Latin Amerika'nın en büyük ülkesi Brezilya'da devlet başkanlığı seçiminin kazananı eski solcu Cumhurbaşkanı Luiz Inácio Lula da Silva oldu. Seçimin ikinci turunda yüzde 50,8 oy alan Lula da Silva, sağcı mevcut Devlet Başkanı Jair Messias Bolsonaro'ya karşı yüzde 49,2 oy aldı.
BREZİLYA'DA SOKAK EYLEMLERİ
Brezilya'daki seçim sonuçlarını bahane ederek sokağa dökülen Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'nun destekçileri, orduyu seçime müdahale etmeye çağırdı. Bu gelişmeler yaşanırken seçimleri kazanan eski solcu Cumhurbaşkanı Luiz Inácio Lula da Silva'nın 2020'deki tahliyesinin ardından söylediği sözler yeniden gündem oldu. O dönem verdiği demeçte Başkan Erdoğan'ın kendisini uyardığına dikkat çeken Silva, "Erdoğan 2013'te bizi aradı ve dedi ki, "Bu kent meydanını geliştirmekle ilgili bir hareket değil, hükümeti devirmek istiyorlar. Brezilya'da çok dikkatli olun." dedi." ifadelerini kullanmıştı.
LULA DA SILVA'NIN BAŞKAN ERDOĞAN SÖZLERİ: "BİZİ ARADI 'ÇOK DİKKATLİ OLUN' DEDİ" | VİDEO İZLE
Uzun süredir cezaevinde bulunan ve 2020'deki tahliyesinin ardından Brasil Wire'dan Michael Brooks'a konuşan Lula da Silva, o dönemde ulaşım eylemleri ile başlayan kitlesel protestoları Amerika Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın (CIA) başlattığına inanmadığını ama sonrasında başka güçler tarafından sahiplendiğini ifade etmişti.
BAŞKAN ERDOĞAN BİZİ UYARDI
Başkan Erdoğan'ın kendisini arayarak uyarılarda bulunduğunu açıklayan Lula, "Arap Baharını hatırlıyorum. Mübarek'in devrilmesini hatırlıyorum. Mübarek gerçekten devrilmek zorundaydı. O, yıllarca iktidarı elinde tutmuş bir diktatördü. Ama sonrasında insanlar Mursi'yi seçti. Sonrasında Mursi'yi devirmek ne kadar sürdü? Şimdi sırada kim var? Madem insanlar demokrasi için savaşıyordu, şimdi Mısır'ı yöneten 3 generale karşı ne yapıyorlar? Neden yürüyüşler ve protestolar olmuyor? Aynı şey Türkiye'de de oldu. Erdoğan 2013'te bizi aradı ve dedi ki, "Bu kent meydanını geliştirmekle ilgili bir hareket değil, hükümeti devirmek istiyorlar. Brezilya'da çok dikkatli olun."dedi.
Brezilya'da olanlar hakkında şüpheci olması için bir çok nedeni olduğunu belirten Lula, "Bu nedenle, burada Brezilya'da olanlar hakkında şüpheci olmak için birçok nedenim var. Mesela o dönem hiçbir sendika hükümeti protesto etmiyordu. Bu hareketin ne olduğunu bilmiyorduk. Neredeyse her şeye karşı oldukları ve isteklerinin toplumun sadece bir kesimi için elverişli oldukları ortaya çıktı." ifadelerini kullandı.
BREZİLYA'DA SEÇİMİ KAYBEDEN BOLSONARO TARAFTARLARININ PROTESTOLARI ÜLKE GENELİNE YAYILIYOR
Brezilya'da pazar günü düzenlenen ikinci tur devlet başkanlığı seçimini kaybeden ve seçim sonuçlarını açık bir şekilde kabul etmeyen Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'nun destekçileri, ülkenin çeşitli bölgelerinde askeri birliklerin önünde düzenledikleri gösterilerde orduyu seçime müdahale etmeye çağırdı. Goias eyaletine bağlı Anapolis kentindeki askeri karargahın önünde toplanan Bolsonaro yanlılarına yoldan geçen bazı araçlar da kornalarıyla destek oldu.
Brezilya'da pazar günü düzenlenen ikinci tur devlet başkanlığı seçimini kaybeden ve seçim sonuçlarını açık bir şekilde kabul etmeyen Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'nun destekçileri, ülkenin çeşitli bölgelerinde askeri birliklerin önünde düzenlediği gösterilerde orduya müdahale etme çağırısında bulundu.
Brezilya'nın Rio de Janiero, Sao Paulo, Rio Grande do Norte, Bahia, Santa Catarina, Pernambuco ve Rio Grande del Sur eyaletlerinde askeri karargahların önünde toplanan Bolsonaro destekçileri, yaptıkları gösteride Bolsonaro'nun görevde kalması için orduya müdahale çağrısı yaptı.
Brezilya milli takımının formasını giyen binlerce Bolsonaro yanlısı, Rio de Janeiro'nun merkezindeki Doğu Askeri Komutanlığı karargahı önünde toplanarak seçim sonuçlarına tepki gösterdi.
Göstericiler, orduyu, 1 Ocak'ta başkanlık görevini devralacak seçimlerin galibi solcu eski Devlet Başkanı Lula da Silva'ya karşı harekete geçmesini talep etti.
EYLEMCİLERDEN ORDUYA DARBE ÇAĞRISI
"Askeri müdahale" yazılı pankartlar taşınan gösteride, protestocular Lula da Silva karşıtı sloganlar attı. Brezilya'nın güneydoğusundaki Santa Catarina eyaletine bağlı Sao Miguel do Oeste şehrinde bir askeri birliğin önünde düzenlenen gösteride protestocular Nazi selamına benzer bir hareket yaparak mili marş okudu.
Santa Catarina Savcılığı, suç sayılan Nazi selamı veren kişilerin belirlenmesi için gösteride kaydedilen bir videonun analiz edildiğini açıkladı.
Sao Paulo'da ise Bolsonaro destekçileri, Güneydoğu Komutanlığı önündeki Ibirapuera Parkı yakınında aynı amaçla gösteri düzenledi.
Göstericiler seçimde hile yapıldığını ileri sürerek sonuçları kabul etmediklerini belirtti ve bu sebeple orduyu başta Yüksek Seçim Mahkemesi olmak üzere devlet kurumlarına müdahaleye çağırdı.
Öte yandan, ülkede pazar günü seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Bolsonaro destekçisi kamyoncuların başlattığı ve ülke çapına yayılan otoyol kapatma eylemleri de devam ediyor. Federal Otoyol Polisi, 15 eyalette devam eden yol kapatma eylemlerinde 631 yolun açıldığını duyurdu.
Güney Amerika'nın en büyük ülkesi, nüfusu 212 milyonu aşan Brezilya'da 30 Ekim Pazar günü düzenlenen ikinci tur devlet başkanlığı seçiminde ülkeyi iki dönem yöneten sol görüşlü eski Devlet Başkanı Lula da Silva yüzde 50,9, aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ise yüzde 49,1 oy almıştı.
Bolsonaro, seçimlerden yaklaşık 2 gün sonra yaptığı ilk açıklamada, seçim sonuçlarına değinmemiş, gösterilerin "seçim sürecinin yürütülme şekline yönelik öfke ve adaletsizlik hissinin sonucu" olduğunu belirtmiş ve "Barışçıl gösteriler her zaman memnuniyetle karşılanacaktır ancak bizim yöntemlerimiz özel mülkün işgali mirasın yok edilmesi gibi her zaman halkı mağdur eden solcuların yöntemleri olamaz." demişti.
Federal Yüksek Mahkeme (STF) Yargıcı Edson Fachin, Bolsonaro'nun STF yargıçlarıyla yaptığı toplantıda seçimler için "Bitti, ileriye bakmak gerek." ifadesini kullandığını söylemişti.
SAO PAULO'DA BİR ARAÇ GÖSTERİCİLERİN ARASINA DALDI
Öte yandan, ülkenin Sao Paulo eyaletine bağlı Mirassol kentinde düzenlenen yol kapatma eyleminde bir araç göstericilerin arasına daldı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, gri renkli bir arabanın birçok göstericiyi götürdüğü ve bazılarının üzerinden geçtiği görülüyor.
Ülke basınında çıkan haberlerde, olay nedeniyle aralarında 2 çocuk ve 3 polisin bulunduğu 16 kişinin yaralandığı belirtildi. Bu arada ülke çapında yapılan yol kapama eylemlerinin 16 eyalette devam ettiği ve eylemin yapıldığı 732 yolun yeniden açıldığı duyuruldu.
Güney Amerika'nın en büyük ülkesi, nüfusu 212 milyonu aşan Brezilya'da 30 Ekim Pazar günü düzenlenen ikinci tur devlet başkanlığı seçiminde ülkeyi iki dönem yöneten sol görüşlü eski Devlet Başkanı Lula da Silva yüzde 50,9, aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ise yüzde 49,1 oy almıştı.
Seçim sonuçlarını hala açıkça kabul etmeyen Bolsonaro, seçimlerden yaklaşık 2 gün sonra yaptığı ilk açıklamada gösterilerin "seçim sürecinin yürütülme şekline yönelik öfke ve adaletsizlik hissinin sonucu" olduğunu söylemişti.
Sonuçların açıklanmasının ardından Bolsonaro destekçileri yol kapama eylemlerine ve ülkenin çeşitli eyaletlerinde ordu karargahlarının yakınında, orduyu müdahaleye çağıran gösteriler düzenlemişti.
BOLSONARO, DESTEKÇİLERİNE YOL KAPATMA EYLEMLERİNİ DURDURMA ÇAĞRISI YAPTI
Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, pazar günü kaybettiği seçimlerin ardından destekçilerinin başlattığı yol kapatma eylemlerinin sona erdirilmesi çağrısında bulundu.
Bolsonaro, Twitter hesabından yayınladığı videoda, yol kapatma eylemlerinin ülke ekonomisine zarar verdiğini ve insanların özgür dolaşım hakkını ihlal ettiğini söyledi.
Takipçilerine yollarda değil meydanlar gibi halka açık alanlarda gösteri yapma tavsiyesi veren Bolsonaro, "Başımızı dik tutmalıyız. Gösteriler her zaman memnuniyetle karşılanır, demokratik oyunun bir parçasıdır." dedi.
Bolsonaro, seçim sonuçları nedeniyle üzgün olduğunu belirterek, "Hepinize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Yolları açın, bu meşru gösterilerin bir parçası değil. Brezilya'da yolların kapatılması, anayasamızda bulunan, insanların gelip gitme haklarını ihlal ediyor. Hem ekonomiye zarar veriyor hem de diğer insanların hakların saygı duymak lazım." açıklamasında bulundu.
SİSTEMİN LULA PARADOKSU..
Brezilya'daki seçimleri köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Bercan Tutar, "Sistemin Lula paradoksu..." başlıklı yazısında yeni dönemde ülkeyi nelerin beklediğini yazdı.
Tutar, yazısında, "Yaşlı militan Lula kimilerine göre ise makûs talihini 2021'de ABD Başkanlığı'na seçilen 'Yaşlı Joe'yu tebrik etmesiyle yendi. Zira ikisinin de ortak düşmanı Trump ve Bolsonaro'ydu. Konjonktürel dış hamleler ve iç tıkanıklıklar Lula'yı yeniden denkleme dâhil etti. Ancak unutmayalım ki Lula yine eski Lula olacaktır. 2009'da kurulan BRICS'e Rusya ve Çin ile birlikte imza atmıştı Lula. Yeni dönemde Lula ABD, Çin ve Rusya dengesini gözeten ama öncelikle Brezilya halkının çıkarlarına uygun realist bir siyaset izleyecektir. Ne fanatik bir küreselci ne de dogmatik bir anti-küreselci olacaktır. ABD'nin şimşeklerini üzerine çekmek istemeyen Lula, ağırlığı BRICS merkezli bir siyasete verebilir. Bu da Arjantin, Suudi Arabistan, İran ve Türkiye'nin üyeliklerinin konuşulacağı yeni BRICS+ sürecinde Lula'nın elini küresel arenada hayli güçlendirecektir." ifadelerini kullandı.
İşte Tutar'ın bugünkü yazısı;
Küreselci Sorosçular ve Brezilya'daki Amerikancı Siyonist Evanjelikler ile vesayetçi askeri statüko, bizdeki 17-25 Aralık sürecini aratmayan bir yargı darbesiyle 2016'da önce Luis Ignacio Lula da Silva'nın öğrencisi Dilma Rousseff'i devlet başkanlığından uzaklaştırdı.
Sonra da bu darbeye karşı harekete geçen Lula'nın 2018 seçimlerine katılmasını yasakladılar. Fakat 30 Ekim 2022'deki seçimlerde ipi göğüsleyen 77'lik delikanlı militan Lula da Silva, geri döndü. 10 kadar partinin koalisyon lideri olarak hem de.
2003 ila 2010 arasında Brezilya Devlet Başkanlığı yapan Lula, 580 gün hapis yattı fakat yılmadı. Hakkındaki 26 suç isnadından aklanarak yeniden aday oldu. Böylece bütün iç ve dış 'emperyal bariyerleri aşarak' üçüncü kez seçilmeyi başardı.
Sistemin katı ve şiddetli kısıtlamalarına rağmen Lula'nın kazanması her açıdan hem bir devrime işaret ediyor hem de sorgulanması gereken bir paradoksa...
Lula, yüzde 49.1 oy alan rakibi Jair Bolsonaro'yu yüzde 50.9 ile geçti. 215 milyonluk ülkede Lula 2 milyon oy farkıyla seçildi. Yani statüko istese bu ince marj ile rahatlıkla oynar ve Lula'yı da Trump gibi eleyebilirdi.
Ama yap(a)madılar. Neden?
***
Birinci sebep 1 Ocak 2023'te koltuğa oturacak olan Lula'nın kendisini 'Anti- Lulacı' bir profile dönüştürmüş olmasıdır. Seçim konuşmasında Lula, vesayetçi odakları panikletmeyen bir dil kullandı.
Lula'nın kazanması, aslında ülkelerinde parya muamelesi gören sessiz yığınların mucizesidir. Çünkü Lula 8 yıllık iktidarında 15 milyon insana sağladığı istihdamla hatırlanıyor. Fakat asıl zorluk bundan sonra. 33 milyon Brezilyalı açlık sınırında. 115 milyonun gıda güvenliği yok. Ailelerin yüzde 79'u kredi borcu batağında.
İkinci sebep ise Lula'nın zaten her yönden kuşatma altında olmasıdır. İşi hiç de kolay değil. Askeriye yanında Lula'ya düşman bir Kongre ile Senato var. Üstelik Sao Paulo gibi birçok eyaleti Bolsonaro yanlısı valiler yönetiyor. Yani Lula'nın fakir halktan başka destekçisi yok.
İşte bu yüzden Erdoğan iktidara geldiğinde yaptıkları gibi bütün vesayetçi odaklar talimat yağdırıyor.
The Economist dergisi "soldan merkeze doğru kay" diye akıl veriyor ve Lula'ya Brezilyalı Kemal Dervişler dayatılıyor.
Fakat ihtiyar militan, bütün bu risklerin farkında. Hatta engellerini avantaja çeviren bir siyasi deha olduğunu da kanıtladı.
***
Lula, ABD'nin Ukrayna krizinde Rusya'ya açık destek veren anti-küreselci Bolsonaro'dan duyduğu hayal kırklığını bir imkâna çevirmeyi bildi.
Örneğin, Ukrayna krizinin baş mimarı olarak görülen dışişleri bakan yardımcısı Victoria Nuland geçen nisanda Brezilya'yı ziyaret ettiğinde Bolsonaro ile görüşmedi. Nuland, Brezilya seçim sistemine övgüler yağdırmıştı.
Yaşlı militan Lula kimilerine göre ise makûs talihini 2021'de ABD Başkanlığı'na seçilen 'Yaşlı Joe'yu tebrik etmesiyle yendi. Zira ikisinin de ortak düşmanı Trump ve Bolsonaro'ydu.
Konjonktürel dış hamleler ve iç tıkanıklıklar Lula'yı yeniden denkleme dâhil etti. Ancak unutmayalım ki Lula yine eski Lula olacaktır. 2009'da kurulan BRICS'e Rusya ve Çin ile birlikte imza atmıştı Lula.
Yeni dönemde Lula ABD, Çin ve Rusya dengesini gözeten ama öncelikle Brezilya halkının çıkarlarına uygun realist bir siyaset izleyecektir. Ne fanatik bir küreselci ne de dogmatik bir anti-küreselci olacaktır. ABD'nin şimşeklerini üzerine çekmek istemeyen Lula, ağırlığı BRICS merkezli bir siyasete verebilir.
Bu da Arjantin, Suudi Arabistan, İran ve Türkiye'nin üyeliklerinin konuşulacağı yeni BRICS+ sürecinde Lula'nın elini küresel arenada hayli güçlendirecektir.
Dolayısıyla 77'lik delikanlı militanın bu stratejiyle emperyal merkezin Lula paradoksunu aşacağı kanısındayım.
Bakalım süreç nasıl sonuçlanacak?
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN