Niçin müzikten hoşlanıyoruz?

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :26 Mayıs 2010 , 00:00 Güncelleme Tarihi :26 Mayıs 2010 , 13:37
Niçin müzikten hoşlanıyoruz?

İÇİNDEKİLER

Müzik nedir? Düz biçimde konuşarak söylenebilecek bir şeyin değişik ses dalgaları ile
söylenmesinden niçin hoşlanırız? Müzik niçin keyif veya tam aksi hüzün duygusu verebiliyor?

Müzik aslında ses dalgalarının, belirli kurallar içinde bir düzene sokulmasıdır. Bilindiği gibi, ses
dalgalar halinde yayılır. Bir saniye içindeki dalga sayısı sesin karakterini tespit eder. Saniyede 260
dalga yapan, yani titreşen ses 'Do' notasıdır.

Bu şekilde 7 temel nota oluşur. Do-Re-Mi-Fa-Sol-La-Si. Son notadan sonra, Do'nun titreşim sayısının
bir katı kadar titreşimde daha ince bir Do gelir ki, bu iki Do arasına bir oktav denir. İşte bu oktav, gam,
akort denilen matematiksel diziler, bir çeşit dizilerek müzik oluşturulur. Ancak tüm bunlar bize, bu
matematiksel diziden bihaber, Afrika yerlilerinin, dağ başındaki çobanın enfes müziğini açıklayamaz.
Aslında kültürün müzik ve bundan alınan zevk üzerinde doğrudan ilgisi vardır.

Doğu müziğinde yukarıda belirtilen matematik dizilerdeki perdelerin arasında karışık gezinilme, Afrika'da baş
döndürücü ritimler, Avrupa'da ise notaların ideal düzeni öne çıkar. Ancak bunlar da, değişik müzik
türlerine ilgi duyan bizlerin ve müziğin hoşlanılma nedenini açıklamaya yetmez.

Müzik ve dil yetenekleri birçok yönden birbirine benzemektedir. Bilimciler insanların müzik yeteneği
kazanmalarının, konuşmaya başlamaları ile aynı zamanlara denk düştüğünü ileri sürüyorlar. Konuşma
yeteneği şüphesiz daha iyi bir iletişim ve yaşama şansı avantajını getirmiştir ama müziğin hangi
ihtiyacı karşıladığı hala meçhul.

Bebekler anlamlı kelimelere benzer sesler çıkarmaya başlarken aynı zamanda şarkı söyler gibi
mırıldanmaya da başlarlar. Uzun ve karışık cümleler kurmayı becerdikçe, daha uzun ve karışık
şarkıları söyleme yetenekleri de artar. Ancak beynin konuşmaya kumanda eden kısmında hasar olan
hastaların konuşamamalarına rağmen müzik yeteneklerinin devam ettiği de görülmüştür.

Son zamanlarda, beynimizde müziği algılayan bir alıcı bulunabileceği tezi ileri sürülmektedir. Eğer bir
gün bu alıcı bulunsa bile, bunun niçin beynimize konulduğunun sebebi yine anlaşılamayacaktır.

Öğretilme yoluyla bir çeşit dans yapabilen veya dans olarak algılanamayacak hareketleri olan canlıları
saymazsak, doğada müzik ve ritim duygusu sadece insanda vardır. Bu özelliğin nedeni ise hala tam
olarak açıklanamıyor.