CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili Anayasa değişikliğinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesine başvuruda bulundu.
Tanrıkulu, beraberindeki danışmanlarıyla, iptal istemli başvurusunun ardından yüksek mahkeme önünde açıklamalarda bulundu.
Yüksek mahkemeye, Anayasa'nın 85. maddesi uyarınca "iptal başvurusu" yaptığını bildiren Tanrıkulu, "Umarım Anayasa Mahkemesi, parlamentonun, hukuka, anayasaya, evrensel hukuk kurallarına aykırı olan bu düzenlemeyi inceler ve Türkiye'yi bir siyasi krizden yargı yoluna çıkartır." dedi.
Parlamentonun bugüne kadar dokunulmazlıklar konusunda anayasayı değiştirerek böyle bir düzenleme yapmadığını belirten Tanrıkulu, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla ne parlamentoda bunun bir örneği ne Anayasa Mahkemesinde bunun bir emsali var. Anayasa Mahkemesine biz şu nedenle başvurduk; her ne kadar değişiklik bir yasama işlemi olan anayasa değişikliği ile yapılmış ise de bu bir Meclis kararıdır. Dolayısıyla şekil açısından anayasa değişikliği olsa bile özü itibarıyla bir Meclis kararıdır ve bu Meclis kararıyla bizlerin iradesine rağmen, anayasa ve iç tüzükteki güvencelere rağmen, dokunulmazlıklarımız kaldırılmıştır. Bunu 85. madde anlamında 'bir karar gibi gör' dedik."
Tanrıkulu, böyle bir konunun Anayasa Mahkemesinde bir örneğinin olmadığını tekrarlarken, "Anayasa mahkemelerinin Türkiye ve dünyadaki görevi yargı yoluyla, hukuku, demokrasiyi ve parlamenter rejimi korumaktır. Ben Anayasa Mahkemesinin hukuka uygun bir karar vermesi için çalışmasını ve böyle bir kararı vermesini diliyorum" diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın yapılan başvurularla ilgili bir raportör atamasını beklediklerini ifade eden Tanrıkulu, mahkemenin 15 gün içerisinde olumlu veya olumsuz bir karar vermesini umduklarını da söyledi.
"BİREYSEL BAŞVURU HAKKIMIZ DA VAR"
Bütün yolları deneyeceklerini dile getiren Tanrıkulu, "Ayrıca bireysel başvuru hakkımız da var. Onunla ilgili olarak henüz mağduriyet şartı doğmadığı için başvuru yapmadık. Bu başvurudan olumsuz bir sonuç çıkarsa o başvuruyu da zamanı geldiğinde yapacağız." ifadesini kullandı.
Bir soru üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "110 imza ile Anayasa Mahkemesine Anayasanın 148. maddesindeki denetim amacıyla" başvuru yapılmayacağını kastettiğini bildiren Tanrıkulu, böyle bir başvurunun şekil açısından yapılacak bir denetimle sınırlı kalacağını aktardı.
Böyle bir başvurunun başarı şansı olmadığını vurgulayan Tanrıkulu, Kılıçdaroğlu'nun milletvekillerinin bireysel ve Anayasanın 85. maddesi bakımından başvuru yapmakta serbest olduğunu söylediğini aktardı.
Tanrıkulu, hakkında fezleke bulunan CHP'li milletvekillerine dilekçe örneklerini gönderdiklerini ve onların da başvuru yapacağını bildirdi.
HDP'de "teröre destek veren bazı milletvekilleri" hakkında da fezleke bulunduğu hatırlatılarak, "Bunlar hakkında soruşturma açılacak. 24 saatte 9 şehit var. Anayasa Mahkemesine başvururken hiç bunu düşündünüz mü? Vicdanınız sızlıyor mu bu durumla ilgili?" yönündeki bir soru üzerine Sezgin Tanrıkulu, bütün şehitlere Allah'tan rahmet dilediğini söyledi.
Bir daha çatışmanın olmadığı bir Türkiye arzusu ile siyaset yaptıklarını anlatan Tanrıkulu, "Milletvekillerinin parlamentoda suç makinesi olarak gösterilmesini, parlamentonun itibarsız hale getirilmesini kabul etmiyoruz. Dolayısıyla o olayla, dokunulmazlığın bu şekilde anayasaya aykırı bir biçimde kaldırılmasının birbiriyle karıştırılmaması gerekir. Bütün milletvekilleri, şehitlerin olmasına, ölüme, şiddete karşıdır" değerlendirmesini yaptı.
"Yani teröre destek veren, açıklamaları yapan milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırılmasın mı?" sorusu üzerine de Tanrıkulu, dokunulmazlıkların kaldırılmasının bir usulü olduğu dile getirdi.
Tanrıkulu, başka bir soru üzerine yaptıkları başvuruyla yüksek mahkemenin şekil açısından değil, esas açısından inceleme yapacağını kaydetti.
ANAYASA'NIN 85. MADDESİ
Anayasa'nın 85. maddesine göre, milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine ilişkin karar verilmiş olması hallerinde, Meclis Genel Kurulu kararının alındığı tarihten başlayarak yedi gün içerisinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın, Anayasaya, kanuna veya iç tüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptali için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Aynı maddede, Anayasa Mahkemesinin, iptal istemini on beş gün içerisinde kesin karara bağlaması hükmü yer alıyor.
