AK Parti il başkanları toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım muhalefete kritik bir çağrıda bulundu. Yıldırım, "Siyasi rakiplerine bir çağrım var. Doğruda ve Güneydoğu'da Türkiye'yi bir ve beraber tutmak sadece AK Parti'nin işi mi? Gelin, her şey yerinde, güvenlik şartları oluşturuldu. Gelin teşkilatlarınızı kurun, bayrağınızı saklamayın ve Cudi Dağı'nda dalgalandırın" dedi.
Muhalefetin güneydoğu'da siyaset yapması için her türlü desteği vermeye hazır olduklarının altını çizen Başbakan "Siyasi partilere bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Gelin güneydoğuda da siyaset yapın. Böylece terörle mücadelemiz daha da kolaylaşacak. Belki geçmişte gitmeme sebebiniz vardı ama bugün kalmadı." diye konuştu.
Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusundaki tartışmalara da değinen Başbakan bu konuda yapılan bazı yorumlardan duyduğu rahatsızlığı şekilde dile getirdi;
"Suriyelilerle ilgili son günlerde utanç verici tartışmalara şahit oluyoruz. Türkiye'de misafirlerimiz üzerinden sürekli yakışıksız ifadeler dile getiriliyor. Birileri Cumhurbaşkanımıza muhalefet edeceğiz diye nefret tohumları ekiyor. Sığınacak güvenli bir liman arayan onurlu ve şerefli insanlara karşı merhametsizce suçlamalar yapılıyor.Vatandaşlık bizim keşfettiğimiz bir şey değil. ülkeler vatandaşlığa kabul eder, vatandaşlıktan çıkarırlar. Bunun şartları vardır, bunların kuralları var. Eğer Türkiye'ye bir katkı sağlayacaksa Suriyeli değil herkesi vatandaşlığa alabiliriz. Sanki Suriyeliler yeni gelmiş gibi kıyameti kopardılar. Suriyeliler 4 yıldır bizlerle."
MUHALEFETE KRİTİK ÇAĞRI
Terörle amansız bir mücadele ediyoruz. Devlet şefkat ve gücüyle inisiyatifi ele almıştır. Terör örgütünün şehirlerdeki varlığı sona ermiştir. Kırsal alanda da tek bir terör hadisesi olmayıncaya kadar güvenlik güçlerimiz her köşeyi arayacak ve bu şer odaklarının bütün yuvalarını yıkacak. Siyasi rakiplerine bir çağrım var. Doğruda ve Güneydoğu'da Türkiye'yi bir ve beraber tutmak sadece AK Parti'nin işi mi? Gelin, her şey yerinde, güvenlik şartları oluşturuldu. Gelin teşkilatlarınızı kurun, bayrağınızı saklamayın ve Cudi dağında dalgalandırın. Türkiye'nin buna ihtiyacı var.
GELİN GÜNEYDOĞU'DA SİYASET YAPIN
Türkiye'nin neresine gidersek gidelim AK Parti bayrağını görürsünüz. Bunun yanına diğer muhalefet parti bayrakları da asılsın. Bu Türkiye'nin birliğinin en büyük göstergesi olacaktır. Siyasi partilere bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Gelin güneydoğuda da siyaset yapın. Böylece terörle mücadelemiz daha da kolaylaşacak. Belki geçmişte gitmeme sebebiniz vardı ama bugün kalmadı. Bir siyasi parti olarak, rakiplerimizi açık ara siyaset yaptığımız yere davet etmek doğru olmayabilir ama Türkiye'nin geleceği için önemli. Türkiye'nin kültürümüzün, medeniyetimizin, birikimimizin ortak adı olduğunu unutmuyoruz.
SURİYELİ TARTIŞMALARI
Suriyelilerle ilgili son günlerde utanç verici tartışamalar şahit oluyoruz. Türkiye'de misafirlerimiz üzerinden sürekli yakışıksız ifadeler dile getiriliyor. BVirileri Cumhurbaşkanımıza muhalafet edeceğiz diye nefret tohumları ekiyor. Sığınacak güvenli bir liman arayan onurlu ve şerefli insanlara karşı merhametsizce suçlamalar yapılıyor. Biz bütün zorda kalmışların imdadına koşuyorsak bunu inancımızın bir gereği olarak yapıyoruz.
SURİYE İLE DE İLİŞKİLERİ DÜZELTECEĞİZ
Rusya ve İsrail'le ilişkilerimizi düzelttik ama eminim Suriye ile de ilişkilerimizi düzelteceğiz. Çünkü barış için buna ihtiyaç var. 9 milyon insan vatanını terk ettikten sonra bu inadın devam etmesi bir insanlık suçudur. Ülkedeki tüm güçlerin yaşanan durumu bir kez daha değerlendirmesi ve rekabeti bir bir kenara bırakması gerekiyor.Suriye ile Irakla bütün komşularımızla ilişkilerimizi ilerletmek bizim vazgeçilmez hedefimizdir. Gelecek ayrılıkta değil birliktedir. DAEŞ, Irak işgalinden sonra çıktı. Bugün günah çıkaranlar, bunun bedelini bölge insanlarına ödetiyorlar. Zor günlerimiz oldu atlattık, güzel günlerimiz oldu her şeyimizi paylaştık. Gelecek birlik, beraberlik, iyi komşulukla mümkündür.
LAF ÜSTÜNE LAF DEĞİL, TAŞ ÜSTÜNE TAŞ
Türkiye'de demokratik istikrar ile ekonomik istikrar birlikte sürüyor. Türkiye emin adımlarla 2023 hedeflerine doğru ilerliyor. Güven ve istikrar, 14 yıl burada gizli. Bu sene açılışlarla geçecek, mega projelerin milletimizin hizmetine verileceği bir yıl yaşıyoruz. 26 Ağustos'ta Yuvuz Sultan Selim'i açacağız. Avrasya Tüneli'ni açacağız. Bunlar hayal bile edilemeyen şeylerdi. Hayaller gerçek oldu diyoruz ya lafla değil, taş üstüne taş koyarak geliyor. Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan yürüttü, onun torunları Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi de arabaları denizin altından yürütüyor.
EKONOMİDEKİ ŞAHLANIŞ DEVAM EDECEK
Arkamıza baktığımızda onca eser yapmışız ki milletimizin karşısına alnı ak şekilde çıkıyoruz. Bundan sonra da aynı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Türkiye'yi krizlerden, büyüyen gelişen ülke haline getirdik. Üretimde, yatırımda, ihracatta rekor üstüne rekor kırdık. Bu bayramda Atatürk Havalimanı'nda rekor üstüne rekor kırıldı. İşte Türkiye'nin nereden nereye geldiğini gösteriyor. Bu yüzden biz dünyanın en büyük havalimanını İstanbul'a yapıyoruz. 2002'de sadece 1 milyon transit yolcu vardı, bugün 30 milyon. Tarihi İpek Yolu'nun buluştuğu yer İstanbul'dur. Türkiye'dir, Anadolu'dur. Tarih tekerrürden ibaret. Artık zenginlik yolları Türkiye'ye hicret ediyor. Petrolümüz yok belki ama üstünlüğümüz coğrafyamızdır, nüfusumuzdur. Ülkemize güveniyoruz, geleceğimiz, yarınımız bugünümüzden daha güzel olacak. Ekonomiyi 4 kat büyüttük, ihracatımızı 4 katına çıkardık. Herkes rahat olsun ekonomideki bu şahlanış devam edecek. Tıkır tıkır çalışıyor. Maliye gayet yerinde. Ekonomimiz büyüyor. Daha da iyi olacak. Bayramdaki tedbirlerle beraber.
İÇTÜZÜK MUTLAKA DEĞİŞMELİ
Meclis'te görüşmeye başlamak istedik ama 10 saat boşa geçti. Hava civa hiçbir şey yok. Milletin zamanını israf etmeye hakkımız var mı? O yüzden Meclis'te de adalet lazım. Bu içtüzük mutlaka değişmeli. Verimsiz şekilde Meclis çalışmaları devam ediyor, milletvekillerinin de yorulmaları yanına kalıyor. Son bir fırsat, bir araya gelip konuşacaklar. Bizden günah gitti. İsteriz ki buluşup anlaşsınlar. Bunun normal şartlara gelmesi lazım. Demokrasi gerekli olan şeyi gereken zamanda söylemek. Millet bunu bekliyor, yoksa 10 saat Meclis'i meşgul et. Milletin beklentisini geciktirebilirsiniz ama bir dahaki seçimde bunun hesabını verirsiniz. Katkı sağlayın, sürekli eleştirmeyi bırakın.