Fibromiyalji, en sık 25 ile 55 yaşları arasındaki kadınlarda görülüyor. Toplumun neredeyse yüzde 2'si bu hastalıkla mücadele ediyor. Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay, hastalığın belirtileri ve tedavileri hakkında önemli açıklamalarda bulunuyor. Vücudun sağ ve sol yarısında, üst ve alt tarafında olan, boyunda, sırtta, kalça ve omuzlarda olabilen ağrılardır.
Ağrı stres, uykusuzluk, nemli ya da soğuk havayla birlikte artabilir. Bunların yanı sıra sık idrara çıkma, yemek sonrasında karında şişkinlik, kabızlık, ishal gibi bağırsak problemleri, diş sıkma, çene problemleri, kulak çınlaması, dikkat dağınıklığı, odaklanamama, hafıza problemleri, kaygı, depresyon gibi birçok şikayet fibromiyalji hastalarında görülebilir.
TRAVMADAN OLABİLİR
Nedeni tam olarak bilinmiyor. Genetik faktörler, otonom sinir sisteminin çalışmasında dengesizlik, daha önce geçirilmiş enfeksiyon hastalıkları, stres, fiziksel ya da duygusal travmalar, hormonal dengesizlik hastalığın oluşmasına sebep olabilir. Ayrıca dokuların yeterince oksijenlenememesi, lenfatik sistemde bozukluk nedeniyle vücuttaki toksinlerin, atık maddelerin yeterince uzaklaştırılamaması, bağırsaktaki bakteri dengesinin bozulması, gluten intoleransı da diğer nedenler olarak gösterilebilir.
İĞNELEME TEDAVİ
Fizik tedavi, masaj, kuru iğneleme, kinezyo bantlama tedavileri yapılabilmektedir. Kliniğimizde uyguladığımız lazer tedavisi de ağrılarda etkili bir tedavi yöntemidir. Tamamlayıcı tedaviler alanında ise hastanemizde birçok tedavi uygulayabiliyoruz. Ozon tedavisi ile dokuların oksijenlenmesini arttırıyoruz. Ozon tedavisi, nöral terapi, glutatyon ve ilaç tedavisi diğer tedavi yöntemleridir.
BOL SU İÇİN
Laboratuvar testlerini ve görüntüleme yöntemlerini, fibromiyalji ile karışan hastalıkları ayırt etmek için kullanırız. Fibromiyaljide hastanın öyküsü, klinik ve fizik muayenesi ile tanı koyarız. Hastaya hastalığı konusunda bilgilendirme, eğitim verilmelidir. Bu hastalığın kişiyi hiçbir zaman sakat bırakacak ya da yatalak yapacak bir hastalık olmadığı belirtilmelidir.
Hastada eksik saptanan vitamin ya da mineral varsa bunların takviyesi yapılmalıdır. Özellikle D vitamini, B12 vitamini, demir eksikliği laboratuvar testlerinde saptanabilir. Hastanın şikayetlerinin durumuna göre magnezyum, omega 3, folik asit takviyesi önerilir. Hastada kansızlık varsa mutlaka tedavi edilmelidir. Hastalara un, şeker, süt ürünlerinden ve paketli gıdalardan uzak durması, bol su içmesini önermekteyiz.