- Gövde, kol ve bacaklarda küçük, sivilce benzeri ve genellikle kaşıntılı kızarıklıklar. Bunlar, orta yaşlı hastalarda görüldü ve yaklaşık 10 günde, diğer semptomlardan önce kayboldu. İncelenen hastaların yüzde 9'unda bu cilt sorunlarına rastlandı.
- Kurdeşene benzeyen, pembe veya beyaz kabarcıklar. Bunlar genellikle gövdede görülmekle beraber, bazen avuç içlerinde de tespit edildi. İncelenen hastaların yüzde 19'unda bu soruna rastlandı.
- Makülopapül olarak adlandırılan, benekli ve küçük kızarıklıklar. Bu sorun, incelenen vakaların yüzde 47'sinde, daha ağır enfeksiyon geçiren kişilerde görüldü. Yaklaşık yedi gün içinde yok oldu.
Araştırmacılar, makülopapüllerin en yaygın görülen cilt sorunu olduğunu tespit etti.
- Livedo olarak adlandırılan, ciltte yaygın ve alacalı bir görüntüye yol açan morumsu kızarıklıklar. Zayıf kan dolaşımı göstergesi olan bu sorun, hastalığı ağır geçiren daha yaşlı hastalarda (incelenen vakaların yüzde 6'sı) görüldü.
Araştırmacılar, virüslerin ciltte kızarıklıklara yol açabildiğini ancak Kovid-19'un böylesine çeşitli sorunlara sebep olmasının kendilerini şaşırttığını belirtti.
"TEŞHİS KOYMAK İÇİN KULLANILAMAZ"
Ciltte kaşıntı ve kızarıklık, şu an için koronavirüsün semptomları arasında yer almıyor. Araştırmacılar, bu cilt sorunlarının başka sebepleri de olabileceğini, koronavirüsle doğrudan bir neden-sonuç ilişkisi kurulması için daha kapsamlı çalışmalar yapılması gerektiğini vurguladı. Araştırmacılardan Garcia-Doval, BBC'ye açıklamasında, söz konusu sorunların genellikle solunum sıkıntıları başladıktan sonra görüldüğüne dikkat çekerek, "Dolayısıyla teşhis koymak için iyi bir yol değil" diye konuştu. İngiliz Dermatologlar Birliği'nin Başkanı Ruth Murphy de, "Bu araştırmanın amacı insanların kendi kendilerine teşhis koymasına yardım etmek değil, enfeksiyonun vücudu nasıl etkilediğini anlamak" dedi.
Cilt sorunlarının neden bazı hastalarda görülüp görülmediğini ve altta yatan sebeplerini tespit etmek için Amerikan Dermatoloji Akademisi'nin de veri topladığı belirtildi.