İSRAİL KRİZİ FIRSATA ÇEVİRMEYE ÇALIŞIYOR
Yeşiltaş açıklamalarında; "İsrail'in Arap Baharı ile birlikte oluşan güvenlik krizini fırsata çevirdiği çok aşikar. Uzun zamandan bu yana Arap Baharı'nın neden olduğu bölgesel dalgayı Arap rejimlerini daha fazla korkutmak için kullandı. Bunda da önemli ölçüde başarılı oldu. Hem operasyonel anlamda başarılı oldu hem de Arap rejimlerinin güvenlik kaygılarını derinleştirdi.
Kendisini ABD'ni adeta Arap rejimlerini kendilerini koruması için adeta bir kalkan olarak sattı. Bu sırada da büyük ölçüde Arap rejimlerinin Mısır, BAE, Bahreyn, Umman gibi ülkeler başta olmak üzere Filistin meselesine yönelik algılarında büyük bir değişim oldu. Bu Filistin'e hem artık bir halledilmesi gereken bir mesele olarak değil ama kurtulunması gereken mesele olarak görmeye başlamışlardı. Bu önemli ölçüde ABD ve İsrail'in Filistin meselesini yeniden gündeme getirerek sorunu ortadan kaldırmak gibi bir projenin devreye sokulmasını beraberinde getirdi. Bölgede yeni bir düzen tesis edilmeye çalışılıyordu. Bu düzenin büyük ölçüde siparişi İsrail ve ABD tarafından verildi. Mutfak Tel Aviv'di bunun yürütücülüğünü de BAE'ye vermişlerdi. BAE de bu iki ülkenin hem bölgede hem küresel ölçekte yapıp ettiklerine ses çıkarılmaması gibi bir durum elde etti.
KİRLİ İŞLERİN AKTÖRÜ
Şimdi geçtiğimiz yıl sonunda ABD'nin bir plan ortaya attığını gördük. Yeni bir Filistin anlaşması diye bir plan ortaya konuldu. Ancak bu planın hiç bir şekilde Filistin meselesine bir adil ve kalıcı bir çözüm üretmek yerine Filistin Devleti'nin varlığını adeta ortadan kaldıran topraksal düzenlemelerle Filistinlilere yaşam hakkı tanımayan adeta apartheid rejimi olarak tarif ettiğimiz rejimi sağlamlaştırmak ve kalıcı hale getirmekti. Bu anlaşma da savunuculuğunu kendilerinin değil BAE, Suudi Arabistan gibi ülkelere verdiler. Bunlar da çok açık bir şekilde bu anlaşmayı savundular. Ancak Filistin halkına Filistin otoritesine ve Arap planının ruhuna aykırı bir şekilde savundular. BAE'nin bölgene nasıl kirli işlerin aktörü olduğunu biliyorduk zaten. Dolayısıyla İsrail'de BAE ile birlikte bu kirli işlerin asıl aktörüydü. Bu gizli kapaklı bir şekilde yapılıyordu bu güne kadar. Bu anlaşma ile birlikte bu gizlilik ortadan kalktı ve açık bir hale geldi.
BÖLGE ÜLKELERİ VE TÜRKİYE NEDEN KARŞI ÇIKIYOR?
BAE'nin İsrail ile anlaşma yapmasına değil, Filistin adına müzakere yapma konuşmasına karşı çıkılıyor. Filistinliler adına taviz verecek bir anlaşma ortaya koyuluyor. BAE, Filistin meselesinin çözümünü bu normalleşme adımı ile sürdüreceğini ileri sürüyor. Karşı çıkılan husu bu. Öte yandan Mısır ve Ürdün, İsrail ile normalleşen Arap ülkeleri idi. BAE'nin anlaşması ile Körfez'den de bir Arap ülkesinin bu normalleşmeye katılmış oldu.
İsrail Filistin konusunda kendisine tehdit oluşturabilecek muhalefet edebilecek Arap ülkelerini uysallaştırmış satın almış olacak.