PYD'nin dış desteklerinin kesilmesine çalışan, Türkmenlerden söz eden ve onlara ilişkin NATO desteğini –sözlü de olsa- elde etmeye uğraşan, Viyana Süreci'nde kendi desteğindeki muhalifleri bir "geçiş hükümeti"ne sokmayı hedefleyen bir ülkeydi. Şimdi?
Şimdi, bütün bu amaçlara ve hedeflere daha mı yakın; yoksa bunlardan daha da uzaklaşmasına yol açacak gelişmeleri mi tetiklemiş oldu?
Bu soruya verilecek mantıkî cevaptan sonra, şu soru da sorulabilir: Rus savaş uçağını düşürmek "Allah'ın emri mi"ydi?