1- Fatih Terim'le ilk imzanın atıldığı gün, Başkan Ünal Aysal'ın sözleşme süresini bir anda 3 yıldan 1 yıla indirmesi.
2- Florya'da Terim'in en büyük destekçileri olan Ali Dürüst ve Abdurrahim Albayrak'ın yeni yönetime alınmaması.
3- Beşiktaş maçı öncesinde Başkan Aysal'ın Terim'e hiç danışmadan galibiyet primini Drogba ile görüşmesi.
4- Terim'in de dün net bir şekilde açıkladığı gibi, Başkan ÜnalAysal'ın sürekli başka teknik adamlarla görüşmesi.
5- R.Madrid yenilgisi sonrasında Terim'in telefonlarını kapatması ve Ünal Aysal'ın kendisine ulaşamaması.
6- Terim'in 4 maçlığına Milli Takım'ın başına geçmesi, bu süreçte yapılan yeni sözleşme teklifini kabul etmemesi.
Galatasaray'dan gönderilişi Türkiye'nin gündemine oturan Fatih Terim yaklaşık 1.5 ay süren sessizliğini bozdu ve çok önemli açıklamalar yaptı... İşte İmparator'un bomba etkisi yaratacak sözleri: Kimileri için susmam, kimileri için de artık konuşmam gerektiği yönünde görüşleri olduğunu biliyorum. Fakat ben Galatasaray'ı düşünmek ve zarar vermemek için titiz davranırken gündemin hiç değişmediğini gördüm. Bu konuşmayı Divan Kurulu'nda yapacaktım ancak Sayın Aysal'ın bir gazeteci ile yaptığı program beni bu karara mecbur kıldı. Kurumsallıkta bir karar alınır. Ancak bizde öyle olmadı. İş bittikten sonra herkes yoluna gider. 1.5 ay önce alınan bu kararın doğrulunu kabul ettirmek için basına servisler yapıldı, iddialarda bulunuldu. Galatasaray başarılı olmak için her şey yapmak değildir. Galatasaray, Ali Sami Yen'dir, Metin Oktay'dır. Sayın Aysal'ın dediği gibi önemli iletişim sorunlarımız oldu. Fakat velev ki biz Sayın Aysal'la dostuz. Biz bütün bunlara rağmen yine karşılıklı oturur ve yolları ayırırdık. Ben de başarılar dilerdim, eşyalarımı toplar çıkardım.
►EVİME NOTER BİLE GÖNDERDİLER
3 YILLIK SÖZLEŞME BİR ANDA 1 YILLIK OLDU
BEN DE TELEFON KAYITLARINI MI ÇIKARAYIM!
Ne telefon kayıtları kaldı ne de olmayan şeylerin anlatılması... Ne yapayım ben de şimdi telefon konuşmalarını mı çıkarayım. Bu bize yakışır mı? Eleman meselesi, Albayrak ve Dürüst'ün ayrılması, derbi öncesi primin futbolcu ile istişare edilmesi, kazanılan maç sonrasında sadece futbolcuların kutlanması, emeği geçenlerin kutlanmaması... Daha neler neler... Fakat Galatasaray zarar görmesin diye hep sustum.
HASSAS DAVRANDIM, DENGELERİ GÖZETTİM
Milli Takım süreci benim hayatımda etik olarak her şeye uyduğum, hassas davrandığım bir süreçtir. Tüm dengeleri gözettim. Çok hassas davrandım. Her adımda tüm açıklığıyla görevime zarar gelmemesi için çok uğraştım. Demirören, Aysal'dan izin aldı, bana 'Hocam izin aldım' dedi, ben den ondan sonra evine kahvaltıya gittim. Bu görüşme otelde ya da TFF binasında da olabilirdi. Artık işler böyle yürüyor.
BANA HER İHTİYAÇ DUYULDUĞUNDA GELDİM
İhtiyaç duyulan, çağırıldığım her anda koşulsuz, hiç sorgusuz elimiz taşın altına sokmaktan geri kalmayan bana yaşatılanlardan dolayı bazılarına hakkımı helal etmiyorum. Eğer bugüne kadar yapılanları Galatasaraylılar affediyorsa ben de ediyorum. Bu süreç içerisinde hiç konuşmadığım halde beni anlayan, beni her platformda destekleyen herkese teşekkür ediyorum.
ELiNi KALBiNE GÖTÜRDÜ TARAFTARA TEŞEKKUR
Ben ne taraftarlardan ne de Galatasaray'dan ayrılmadım. Elimi kalbime koyuyorum ve sonsuz teşekkür ediyorum. Hakkınızı bana helal edin...
Fatih Terim basın toplantısının sonunda duygusal ifadeler kullandı: Son sözüm; beni ben yapan Fatih Terim'i İmparator diye bağrına basan muhteşem Galatasaray taraftarına. Ben ne sizden ne de Galatasaray'dan ayrılmadım ayrılmam da. Elimi kalbime koyuyorum Galatasaray taraftarına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. 40 yılda hakkım varsa helal ediyorum. Siz de hakkınızı bana helal edin.
HERŞEYE AÇIKLIK GETİRDİ
İmparator, Galatasaray'dan gönderiliş süreciyle ilgili yanıt bekleyen her konuya açıklık getirdi.
RAHMETLİ CANAYDIN'A 'BEN KONUŞURUM' DEDİM
İkinci gidişimde rahmetli Özhan Canaydın'a istifa etmem gerektiğini söyledim. Teke tek oturduk, 'ben bunu açıklayamam' dedi. 'Sayın başkanım ben açıklarım' dedim. Ben gelemem oraya dedi, ben koluna girdim ve onu götürdüm. Rahmetli başkanım yanımda otururken açıkladım. Tam 10 sene geçmiş. Hiçbir yerde duydunuz mu? Hayır!.. Allah rahmet eylesin...
METİN OKTAY BİLE İSYAN EDERDİ!
Şimdi size bir şey sormak istiyorum. Benim yerimde olsanız ne yaparsınız. Her şeye göz yummuşsunuz. Çok samimi söylüyorum, rahmetliler (Metin Oktay ve Ali Sami Yen) bile bunu yaşasaydı isyan ederdi. Alınan skorlar nedeniyle mi beni sorgulayacaksınız? Başarı varsa varsın yoksa yoksun öyle mi? Ne diyim, yazık. O zaman Şampiyonlar Ligi'ni hatırlayalım geçen sene!..
ŞAMPİYON OLUNCA DA TELEFONU KAPATTIM
Ben sadece başarısızlıklardan sonra değil çok büyük başarılardan sonra da telefonumu kapattım. Geçen sene şampiyonluk gecesi kapattım. İçinizden bazıları da beni arayıp 'Hocam bu yapılır mı?' bile demişti...
AYSAL VAZGEÇMEYE HAZIRMIŞ!
Demirören, Aysal'a yanımda telefon açtı. Mayıs'a kadar izin istedi. Aysal ise, "Ne demek! İsterseniz Ocak'ta verelim. Yeter ki 2-3 hafta önce bize haber verin" dedi. Demek ki vazgeçmeye bu kadar hazırmış!
TÜM SORULARI YAZILI ALDI
Terim basın toplantısı öncesinde farklı bir uygulamaya imza atarak gazetecilerin sorularını yazılı olarak aldı. İmparator ardından da sorulara tek tek içtenlikle yanıt verdi.
AŞK OLSUN VE HATTA YAZIKLAR OLSUN!
Kimse benimle çalışmak zorunda değil. Ama gidişimi haklı göstermek için nedenler sıralanıyor. SMS kayıtlarının bir gazeteciye servis edilmesi haysiyet kırıcı... Aysal konsantrasyonumu kaybettiğimi söylüyor. Aşkolsun hatta yazıklar olsun!
Ben Galatasaray'dan gönderilme nedenimin ne olduğunu herkesin anladığını sanmıyorum. O günden bu yana bu kararı haklı göstermek için nedenler sıralanıyor. Kimse benimle çalışmak zorunda değil. SMS kayıtlarının bir gazeteciye servis edilmesi haysiyet kırıcı. Bunlardan daha çok önemsediğim bir konu da konsantrasyonumu kaybettiğimi söylediği. Aşk olsun hatta yazıklar olsun.
BASIN ORDUSU TOPLANTIYI İZLEDİ
Tarabya Oteli'nde düzenlenen basın toplantısına ilgi büyüktü. Terim'in açıklamalarını yaklaşık 200 basın mensupu takip etti.
DENİZDEN DESTEK VAR!
Fatih Terim'in basın toplantısını düzenlediği Tarabya'daki otelin önüne yanaşan bir balıkçının teknesine, "İnadına Terim" yazması dikkatleri çekti.
