İsrail'in, Filistinlilere karşı yürütmüş olduğu işgal politikası skandal boyutlara ulaştı. İsrailli bir işgalci, bir Filistinlinin malına göz koydu ve güpegündüz hırsızlık peşinde düştü. Filistinli kadının sözlerine ilişkin ise "Evinizi ben çalmazsam başkası çalacak" diyerek İsrail'in yürüttüğü insallık dışı işgal politikasını gözler önüne serdi.
Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki Filistinliler, kaybetme riskiyle karşı karşıya oldukları evlerini korumak için mücadelelerini devam ettiriyor.
İsrail mahkemelerinin kararıyla meşrulaştırılmaya çalışılan tahliye süreci devam ederken, bir Filistinli ev sahibi ile evini işgal etmeye gelen Yahudi yerleşimci arasında cereyan eden diyalog sosyal medyada büyük tepkiye neden oldu.
İSRAİLLİLER GÜPEGÜNDÜZ HIRSIZLIK PEŞİNDE
Bir Filistinli aktivistin kamerasına yansıyan görüntülerde, "Sen benim evimi çalıyorsun" diyerek Yahudi yerleşimciye tepki gösteren Filistinli ev sahibinin aldığı cevap, "Ama sen zaten geri dönemeyeceksin. Ben çalmazsam başkası gelip çalacak" şeklindeydi.
İsrail Yüksek Mahkemesi, Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki evlerin tahliye davasına dair 2 Mayıs'ta verdiği kararla arazide hak iddia eden Yahudi yerleştirme örgütü ile ev sahibi Filistinlilerin kendi aralarında anlaşmaya varması için perşembe gününe kadar süre verdi.
PERŞEMBE GÜNÜNE KADAR SÜRE
Mahkeme, Filistinli ev sahiplerinin, arazide hak iddia eden Yahudi yerleştirme örgütüne geriye dönük kira bedeli ödemesi gerektiği ve kiranın ev sahibi ölene kadar devam edebileceği, ev sahibi öldüğünde ise oturma hakkının ev sahibinin çocuklarına devredilemeyeceğine hükmetti. Kira bedeli konusunda anlaşmaya varılması için ise perşembe gününe kadar süre tanıdı.
Mahkemenin kararına tepkili olan Filistinliler ise bu kararın, tartışmalı arazi mülkiyetinin Yahudi yerleştirme örgütüne ait olduğunun tasdiki anlamına geldiğini belirtiyor.
İsrail polisi ve Yahudi yerleşimcilerin bölgede protesto eylemi düzenleyen Filistinlilere yönelik ihlalleri ise devam ediyor.
FİLİSTİNLİLER ZORUNLU GÖÇ TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYA
İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde 1956'dan beri yaşayan Filistinliler, bugün İsrail'in zorunlu göç tehdidiyle karşı karşıya.
Şeyh Cerrah Mahallesi'nde, Filistinli Mülteciler Ortak Komitesi ve UNRWA ile 1948'den sonra Doğu Kudüs ve Batı Şeria'yı yöneten Ürdün devleti arasında yapılan anlaşma çerçevesinde, 1948'deki Nekbe'de (Büyük Felaket) mülteci konumuna düşen Filistinliler yaşıyor.
Yahudi yerleşimcilere ait örgütler ise Filistinlilerin bugün yaşadıkları Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki arazileri 1948'den önce satın aldıklarını iddia ediyor.
Yıllardır yerlerinden edilme tehlikesi yaşayan 27 Filistinli ailenin korku ve endişeleri İsrail makamlarının baskılarıyla yeni bir boyut kazanmış durumda.
Kudüs Sulh Mahkemesi, Yahudi yerleşimcilerin talebi üzerine 2019'da Şeyh Cerrah Mahallesi'nde oturan 12 Filistinli ailenin evlerini yerleşimciler lehine boşaltmaları kararı vermişti.
Karara göre, bu ailelerden 4'ünün ocakta evlerini boşaltmaları gerekiyordu. Ailelerin itirazı üzerine kararın temyiz edilerek yeniden mahkeme sürecinin başlaması kararlaştırılmış ancak İsrail Merkezi Mahkemesi şubat ortalarında bu 4 ailenin itirazını reddetmişti.
İsrail Merkezi Mahkemesi, bu yılın başında 7 ailenin evlerini Yahudi yerleşimcilere bırakmak üzere boşaltması kararı vermişti.
İsrail mahkemesi son olarak 4 Mart'ta Şeyh Cerrah Mahallesi'nde yaşayan Filistinli 3 ailenin evlerini boşaltmaları kararına itirazlarını reddetmişti.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'te 18 yasa dışı Yahudi yerleşim birimi var. Bu yerleşim birimlerinde 220 binden fazla Yahudi yerleşimci ikamet ediyor.
