Zevahiri, Sedat suikastına karışmaktan aklandı ancak yasa dışı silah bulundurmak gerekçesiyle 3 yıl hapis yattı.
Mısır'da hapis yattığı dönemde çeşitli işkencelere maruz kaldığı bilinen Zevahiri, 1985'te serbest bırakılmasının ardından Suudi Arabistan'a gitti. Bir süre sonra ise önce Pakistan'a ardından da Sovyet işgalinin devam ettiği Afganistan'a geçerek doktor olarak çalıştı.
MISIR ÖLÜM CEZASI VERDİ
"Doktor" lakaplı Zevahiri'nın adı, 1993'te Mısır İslami Cihad grubunun liderliğini devraldıktan sonra dönemin Mısır Başbakanı Atıf Sıdkı dahil pek çok bakana yönelik saldırılarda sıkça anıldı. Örgütün bu süreçten sonra hükümeti alaşağı etme girişimlerinde 1000'i aşkın kişi hayatını kaybetti.
1995'te Pakistan'daki Mısır Büyükelçiliğinin önünde düzenlenen ve 16 kişinin öldüğü saldırının emri veren Zevahiri'nin, 1997'de Mısır'ın Luksor kentinde 62 turistin ölümüne neden olan saldırılarla ilişkisinin olduğu biliniyor.
1999'da Mısır'da askeri mahkemeler, örgütün faaliyetleri nedeniyle Zevahiri'ye ölüm cezası verdi.
BİN LADİN'İN SAĞ KOLU
1990'larda sığınak ve finansman kaynakları aramak için dünyayı dolaştığı düşünülen Zevahiri'nin Bulgaristan, Danimarka ve İsviçre'de yaşadığına ve Avusturya, Yemen, Irak, İran ve Filipinler'e gitmek için sahte pasaportlar kullandığına inanılıyor.
Aralık 1996'da Çeçenistan'da vizesi olmadan yakalanan Zevahiri, Rusya'da 6 ay hapis yattı.
Zevahiri'nin 1997'de El-Kaide lideri Usame Bin Ladin'in kaldığına inanılan Afganistan'ın Celalabad şehrine taşındığı düşünülüyor.
Mısır İslami Cihad örgütü, bu süreçte "Yahudilere ve Haçlılara karşı cihat" için El-Kaide'nin içinde olduğu direniş cephesine katıldı.
11 EYLÜL'Ü PLANLAYAN İSİMLERDEN
1998'de El-Kaide'nin öncülük ettiği ABD'nin Kenya ve Tanzanya'daki büyükelçiliklerine yönelik saldırılarda 223 kişi hayatını kaybetti. Bu süreçten sonra Bin Ladin'in sağ kolu olarak öne çıkan Zevahiri'nin, hem büyükelçiliklere hem de ABD'deki 11 Eylül 2001 saldırılarını planlayan isimlerden biri olduğu tahmin ediliyor. 11 Eylül saldırılarında 3 bine yakın kişi hayatını kaybetmişti.
ABD, söz konusu saldırıların ardından "teröre karşı savaş" doktrini adı altında Afganistan ve Irak'ı işgal etti, Orta Doğu'da çok sayıda masum insanın öldüğü askeri operasyonlar düzenledi.
ABD'nin 2001'de açıkladığı "en çok aranan 22 terörist" listesinde Bin Ladin'den sonra gelen Zevahiri'nin başına 25 milyon dolar ödül konmuştu.
11 Eylül saldırılarının ardından örgüt içinde öne çıkan Zevahiri, çok sayıda video ve kaset yayımladı.
EL-KAİDE'NİN LİDERLİĞİNİ ÜSTLENDİ
Ocak 2006'da Pakistan'ın Afganistan sınırına yakın bir ABD füze saldırısında, 4 El-Kaide üyesi ölürken sağ kurtulan Zevahiri, bir süre sonra ABD Başkanı George W Bush'u tehdit ettiği videoyla gündeme gelmişti.
Zevahiri, Mayıs 2011'de ABD güçlerince Usame Bin Ladin'in öldürülmesinin ardından El-Kaide'nin liderliğini devraldı.
El-Kaide ve Zevahiri'nin adı, 2011'de Orta Doğu'da pek çok ülkede meydana gelen Arap ayaklanmaları ve özellikle de 2014-2019 döneminde DEAŞ terör örgütünün yükselişi nedeniyle kısmen geri planda kaldı.
SAKLANDIĞI EVDE ÖLDÜRÜLDÜ
Bin Ladin'in ölümünden sonraki yıllar içerisinde ABD tarafından düzenlenen hava saldırılarında, Zevahiri'nin pek çok yardımcısının hayatını kaybetmesi, örgütün küresel koordinasyon ağına da zarar verdi.
31 Temmuz 2022'de Zevahiri, ailesiyle Kabil'in merkezinde bulunan Şerpur Mahallesi'nde saklandığı bir eve düzenlenen ABD'nin İHA saldırısında öldürüldü.