Rusya Bilimler Akademisi (RAN) Doğu Bilimi Enstitüsü ile Çağdaş Türkiye Araştırma Merkezince, başkent Moskova'da 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimiyle ilgili yuvarlak masa toplantısı düzenlendi.
Rusya Bilimler Akademisi (RAN) Doğu Bilimi Enstitüsü ile Çağdaş Türkiye Araştırma Merkezince, başkent Moskova'da 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimiyle ilgili yuvarlak masa toplantısı düzenlendi.
Askeri uzman ve "Ulusal Savunma" dergisi Genel Yayın Yönetmeni İgor Korotçenko, Türkiye'nin dış siyasette milli çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini belirterek, "Elbette darbe girişiminin hedefi, güçlü ve bağımsız Türkiye'nin lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın ortadan kaldırılmasıydı." dedi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini yaptığına ve bu örgütün arkasında ABD'nin bulunduğuna dikkati çeken Korotçenko, şöyle devam etti:
"Türk halkının en büyük düşmanı FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Erdoğan'ı yok etmeye ve iktidarı ele geçirmeye hazırdı. Darbe gerçekleşmiş olsaydı, Türkiye tekrar ABD'nin etkisinin bir unsuru olarak Batılı medeniyetin küresel projesine dahil edilirdi. Askeri darbenin başarısızlığı, Türkiye'nin zaferi ve ABD'nin ciddi yenilgisidir."
"ERDOĞAN OLAĞANÜSTÜ BİR KARAKTER"
Erdoğan'ın siyasi arenada "olağanüstü" bir figür olduğunu vurgulayan Korotçenko, "Dünyada birkaç ülke lideri, dış güç merkezlerini dikkate almadan bağımsız siyaset izleyebiliyor. Bu ülkeler ABD, Çin, Rusya, Türkiye'dir. Buraya Azerbaycan da dahil edilebilir çünkü Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de ülkesinin milli çıkarları doğrultusunda hareket ediyor." diye konuştu.
"TÜRKİYE, KÜRESEL VE BÖLGESEL SİYASETTE BÜYÜK GÜÇ HALİNE GELDİ"
Rusya'daki Çağdaş Türkiye Araştırmaları Merkezi Müdürü Amur Gadjiyev, Türk dış siyasetinin son 5 yılda "güçlü" gelişim kaydettiğinin altını çizerek, "Türkiye, bugün çok farklı bir devlet. Türkiye, küresel ve bölgesel siyasette büyük güç haline geldi. Türkiye artık görmezden gelinecek bir ülke değil." değerlendirmesinde bulundu.
Gadjiyev, Türkiye'nin bağımsız dış siyaset izlediğine işaret ederek, "Öte yandan Türkiye, tahmin edilebilir bir siyaset izliyor. Ankara'nın yaptığı anlaşmaları önde gelen Batı ülkelerinin baskılarına rağmen yerine getireceğine güvenilebilir." dedi.
Orta Doğu'da güç dengesinin yeniden oluşturulduğuna değinen Gadjiyev, Türkiye'nin bu konuda önemli bir rol üstlendiğini vurguladı.
Gadjiyev, Rusya ve Türkiye'nin bazı bölgesel meselelerde birlikte hareket ettiğini belirterek, iki ülke arasındaki ilişkilerin "stratejik" düzeyde olduğunu ve bu ilişkilerin daha derinden araştırılması gerektiğini dile getirdi.
"15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ KORKUNÇ"
Suikasta uğrayarak hayatını kaybeden Rusya'nın eski Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un eşi ve Andrey Karlov Vakfı Başkanı Marina Karlova, 15 Temmuz'daki darbe teşebbüsünün "beklenmedik" ve "korkunç" olduğunu söyledi.
Bu darbe girişiminin, Türkiye'nin izlediği dış politikasına karşı çıkan güçleri ortaya çıkardığını belirten Karlova, "Bu güçlerin eşimin suikastının arkasında olduğunu düşünüyorum. Çünkü birisi, Rusya ve Türkiye'nin arasını bozmak istedi. Darbe girişiminin engellenmesi, Türk halkı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gücünü gösterdi." dedi.
Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği Basın Müşaviri Orhan Gazigil ise 15 Temmuz'da demokrasinin üstünlük kazandığını vurgulayarak, "Türk halkı, 2016'daki darbe girişimine karşı çıkarak kendisini koruyabildiğini gösterdi. Tekrar darbe yapmak isteyenler, Türk halkının buna karşı çıkacağını biliyor." ifadesini kullandı.
"RUSLARIN GÖZÜNDEN 15 TEMMUZ" KİTAP TANITIMI
Toplantıda, Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü ve Çağdaş Türkiye Araştırmaları Merkezi uzmanlarınca Rusça olarak hazırlanan "İstanbul Boğazı'nda Gölgeler Oyunu: Temmuz 2016. Rusya'dan Görüş" isimli kitabın tanıtımı da yapıldı.
Türkiye'de 15 Temmuz'da darbe girişiminde yaşananları haberleştiren ve konuyla ilgili araştırma yapan Rus vatandaşlarının hatıraları ve görüşleri bir kitapta toplandı.