İran, ABD'nin yeni ekonomik yaptırımlarına karşılık verecek: Zorbalıkla muamele ederse bizden kesin bir cevap alır

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD'nin İran'a yönelik Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) yaptırımlarını geri getirmede başarısız olduğunu savunarak, "ABD, zorbalıkla muamele ederse bizden kesin bir cevap alır." yorumunda bulundu.

Giriş Tarihi :20 Eylül 2020 , 22:25 Güncelleme Tarihi :20 Eylül 2020 , 22:42
İran, ABD’nin yeni ekonomik yaptırımlarına karşılık verecek: Zorbalıkla muamele ederse bizden kesin bir cevap alır

Başkent Tahran'daki Bakanlar Kurulu toplantısının ardından konuşma yapan Ruhani, ABD'nin İran'a karşı hayata geçirdiği yeni yaptırımlara ilişkin değerlendirmede bulundu.

ABD'nin son bir ay içinde kendi gücünün merkezi olarak gördüğü BMGK'da İran'a karşı 3 defa başarısızlığa uğradığını ifade eden Ruhani, "İran Cumhurbaşkanı olarak ilan ediyorum: ABD, zorbalıkla muamele ederse ve BMGK kararlarını pratikte uygularsa kesinlikle bizden kesin bir cevap alacaktır. ABD, kararların geri geldiğini iddia ediyor fakat kimse bunu kabul etmiyor." diye konuştu.

"ABD BUGÜN KESİN OLARAK YENİLGİYE UĞRAMIŞTIR"

ABD'nin tüm süreçlerde yenilgiye uğradığını ve uluslararası camiadan olumsuz yanıt aldığını, geleneksel müttefiklerinin dahi yanında durmadığını dile getiren İran Cumhurbaşkanı, şöyle konuştu:

"ABD, 2.5 yıldır İran'a karşı uluslararası bir koalisyon meydana getirmeye ve BMGK yaptırımlarını tekrar yürürlüğe sokmaya çalıştı fakat başarılı olamadı. Nükleer anlaşmadan ayrıldığı günden bu yana kısa sürede AB'yi yanına çekeceğini ve İran'ın atacağı adımlarla yaptırımları geri getirmek için eline bahane vereceğini düşünüyordu. İran'ı bunun için tahrik etti fakat olmadı."

"Bugün ülkemiz diplomasi tarihi için unutulmayacak bir gündür." diyen Ruhani, "ABD'nin İran'a yönelik maksimum baskısı siyasi ve hukuki alanda ABD'nin maksimum yalnızlaşmasına dönüşmüştür. İran'a karşı sadece bir yol vardır, o da İran halkının hukukuna saygıdır. İran'a karşı zorbalıkla muamele etmek isteyen başarısız olacaktır ve ABD bugün kesin olarak yenilgiye uğramıştır." değerlendirmesinde bulundu.

BMGK'NIN 13 ÜYESİNE TEŞEKKÜR

ABD'nin İran'a silah satışını engelleme yönündeki çabalarında da başarısız olduğunu kaydeden Ruhani, İran'a destek veren Rusya, Çin, AB ülkeleri ve BMGK'nın 13 üyesine teşekkür etti.

Nükleer anlaşmada kalan 5 ülkeye de seslenen Ruhani, onların taahhütlerine bağlı kalması halinde kendilerinin de taahhütlerine bağlı kalacakları yönündeki çağrısını yineleyerek sözlerini şöyle noktaladı:

"Nükleer anlaşmadaki bazı taahhütleri askıya almamızın nedeni 4+1 ülkelerinin ekonomik alanda bize olumlu bir cevap verememesidir. Siyasi ve hukuki alanda iyi bir tavır gösterdiler fakat ekonomik alanda adım atmadıkları ya da atamadıkları için biz de nükleer anlaşmadaki vaadlerimizi azalttık. Onlar taahhütlerine dönerse biz de döneriz."

ABD yönetimi, İran ile yapılan nükleer anlaşma kapsamında BMGK tarafından kaldırılan yaptırımları yeniden yürürlüğe soktuğunu açıklamıştı.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, İran'ın nükleer anlaşmada belirtilen yükümlülüklere uymadığını savunarak, "Gösterilen tavizler tarih boyunca bu gibi rejimleri güçlendirmiştir." ifadelerini kullanmıştı.

Pompeo, BMGK'nın 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı kararlarında geçen tüm yaptırımları uygulayacaklarını kaydetmişti.

ABD daha önce İran'ın, nükleer anlaşmada belirtilen uranyum stokunun 10 kat üzerine çıktığını ileri sürmüş, BMGK'yi de "buna göz yummakla" suçlamıştı ancak nükleer anlaşmanın diğer tarafları müzakere yolunu seçmişti.

ABD ANLAŞMADAN ÇEKİLMİŞTİ

Nükleer anlaşma, İran'ın nükleer faaliyetlerinin denetlenmesi ve düzenlenmesi, bunun karşılığında yaptırımların kaldırılması amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyeleri ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin'in yanı sıra Almanya ve AB ile İran arasında 2015'te imzalanmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetime gelmesiyle Washington anlaşmadan çekilmiş ve İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. Anlaşmanın diğer taraflarından Washington'u durdurmasını isteyen ancak bunda başarılı olamayan İran, Temmuz 2019'da nükleer anlaşmanın bazı maddelerini, 5 Ocak'ta da anlaşmadan kaynaklanan tüm taahhütleri askıya aldığını açıklamıştı.

ABD, BMGK'nın İran'a 13 yıldır uyguladığı ve 18 Ekim'de sona erecek silah ambargosunu yenilemek istiyor. Bu çabası geçen ay başarısızlıkla sonuçlanan ABD, İran'ın nükleer anlaşma kapsamındaki taahhütlerini askıya almasını gerekçe göstererek konseyin 2231 sayılı kararı ile kaldırılan tüm yaptırımların tekrar uygulanmasına imkan tanıyan mekanizmayı hayata geçireceği tehdidinde bulunmuştu.

İran ile birlikte anlaşmanın taraflarından AB, Rusya ve Çin ise ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan 2018'de çekildiğini ve anlaşmaya taraf olmayan bir ülkenin yaptırımların yeniden devreye sokulmasına olanak veren mekanizmayı hayata geçiremeyeceğini belirtiyor.

Başkent Tahran'daki Bakanlar Kurulu toplantısının ardından konuşma yapan Ruhani, ABD'nin İran'a karşı hayata geçirdiği yeni yaptırımlara ilişkin değerlendirmede bulundu.

ABD'nin son bir ay içinde kendi gücünün merkezi olarak gördüğü BMGK'da İran'a karşı 3 defa başarısızlığa uğradığını ifade eden Ruhani, "İran Cumhurbaşkanı olarak ilan ediyorum: ABD, zorbalıkla muamele ederse ve BMGK kararlarını pratikte uygularsa kesinlikle bizden kesin bir cevap alacaktır. ABD, kararların geri geldiğini iddia ediyor fakat kimse bunu kabul etmiyor." diye konuştu.

"ABD BUGÜN KESİN OLARAK YENİLGİYE UĞRAMIŞTIR"

ABD'nin tüm süreçlerde yenilgiye uğradığını ve uluslararası camiadan olumsuz yanıt aldığını, geleneksel müttefiklerinin dahi yanında durmadığını dile getiren İran Cumhurbaşkanı, şöyle konuştu:

"ABD, 2.5 yıldır İran'a karşı uluslararası bir koalisyon meydana getirmeye ve BMGK yaptırımlarını tekrar yürürlüğe sokmaya çalıştı fakat başarılı olamadı. Nükleer anlaşmadan ayrıldığı günden bu yana kısa sürede AB'yi yanına çekeceğini ve İran'ın atacağı adımlarla yaptırımları geri getirmek için eline bahane vereceğini düşünüyordu. İran'ı bunun için tahrik etti fakat olmadı."

"Bugün ülkemiz diplomasi tarihi için unutulmayacak bir gündür." diyen Ruhani, "ABD'nin İran'a yönelik maksimum baskısı siyasi ve hukuki alanda ABD'nin maksimum yalnızlaşmasına dönüşmüştür. İran'a karşı sadece bir yol vardır, o da İran halkının hukukuna saygıdır. İran'a karşı zorbalıkla muamele etmek isteyen başarısız olacaktır ve ABD bugün kesin olarak yenilgiye uğramıştır." değerlendirmesinde bulundu.

BMGK'NIN 13 ÜYESİNE TEŞEKKÜR

ABD'nin İran'a silah satışını engelleme yönündeki çabalarında da başarısız olduğunu kaydeden Ruhani, İran'a destek veren Rusya, Çin, AB ülkeleri ve BMGK'nın 13 üyesine teşekkür etti.

Nükleer anlaşmada kalan 5 ülkeye de seslenen Ruhani, onların taahhütlerine bağlı kalması halinde kendilerinin de taahhütlerine bağlı kalacakları yönündeki çağrısını yineleyerek sözlerini şöyle noktaladı:

"Nükleer anlaşmadaki bazı taahhütleri askıya almamızın nedeni 4+1 ülkelerinin ekonomik alanda bize olumlu bir cevap verememesidir. Siyasi ve hukuki alanda iyi bir tavır gösterdiler fakat ekonomik alanda adım atmadıkları ya da atamadıkları için biz de nükleer anlaşmadaki vaadlerimizi azalttık. Onlar taahhütlerine dönerse biz de döneriz."

ABD yönetimi, İran ile yapılan nükleer anlaşma kapsamında BMGK tarafından kaldırılan yaptırımları yeniden yürürlüğe soktuğunu açıklamıştı.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, İran'ın nükleer anlaşmada belirtilen yükümlülüklere uymadığını savunarak, "Gösterilen tavizler tarih boyunca bu gibi rejimleri güçlendirmiştir." ifadelerini kullanmıştı.

Pompeo, BMGK'nın 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı kararlarında geçen tüm yaptırımları uygulayacaklarını kaydetmişti.

ABD daha önce İran'ın, nükleer anlaşmada belirtilen uranyum stokunun 10 kat üzerine çıktığını ileri sürmüş, BMGK'yi de "buna göz yummakla" suçlamıştı ancak nükleer anlaşmanın diğer tarafları müzakere yolunu seçmişti.

ABD ANLAŞMADAN ÇEKİLMİŞTİ

Nükleer anlaşma, İran'ın nükleer faaliyetlerinin denetlenmesi ve düzenlenmesi, bunun karşılığında yaptırımların kaldırılması amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyeleri ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin'in yanı sıra Almanya ve AB ile İran arasında 2015'te imzalanmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetime gelmesiyle Washington anlaşmadan çekilmiş ve İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. Anlaşmanın diğer taraflarından Washington'u durdurmasını isteyen ancak bunda başarılı olamayan İran, Temmuz 2019'da nükleer anlaşmanın bazı maddelerini, 5 Ocak'ta da anlaşmadan kaynaklanan tüm taahhütleri askıya aldığını açıklamıştı.

ABD, BMGK'nın İran'a 13 yıldır uyguladığı ve 18 Ekim'de sona erecek silah ambargosunu yenilemek istiyor. Bu çabası geçen ay başarısızlıkla sonuçlanan ABD, İran'ın nükleer anlaşma kapsamındaki taahhütlerini askıya almasını gerekçe göstererek konseyin 2231 sayılı kararı ile kaldırılan tüm yaptırımların tekrar uygulanmasına imkan tanıyan mekanizmayı hayata geçireceği tehdidinde bulunmuştu.

İran ile birlikte anlaşmanın taraflarından AB, Rusya ve Çin ise ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan 2018'de çekildiğini ve anlaşmaya taraf olmayan bir ülkenin yaptırımların yeniden devreye sokulmasına olanak veren mekanizmayı hayata geçiremeyeceğini belirtiyor.