Dışişleri Bakanlığı'ndan Almanya'ya sert tepki

Almanya ve Avusturya'nın seçim sürecinde Türkiye karşıtı propaganda yapmasına Türkiye'den sert tepki geldi. Dışişleri Bakanlığı, "Gelişmeleri esef ve ibretle izliyoruz. Avrupa için endişe verici bir durum söz konusu" açıklamasını yaptı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :04 Eylül 2017 , 00:00 Güncelleme Tarihi :04 Eylül 2017 , 17:04
Dışişleri Bakanlığı’ndan Almanya’ya sert tepki

İÇİNDEKİLER

Almanya ve Avusturya'daki seçim kampanyalarında kullanılan Türkiye karşıtı ifadelere Dışişleri Bakanlığı sert bir yanıt verdi. Dışişleri'nin yazılı açıklamasında "esef ve ibretle izliyoruz" ifadeleri yer aldı.

Almanya'da dün gece düzenlenen Merkel-Schulz düellosuna Türkiye karşıtlığı damgasını vurmuştu.

"ÜYELİK SÜRECİNİ ENGELLEME TEMELLERİ"
Dışişleri'nin açıklamasının tamamı şöyle:

"Almanya'da ve Avusturya'da siyasi liderlerin seçim kampanyalarını Türkiye karşıtlığı ve ülkemizin AB üyelik sürecini engelleme temelleri üzerine kurmalarını esef ve ibretle izliyoruz.

KENDİ YÖNÜMÜZÜ KENDİMİZ BELİRLERİZ
Türkiye, anılan ülke siyasetçilerinin miyop bakış açılarının göremeyeceği zenginlikte bir aidiyete ve geleceğe sahip olup, kendi yönünü kendisi belirlemektedir.

Esasen anılan ülkelerin seçim kampanyalarındaki söylemlerde özellikle Avrupa için endişe verici bir durum söz konusu

TÜM DÜNYA İÇİN DE CİDDİ TEHLİKE
Bu ülkelerin vatandaşlarının geleceğini belirlemeye namzet siyasetçilerin, Avrupa'nın karşısındaki siyasi ve ekonomik sınamalara çözüm üretmek yerine Türkiye karşıtlığına dayanan çiğ bir popülizme teslim olmaları sadece Avrupa için değil tüm dünya için de ciddi bir tehlikedir.

AB'yi de kuruluş değerlerinden saptıran bu popülist yaklaşımın yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobi gibi Avrupa'da yayılmakta olan akımlara da cesaret vereceğinden şüphe duyulmamaktadır.

Mülteci krizi sırasında AB'yi büyük bir kaostan kurtarmamız için peşimizde koşan siyasetçilere Türkiye'yle ilişkilerini popülizmin tekeline bırakmamalarının sadece ikili ilişkilerimizin geleceği açısından değil aralarında Türk kökenliler de bulunan vatandaşlarına karşı siyasi sorumlulukları açısından da büyük önem taşıdığını hatırlatmak isteriz."