FETÖ'nün askerleri, 15 Temmuz gecesi darbe yapmaya kalkıştı. Ancak demokrasi kahramanları hainlere tokadı attı. 246 kişi darbecilere geçit vermemek için şehadete ulaştı. Binlerce vatandaşımız da yaralardı. Onlardan biri
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi'nde (AKOM) çalışan Musa İlhan'dı. 39 yaşındaki İlhan, darbe girişimini öğrenir öğrenmez hemen sokağa aktı.
AKOM binasının önüne giderek cuntacı askerlerin karşısına çıktı. Askerler kalabalığın üzerine G3 piyade tüfekleriyle ateş açtı. Bu sırada Musa İlhan, kalbinin hemen yanına isabet eden 7.62 mm çapındaki mermiyle yere yığıldı. Apar topar hastaneye kaldırıldı. İlhan'ı yaralayan merminin kalbin sadece 2-3 milimetre yanına isabet ettiği anlaşıldı. Doktorlar gördükleri manzara karşısında şaşkınlık yaşadı.
Ameliyata alınan İlhan, bir hafta sonra gözlerini açtı. Musa İlhan'ın yoğun bakımdan çıkar çıkmaz ilk sözleri, "Reis yaşıyor mu? Ülkemize ne oldu, kurtuldu mu?" oldu. Kalbinin yanına isabet eden mermiyle bir süre yaşamak zorunda kalan İlhan, şunları anlattı: "Kurşunların önüne giderken eşim defalarca aradı. 11 yaşında bir kızım var. 'Baba eve gel' dedi ama dönmedim. Çocuklarıma temiz, huzurlu bir ülke bırakmak için darbecilere karşı geldim. Böyle bir şey yaşanırsa yine sokaklara çıkarım.
Mesele memleket meselesi, vatan meselesi. Hastanede gözlerimi açtığımda yanıma gelen ilk hemşireye Cumhurbaşkanımızı sordum. Çok şükür, 'iyi' dediler. O an dünyalar benim oldu.
Benim gibi Musa'lar çok gelir ama Erdoğan gibi adamlar bir daha gelmez."
Yunus EMRE KAVAK