SON ANKETLER NE DİYOR?
Türkiye tarihi seçimler için 14 Mayıs'ta sandık başına gidiyor. Türk halkı Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği için iki ayrı pusulaya mührünü basacak. Seçime günler kala ankletler de netleşmeye başladı. Areda Survey tarafından yapılan son araştırmaya göre Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan ilk turda kazanıyor.
ERDOĞAN İLK TURDA KAZANIYOR
Son verilere göre Başkan Recep Tayyip Erdoğan, yüzde 51,4 oy oranında. En yakın rakibi CHP Genel Başkanı ve 7'li Koalisyon Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun oranı ise 41,8.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ 2. TURDA NE OLUR?
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ilk turda Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından kazanılıyor görünse de ankette olası 2. tur sorusu da cevap buldu.
Cumhurbaşkanlığı yarışı 2.tura kalırsa Başkan Erdoğan 53,5 oy oranına sahip. Kemal Kılıçdaroğlu ise 46,5 olarak gözlemlendi.
BU PAZAR SEÇİM OLSA HANGİ PARTİ NE KADAR OY ALIYOR?
Araştırmada partilerin oy oranları da tespit edildi. Ankete göre AK Parti ve Cumhur İttifakı açık ara farkla önde gözüküyor. AK Parti 41,1 iken en yakın rakibi CHP 25,4 oranına sahip.
İYİ PARTİ BARAJI GEÇEMİYOR
İyi Parti ise ankette beklediği sonucu bulamayarak yüzde 6,9 ile baraj altında kaldı.
İyi Parti'nin ardından Memleket Partisi yüzde 3,3 oy alırken, Yeniden Refah Partisi'nin oy oranı yüzde 1,5 olarak çıktı.
Zafer Partisi ve Türkiye İşçi Partisi de yüzde 1,1'lik eşit oy oranlarına sahip oldu.
Son olarak Büyük Birlik Partisi yüzde 0,4'te kaldı ve diğer partilerin oy oranı da 0,3 olarak açıklandı.
ANKET SONUÇLARINA HENÜZ YANSIMAYAN VE SEÇİMİ BELİRLEYECEK DİP DALGA
Seçim anketlerine yansımamış olsa da kazananı belirleyecek bir dip dalga söz konusu. Anketçilerin ölçemediği sessiz seçmenin büyüklüğü ne kadar? Kılıçdaroğlu'nun seçim günü kendi yanında olacağı yönünde hesap yaptığı kitle hangisi? Yüzdelik oyu arttırma umuduyla kutsallar ayakaltına alınarak yapılan ittifaka seçmenin reaksiyonu ne olacak? Kemal Kılıçdaroğlu küçümsediği kitleyle gerçek ve nihai anket olan 14 Mayıs seçimlerinde neyle karşılaşacak?
İşte Sabah gazetesi yazarı Burhanettin Duran'ın konuyla ilgili yazısı:
Seçim kampanyaları son 19 güne girdi. Cumhur İttifakı da Millet İttifakı da 14 Mayıs seçimlerini kazanacağı özgüveniyle propaganda ve mitinglerini sürdürüyor. Anket şirketleri her iki ana ittifakın da "biz kazanacağız" söylemine uygun anketleri kamuoyu ile paylaşıyor. Bu da seçim yarışını daha iddialı ve gergin hale getiriyor. CHP çevrelerindeki "yeter artık" öfkesi ile "geliyoruz" umudu birbirine karışarak hesap sorma duygularını kabartıyor. Cumhur İttifakı çevresinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sahadaki enerjisi ile muhalefetin ülkenin güvenliğini ve bütünlüğünü tehlikeye atacağı kaygısı birleşiyor. Adayların miting sayısının artacağı önümüzdeki üç haftada duygusal temponun daha da yükselmesi beklenmeli. Vaatlerin, siyasi polemik ve suçlamaların tam bir patlama yaşaması kuvvetle olası.
***
Kendi seçmenini konsolide eden Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu, kararsız seçmeni ikna etmenin yollarını ve söylemlerini arıyor. Erdoğan eser siyasetine ağırlık vererek her gün neredeyse üç, dört açılış ve temel atma töreninde konuşuyor. Bu mitinglerde icraatlarını anlatmak kalmıyor muhalefetin vizyonsuzluğunu ve ülkenin geleceğinin terör örgütlerine bırakılamayacağını vurguluyor. Kılıçdaroğlu videolarla yurtdışından para getireceğinden bahsederek İmamoğlu ve Yavaş üzerinden sağ seçmene ulaşmaya çabalıyor. Üzerinde ittifak edilen husus, 14 Mayıs seçimlerinin kaderini kararsız seçmenin belirleyeceği. İki adayın taraftarlarının seçim günü kendi yanlarında olmasını beklediği dip dalga işte bu kararsız seçmenin tercihiyle oluşacak. Peki kararsız denilen, aslında tercihini anketçilere açıklamayan, bu sessiz seçmenin kararı nasıl oluşacak? Bu belirleyici karar kimlik, ekonomi, güvenlik ve liderlik konuları etrafındaki kanaatlerin bir sentezi ile netleşecek. Seçim akşamından önce tam olarak kestirmemizin mümkün olmayacağı kararsız seçmen tercihi ülkemizin geleceği hakkında rasyonel bir tercih olacak. Anketçilerin ölçemediği oyun, yani tercihini sandıkta gösterecek sessiz seçmenin çoğunluğunun Erdoğan'ı destekleyeceğini tahmin ediyorum.
***
2019 seçimlerinin aksine kimlik konuları ve ülkenin geleceğine dair kaygılar bu seçimlerde etkili olabilir. Kılıçdaroğlu'nun "Kürtlere terörist muamelesi yapılıyor" iddiası ve "Ben Alevi'yim" açıklaması zaten gündemde olan kimlik meselelerinin tartışıldığı ortamı genişletti. Muhtemelen Kılıçdaroğlu bu açıklamaları ile "Teröristlerle birliktesiniz" eleştirilerini karşılamayı ve İyi Partililerin sıklıkla ifade ettiği sağ seçmende kendisinin Alevi kimliğine yönelik çekinceyi ortadan kaldırmayı hedeflemiş olabilir. Ancak daha önce söylense belki Kılıçdaroğlu lehine çalışabilecek bu açıklamalar beklenen etkiyi oluşturmuyor. Hatta Kılıçdaroğlu'nun açtığı kimlik tartışması Cumhur İttifakı için yeni bir fırsat oluşturuyor. Cumhur İttifakı "ayrımcılık" suçlamasını sadece reddetmekle kalmıyor. Hem muhalefeti kimlik konularını kışkırtmak ile suçluyor hem de Kürt ve Alevi kimlik haklarını genişleten tarafın AK Parti iktidarı olduğunu vurguluyor.
***