Bu mektuptan sonra Paris'te yaşayan Cem Uzan Beyefendi "Söyleyeceklerim daha bitmedi" dercesine yeni iddialarını tarafıma iletti. "Gereğinin yapılacağından hiç kuşkum yok" dedi.
TAKVİM Gazetesi aracılığıyla kararı okuyucuların vermesi adına Cem Bey'den gelen mektubu da noktasına, virgülüne dokunmadan aynen yayımlıyorum. Karar sizin...
İşte o mektup!
"Sayın Ergün Diler Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
22 Mart 2013
17 Mart 2013 günü itibari ile gazetenizde yayımlanmaya başlayan ve 5 gün süren röportajımda bazı gerçekleri anlatmaya başladım.
Bu gerçeklerin arasında "Aydın Doğan gerçeği" de var. 5 gün boyunca susan Aydın Doğan, dün size bir açıklamada bulunmuş. Kendisi, dediğiniz gibi, sadece Telsim hakkında yaptığı yayınları durdurmak için istediği 40 milyon dolar rüşveti inkar etmeye çalışmış, anlattığım diğer hakikatlere cevap vermemiş, verememiş... Evet 'hesabı' birilerinin ödemesi lazım. Ortada yok edilen muazzam bir grup, daha devam eden süreç ve ödenecek tazminatlar var. Bu komploları kim yaptı?
Aydın Doğan'a aşağıdaki soruları yöneltiyorum ve bu konularla ilgili açıklama yapmasını ve de kamuoyu önünde hesap vermesini bekliyorum:
AYDIN DOĞAN'A SORULAR
1- Sizin eşiniz Sayın SEMA DOĞAN ve damadınız MEHMET ALİ YALÇINDAĞ'ın (Sizin evinizle MİLLİYET GAZETESİ arasında) "MİLLİYET GAZETESİNİ Korkmaz Yiğit'e satmaya çalıştık. Adam ödeyemiyor. Bu gazeteyi CEM UZAN'a satmaya çalışalım" diye yaptıkları telefon konuşması, siz Aydın Doğan'ın özel güvenlik ekibi tarafından dinlenip kayıt edilmedi mi? Ve bu telefon konuşması daha sonra STAR TV'nin eline geçtikten sonra Şampiyonlar Ligi maçlarının arasında yayınlanmadı mı?
2- Siz Motorola-Telsim ihtilafında 40 gün Telsim ve ailem adına küfür kıyamet yayın yaptıktan sonra benimle Bodrum Torba'daki evinizde buluşmadınız mı? Bu konuşmada size 40 milyon dolar ödeme yapmam karşılığında bu yayınların duracağını söylemediniz mi?
3- 2003 yılı yazında Uzan şirketlerine yapılan baskınlar sonunda Mecit Ceylan'ın eline geçen yukarıda bahsettiğim konuşmanın kaseti size dinlettirilmedi mi? Size dinlettirilirken ERTUĞRUL ÖZKÖK yanınızda değil miydi? Kasetin "montajlanmış" olduğunu iddia ediyorsunuz.
Kasetin montaj olduğuna dair teknik bir rapor mu var? (ki YOK) Yoksa siz, Ertuğrul Özkök ve Savcı Mecit Ceylan, teknik uzman mıydınız? Yoksa arada bir anlaşma mı yaptınız? Mecit Ceylan hakkında ne soruşturma yapıldı? Kendisi neden görevden alındı?
Yine Motorola ağzı ile konuşuyorsunuz. Benim adım Cem Uzan. Motorola ağzı ile "Uzanlar" diye genelleme ile iftira atmanız bir şey değiştirmiyor.
4- Eski CEO'nuz TUFAN DARBAZ'ın hayatını anlattığı kitabında bahsettiği üzere "Uzan ailesinin batırılması için yapılan komploları" ve bu toplantıların sonucunda uygulamaya koyduğunuz ve damadınız Ali Sabancı'nın da ailesinin ve holdinglerinin aktif olarak planın içinde yer aldığı çalışmalarınızın detaylarını açıklar mısınız? Yoksa yine benim açıklamamı mı istersiniz?
5- BDDK ve TMSF Başkan Yardımcısı NEBİL İLSEVEN'i grubunuza, UZAN ailesine yaptıklarından dolayı CEO olarak transfer etmediniz mi?
6- Star TV ve ATV aşağı yukarı aynı değerde iken STAR TV'yi ATV'nin yarı fiyatına TMSF'den Ahmet Ertürk'ün onayı ile almadınız mı?
Benim şirketlerimin paralarını Las Vegas'ta kadınlarla yediği belgelenen, TMSF Başkan Yardımcısı FETHİ ÇALIK'ı bir kahraman gibi Türk kamuoyuna lanse etmediniz mi? Aileme ait PAMUKOVA'daki çiftlikte yapılan kazı ve diğer göstermelik şovlara medyanızı kullanarak destek vermediniz mi?
7- Rodos'ta 2002 Haziranı'nda sağ kolunuz ERTUĞRUL ÖZKÖK ile birlikte ÖZER ÇİLLER ile (HÜSAMETTİN ÖZKAN VE MESUT YILMAZ adına) mevcut hükümeti düşürmek ve yeni bir koalisyon kurmak için pazarlık yapmadınız mı? Bu pazarlık sırasında Star Gazetesi tarafından fotoğraflanmadınız mı? Bu fotoğraflar Star Gazetesi'nde yayımlanmadı mı?
8- 28 Şubat sürecinde Doğan Medya Grubu olarak Refahyol Hükümeti'nin devrilmesi için faaliyetlerde bulunmadınız mı?
Bu faaliyetlerinizde ERTUĞRUL ÖZKÖK (Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni) SEDAT ERGİN (Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi) FATİH ALTAYLI (Hürriyet Gazetesi köşe yazarı) DİNÇ BİLGİN (Sabah Gazetesi sahibi) ZAFER MUTLU (o dönem Sabah Gazetesi Genel Yayın Müdürü, bugünlerde Doğan Medya Grubu yöneticisi) FATİH ÇEKİRGE (o dönemin Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi, bugün Hürriyet Gazetesi yöneticisi) size yardım etmediler mi?
9- TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'na doğruları söylediniz mi?
10- 28 Şubat sürecinden sonra yeni kurulan MESUT YILMAZ hükümetinin oluruyla bedavaya PETROL OFİSİ size, ETİBANK da Dinç Bilgin'e verilmedi mi? Bu konularda 2003'te kurulan TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nun bulguları nelerdi?
11- Aynı şekilde DIŞBANK'ı İŞ Bankası'ndan bedavaya (İŞ BANKASI'NIN size açtığı kredi ile) almadınız mı?
12- Bana ve aileme kurduğunuz kapsamlı (28 Şubat'ta TC Hükümeti'ne karşı kurduğunuz gibi) komplonun bir parçası olarak yazarınız FATİH ALTAYLI'yı Ankara'da devletin en yüksek makamlarına gönderip ben ve ailemle ilgili yalan ve iftira sonucu onları yanlış yönlendirmediniz mi? Tufan DARBAZ'ın kitabındaki itiraf gibi "çalışanınız" Fatih Altaylı da hükümete gidip beni ve ailemi komplonun parçası olarak konuştuğunu anlatıyor. (Habertürk 4 Eylül 2011) Bu komplo faaliyeti de basit bir 'gazetecilik' faaliyeti miydi?
Eğer yüreğiniz yetiyor ise size yönlendirdiğim bu sorular hakkında kamuoyunu bilgilendirirsiniz...
SAYGILARIMLA... Cem Uzan"
NOT: Aydın Doğan Beyefendi'nin gönderdiği mektubu kullanırken imzasının bulunduğu bölümü de yanlışlıkla sayfaya koymuşuz... Bunun için Beyefendi'den özür diler, anlayışı için teşekkürlerimi sunarım...
KASALARI KASET DOLUYDU
Aydın Doğan ise TAKVİM'e gönderdiği mektupla Uzan'a cevap vermişti: "Hepsi iftira. Uzanlar'ın kasasından birçok şantaj kaseti çıktı. Bunlar arasında Uzan'ın Bodrum'daki evimde yasadışı kaydettirdiği o kaset de vardı."
BOMBA RÖPORTAJ
6 yıl sonra Türk basınında ilk kez TAKVİM'e konuşan Cem Uzan, Aydın Doğan'ı hedef almıştı. Uzan, "Aydın Doğan, aleyhimizdeki yayına son vermek için 40 milyon dolar rüşvet istedi" demişti. İşte bu iddia gündeme bomba gibi düştü.