Almanya'da darbe operasyonundan yeni detaylar! Gerekirse silah zoruyla: Ölümler olacak

Almanya'yı sarsan darbe operasyonundan yeni detaylar gelmeye devam ediyor. Darbe planında 'gerekirse silah zoru ile Almanları yönetim altına almak istedikleri'nin yer aldığı öğrenildi. İnce ince hazırlandıkları darbe planında gerekirse cinayet de işleyebileceklerini vurgulamışlar.

Almanya'da darbe yapıp mevcut devlet düzenini değiştirmek için hareket eden ve mevcut Alman hükümetini tanımayarak kendilerini Alman İmparatorluğu Vatandaşı (Reichsbürger) olarak tanımlayan grup üyeleri terör örgütüne üyelikten yargılanacak.

ÖRGÜTÜN BAŞINDAKİ İSİM
Federal Başsavcılığın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar arasında, yargıç olarak görev yapan ve aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif Partili (AfD) eski milletvekili Birgit Malsack-Winkemann ile örgütün lideri olduğu düşünülen iş adamı Heinrich XIII Prens Reuss da bulunuyor.

CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK OPERASYONU
Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonu olarak nitelendirilen ve 3 binden fazla güvenlik görevlisinin yer aldığı "şafak baskını"nda, sorgulananlar arasında Alman ordusunun özel kuvvetleri KSK personeli de dahil özel eğitimli muvazzaf ve eski askerler de yer alıyor.

SAVCILIK İDDİANAMESİNDEN DETAYLAR
Savcılığın iddianamesinde zanlılar, "Almanya'daki mevcut devlet düzenini değiştirerek, ana hatlarıyla oluşturulmuş kendi hükümet düzenlerini getirmeyi kendine hedef edinmiş terör örgütüne mensup kişiler" olarak nitelendirildi.

CİNAYET İŞLEMEK DAHİL
İddianamede, grup üyelerinin askeri araçlar kullanıp devlet yetkililerine şiddet uygulayarak gerçekleştirmeyi planladıkları eylemlere cinayet işlemenin de dahil olduğu belirtildi.

SÖZDE 'DERİN DEVLET'
Savcılık iddianamesinde ayrıca söz konusu grup üyelerinin, mevcut Almanya sınırlarını tanımadıkları ve ülkeyi sözde bir "derin devletin" yönettiğine inandıkları, iktidarın ele geçirilmesiyle oluşturulacak bir "askeri kolun" asıl hedefe ulaşana kadar düzenin sağlanmasında yer almasını planladıkları ifade edildi.

'BAZI ÖLÜMLER GEREKLİ"
Ayrıca grup üyelerinin bu geçiş döneminde bazı ölümlerin olabileceğini bildikleri ancak sistem değişikliğinde bunları gerekli olarak görüldükleri belirtildi.

2021'DEN BERİ ÜSTÜNDE ÇALIŞIYORLAR
Grubun Kasım 2021'den itibaren darbe hazırlıklarına yoğunluk verdiği kaydedilen iddianamede, hazırlıklar içinde yönetim şeklinin planlanması, ekipman temini, atış eğitimi, yeni üye alımı gibi faaliyetlerin olduğu ifade edildi.

LİDERLERİ BİLE BELLİ
İddianamede yeni kurulacak ve Heinrich XIII Prens Reuss'un yönetimdeki "Konsey"de kimlerin hangi pozisyonda olacağı da detaylı şekilde yer aldı.

İddianamede ayrıca, dernek üyelerinin bireysel olarak küçük bir silahlı grupla Alman Federal Meclisine girmek için somut hazırlıklar yaptıklarına dair şüphelere de yer verildi.

Mevcut Alman hükümetini tanımayarak kendilerini Alman İmparatorluğu Vatandaşı (Reichsbürger) olarak tanımlayan grup üyeleri terör örgütüne üyelikten yargılanacak.

REİCHSBÜRGER NEDİR?
Kendilerini Alman İmparatorluğu Vatandaşı (Reichsbürger) olarak gören ve iç istihbaratın 2021 raporuna göre, 21 binden fazla kişinin yer aldığı grubun yüzde 5'ini aşırı sağcılar oluşturuyor.

2 bin 100 üyesi şiddet kullanmaya hazır olan grubun Almanya'yı meşru bir devlet olarak tanımadığına yer verilen rapora göre, üyelerden bazıları monarşi altındaki Alman İmparatorluğu fikrine bağlıyken, bazıları da Nazi taraftarı. Bazı üyeler de Almanya'nın hala askeri işgal altında olduğuna inanıyor.

TERÖRLE MÜCADELE MESAJI
Almanya'da iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Thomas Haldenwang, darbe planladıkları gerekçesiyle bazı üyeleri tutuklanan İmparatorluk Vatandaşlarının (Reichsbürger), devlet ve demokrasi için tehdit oluşturduğu konusunda uyardı.

Alman kamu televizyonu ARD'ye röportaj veren Haldenwang, darbe planları yapan bu grubun, temel düzeni tehdit ettiğini belirterek bu kişilerle mücadele mesajı verdi.

Haldenwang, 21 binden fazla üyesi bulunan bu grubun yüzde 10'unun şiddet yanlısı olduğunu; bir kısmının yasal ya da yasa dışı şekilde silah sahibi olduğunu aktararak amaçlarının, bu kişileri silahsızlandırmak olduğunu vurguladı.

Aşırı sağcılarla hareket eden İmparatorluk Vatandaşlarının, artık homojen bir grup olmadığına işaret eden Haldenwang, "Bunlar farklı grupların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Ancak bunların tek bir amacı vardır; bu devleti ve özgür, demokratik temel düzenimizi yıkmak istiyorlar." dedi.

Haldenwang, dün yapılan baskınlarla gözaltına alınan grup üyelerinin uzun zamandır takip altında olduğu bilgisini paylaşarak "Bunların silahlı güç kullanarak şiddetli bir darbe için somut planlar yaptıklarının ortaya çıkmasıyla polisi, savcılığı ve federal savcıyı dahil etmenin zamanı gelmişti." ifadesini kullandı.

Baskınların aynı zamanda bu gruba yönelik bir mesaj olduğuna dikkati çeken Haldenwang, insanlara bu kişilerin "teori sahnesinden" uzak durmaları tavsiyesinde bulundu.

AŞIRI SAĞ İLE MÜCADELE MESAJI
Federal Başsavcılığın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar arasında yargıç olarak görev yapan ve aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif Partili (AfD) eski milletvekili Birgit Malsack-Winkemann'ın da bulunmasına ilişkin Haldenwang, sağcı partilerin bu grupla yürüdüğünü görmelerinin, kendileri için bir sürpriz olmadığını belirtti.

Sanıklar arasında polis, eski ve muvazzaf askerlerin de bulunduğunu söyleyen Haldenwang, bilinenlerden çok daha fazla çevrenin bu gruplara destek verdiğini ancak güvenlik birimlerinde çalışanların çoğunluğunun Temel Kanun'a uyduklarını kaydetti.

Haldenwang, polis ve diğer güvenlik kurumları için işe başvuranların Anayasayı Koruma Dairesince kontrol edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Aşırı sağla kararlı şekilde mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Haldenwang, genel olarak güvenlik yetkililerinin konuyu çok daha ciddiye aldıklarını vurguladı.

KİM BU PRENS 13. HEİNRİCH?
Almanya'da darbe planını yapan grubun liderinin 'Prens 13. Heinrich' isimli bir aristokrat olduğu belirtiliyor.

Bir zamanlar Almanya'nın doğusundaki küçük bir eyalette hüküm süren 700 yıllık soylu bir ailenin soyundan gelen 13. Heinrich, kamuoyundan uzak bir figür olarak biliniyor.

Yerel kamu yayıncısı MDR, Alman devletinin meşruiyetini reddeden aşırı sağcı bir grup olan Alman İmparatorluğu Vatandaşı (Reichsbürger) hareketine sempati duyduğu bilinen yerel bir belediye başkanıyla kamuoyu önünde buluşmasının ardından ailesinin kendisinden uzaklaştığını kaydetti. Anılan belediye başkanı "bir gazeteciye saldırdıktan" sonra görevinden uzaklaştırılmıştı.

"KOMPLO TEORİSYENİ"
Reuss Hanedanı adına konuşan 14. Heinrich, o dönemde MDR'ye, 13. Heinrich'in on yıldan uzun bir süre önce aileyle tüm bağlarını kopardığını belirterek "Korkarım o artık bir komplo teorisyeni, kafası karışık yaşlı bir adam" ifadesini kullandı.

Reuss Hanedanı 1918'e kadar bugünkü Thüringen'de bulunan ve Alman İmparatorluğu'na dahil edilen bir prenslikte hüküm sürdü. Hanedanda ailenin erkek üyelerin hepsine geleneksel olarak "Heinrich" ismi veriliyor.

EMLAK KOMİSYONCUSU
13. Heinrich, seçkin West End semtinde bir dairesi ve ofislerinin bulunduğu Frankfurt'ta tutuklandı.

Kendisine ait profesyonel web sitesinde "Heinrich XIII Prinz Reuss" ismini kullanan 13. Heinrich "İş çıkarlarının koordinasyonu" hizmeti verdiğini söylediği bir emlak komisyoncusu olarak çalışıyordu.

"HAYAT ARKADAŞI RUS VİTALİA B."
Polis operasyonunda 13. Heinrich'in hayat arkadaşı olduğu belirtilen Vitalia B. adlı bir Rus vatandaşı Thüringen eyaletindeki Bad Lobenstein yakınlarında gözaltına alındı.

Yine operasyonda "komplocuların" zaman zaman buluştuğu kaleye de baskın düzenlendi. Heinrich'in grubun bazı faaliyetlerini finanse ettiği iddialar arasında.

"ROTHSCHİLD AİLESİNİ ELEŞTİRDİ"
Almanya'nın bölünmesi sırasında Batı Almanya'da doğan 13. Heinrich, birleşmeden sonra bir zamanlar ataları tarafından yönetilen bölgede çalışmalar yaptı. Yıllarca aile tarihini ve mezarlıklarını korumak için çalıştı. 2014 yılında bir atasının mezarını aramak için yapılan kazıyı denetledi ve yerel bir tiyatroyu yeniledi.

13. Heinrich'in "komplo teorilerine ilgisi ve antisemitik eğilimleri" olduğu biliniyor. 2019'da İsviçre'nin Zürih kentindeki WorldWebForum'da "Mavi kanlı elitlerin yükselişini ve düşüşünü deneyimleyin" başlıklı bir konferans verdi. Burada yaptığı konuşmada Rothschild ailesini eleştirdi ve Birinci Dünya Savaşı'nın uluslararası finansal çıkarlar tarafından Alman imparatoruna dayatıldığını savundu.