Batı katil Netanyahu’yu sepetliyor! The Economist yazdı: Bibi’yi kovmanın zamanı geldi

Terör devleti İsrail’in başbakanı Benjamin Netanyahu için zaman doluyor. Soykırımcı İsrail’in en büyük destekçisi ABD ve İngiltere basınından da art arda Netanyahu karşıtı sesler yükselmeye başladı. İngiliz the Economist dergisi, Gazze’de savaş mağduru iki milyon sivilin açlık tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekti ve “Benjamin Netanyahu savaşı mahvediyor. Onu kovmanın zamanı geldi” dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :04 Ocak 2024 , 15:04 Güncelleme Tarihi :04 Ocak 2024 , 15:16
Batı katil Netanyahu’yu sepetliyor! The Economist yazdı: Bibi’yi kovmanın zamanı geldi

İÇİNDEKİLER

Terör devleti İsrail'in Gazze'deki soykırımında üç ay geride bırakılırken katil Başbakan Benjamin Netanyahu için geri sayım başladı. Batılı yayın kuruluşları Netanyahu'yu teker teker hedef alıyor. Geçtiğimiz günlerde Netanyahu'nun Gazze'de görevi tamamlayamadığını yazan the Economist, bu kez de Netanyahu için "Savaşı mahvediyor. Onu kovmanın zamanı geldi. İsrail'in yeni liderliğe ihtiyacı var." dedi.

"7 EKİM ORTA DOĞU'YU YENİDEN ŞEKİLLENDİRDİ"

Gazze'de iki milyon sivilin açlık tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirten the Economist, Yemenli Husilerin Kızıldeniz'de artan saldırılarına dikkat çekip Hizbullah ile terör devleti arasında savaş çıkabileceğini belirtti ve "7 Ekim saldırıları Orta Doğu'yu yeniden şekillendiriyor ve Benjamin Netanyahu'nun liderliğinde İsrail, kendi güvenliğini baltalayan hatalar yapıyor." ifadelerini kullandı.

"İSRAİL'İN CEPHANELİĞİ YETERSİZ KALABİLİR"

Hamas'ın düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardında terör devleti İsrail'in güvenlik doktrinini yeniden düşünmek zorunda kaldığını belirten the Economist, İsrail'in doktrini için şu ifadeleri kullandı:

Filistinlilerle barıştan vazgeçmeyi, duvarlar inşa etmeyi ve füze saldırıları ile sızmaları engellemek için teknolojiyi kullanmayı içeriyordu. İşe yaramadı. Filistinliler radikalleşti ve duvarlar 7 Ekim zulmünü engelleyemedi. İsrail'in hava savunması Lübnan, Yemen ve diğer yerlerdeki İran destekli militanların kendisine yönelik giderek daha karmaşık hale gelen füze cephaneliği karşısında hala yetersiz kalabilir.

"NETANYAHU MANTIKTAN UZAK"

Netanyahu'nun Gazze'de mantıktan kaçındığını belirten the Economist, soykırımcı İsrail'in taktiklerinin sivil hayatlarının gereksiz bir şekilde göz ardı edildiğini gösterdiğine dikkat çekti ve şu ifadelere yer verdi:

Enkazın altında 7000 kişi daha yatıyor olabilir. İsrail 8.000 teröristi öldürdüğünü söylüyor. Gazze'ye çok az su, yiyecek ve ilaç ulaşıyor ve siviller için gerçekten güvenli bölgeler yok. Bay Netanyahu'nun anarşi veya askeri işgal dışında savaş sonrası planı yok gibi görünüyor. Gazze'de Filistin Yönetimi'nin yönetimini dışladı. Koalisyonundaki aşırılar, Filistinlilerin bölgeden kalıcı olarak yerlerinden edilmesinden öfkeli bir şekilde bahsediyor.

GÖREVDE KALMAK İÇİN ABD'NİN SABRINI SINIYOR

Netanyahu'nun "görevde kalmak için çaresizce ABD'nin sabrını sınayıp Arap devletlerini dehşete düşürdüğünü" belirten the Economist, "koalisyonundaki ve İsrail seçmenlerindeki aşırılık yanlılarına dalkavukluk yaptı. Bu Gazze'de geri tepecek ve İsrail'in daha geniş güvenlik kaygıları ile uğraşmasını engelleyecek" ifadelerini kullandı.

KUZEY SINIRINDA HİZBULLAH KRİZİ

Hizbullah'ın füze saldırılarının İsrail'in kuzey şeridinin daha ıssız olduğu anlamına geldiğine dikkat çeken the Economist, "İran'ı kontrol altına almak ve caydırmak için bölgesel bir plana ihtiyaç olduğunu belirtti ve "Bu ABD'nin, diğer Batılı müttefiklerin ve ideal olarak Körfez Arap devletlerinin desteğini gerektiriyor, Bay Netanyahu bunların hepsini yabancılaştırıyor." İfadelerini kullandı.

Netanyahu'nun İsrail'deki popülaritesinin düştüğünü belirten the Economist, geçtiğimiz yıl yüz binlerce göstericinin sokaklara dökülmesine yol açan yargı revizyonunun da İsrail Yüksek Mahkemesi tarafından iptal edildiğine dikkat çekti ve Netanyahu için şu ifadeleri kullandı:

7 Ekim travması dikkate alındığında akıllı bir İsrailli lider, Gazze'deki kıtlığın, anarşinin ve açık uçlu işgalin ve Amerikan desteğinin aşınmasının İsrail'i daha güvenli hale getirmeyeceğini anlayabilir.