Hastalar genellikle ele gelen kitleler nedeniyle doktora başvuruyor. Bunun yanı sıra meme ucunun içeri doğru çekilmesi, meme cildinde çekinti, kalınlaşma, renk değiştirme gibi şikayetler de kanserin en önemli belirtileri arasında yer alıyor. Meme başı akıntıları da bazen erken evrede kanserin habercisi olabiliyor.
KİLO VERMEK ŞART
Peki bu hastalıktan korunmak için ne yapmak gerekiyor? Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Eser, meme kanserinin gelişmiş toplumlarda daha fazla görüldüğünü söylüyor. Yağdan zengin, hayvansal besin ağırlıklı 'Batı tipi' beslenme tarzının kansere yol açtığını vurguluyor. "Obez hastalarda meme kanseri riski, normal kilolu kadınlara göre yüzde 30 daha fazladır. Obezitenin dolaylı bir etkisi de kız çocuklarında erkenden kadınlık hormonlarının yükselmesine ve erken yaşta (12 yaş altı) adet görmeye başlamasına neden olmasıdır. Erken yaşta adet görmeye başlamak, meme kanseri risk faktörlerinden birisidir" diyor.
DURMAYIN YÜRÜYÜN
Düzenli spor yapmak kalp ve damar sağlığını koruyor. Vücuttaki yağ oranını da düşürüyor. Bu da östrojen hormonunu azaltarak meme kanserini engelliyor. Araştırmalar, haftada 1.5-2.5 saat arasında tempolu yürümenin meme kanseri riskini yüzde 18 azalttığını gösteriyor. Düzenli uyku, meme kanserine karşı koruma sağlıyor. Bağışıklık sistemini destekleyen melatonin hormonu, en çok karanlık ortamda uyunduğu zaman salgılanıyor.
NASIL BESLENMELİ?
Meme kanseri tedavisi olmuş bir kadının kesinlikle kilo almaması gerekiyor. Bunun yanında Akdeniz tipi beslenme diye bilinen sebze ağırlıklı, zeytinyağlı, az kalorili beslenmesi, kırmızı et tüketimini sınırlandırması, haftada en az 3-4 gün yarım saat tempolu yürümesi öneriliyor.