Hamas'ın düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu ile tarihinin en büyük kayıplarını veren ve sözde güçlü imajı yerle bir olan İsrail, Gazze'de büyük bir katliama imza atıyor. Kadın, çocuk, yaşlı, genç dinlemeyen İsrail, Gazze'yi tamamen yok etmekle tehdit ederken Batı ise İsrail'in işlediği savaş suçlarını görmezden geliyor.
Masum sivillere fosfor bombası atacak gözü dönmüş İsrail'e şaşırtmayan destekse ABD'den geldi.
Uçak gemilerini İsrail'e destek için gönderen ABD'nin bu kararı özellikle Rusya'nın da tepkisini çekerken, tüm dünyanın gözü de Hamas'ın üzerinde.
Hamas eski Sözcüsü liderlerinden Sami Ebu Zuhri, Hamas-İsrail savaşını, Aksa Tufanı Operasyonu'nun nasıl planlandığını, nasıl yönetildiğini ve Filistin'deki son gelişmeleri Takvim.com.tr için anlattı.
Hamas'ın 7 Ekim Cumartesi günü İsrail'e düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından bütün dünyanın gözü Filistin ve İsrail'de. Hamas'ın operasyonu ile büyük bir şoka uğrayan İsrail Gazze'ye ölüm yağdırıyor.
İsrail'in Gazze'de yaptığı insanlık dışı saldırılar resmen soykırımı işaret ediyor. Öte yandan 11 Ekim'de Gazze'de elektrik tamamen kesildi ve Filistinliler karanlığa gömüldü. Batı basını ise İsrail'in katliamlarına karartma uyguluyor.
Aksa Tufanı Operasyonu'nun nasıl planlandığı, İsrail istihbaratının nasıl böyle bir zafiyet gösterdiği ise en çok merak edilen konular arasında. Hamas'ın eski sözcüsü ve liderlerinden Sami Ebu Zuhri, Filistin'deki son gelişmeleri, Hamas'ın Aksa Tufanı Operasyonu'nu nasıl planladığını ve operasyonun neden şimdi düzenlendiğini Takvim.com.tr için anlattı.
"İSRAİL'İN MESCİD-İ AKSA'YI YIKMASI AN MESELESİYDİ"
İsrail Aksa Tufanı Operasyonu ile 7 Ekim Cumartesi sabahına büyük bir şokla uyandı. Operasyonu başlatmak zorunda kaldıklarını söyleyen Hamas eski Sözcüsü ve liderlerinden Sami Ebu Zuhri, Filistin'de Aksa Tufanı'na giden sürecinin işgalci İsrail ve fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerinden geçtiğini söyledi. Zuhri İsrail'in ve fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya dini kıyafetlerle girmesi, Müslümanların girişini yasaklaması ve burada konser vermesi gibi Mescid-i Aksa'nın kimliğini doğrudan hedef alan tehlikeli adımlar attığını söylerken Filistin'in ise uluslararası kanallarla İsrail'e ve dünyaya mesaj göndermeye çalıştıklarını fakat çağrılarının cevapsız kaldığını belirtti.
"Mescid-i Aksa'mızı ve ilk kıblemizi kurtarmak ve kutsallığını savunmak adına bu operasyonu başlatmak zorunda kaldık." diyen Hamas eski Sözcüsü Zuhri, şu ifadeleri kullandı:
Bu operasyon düzenlenmese Mescid-i Aksa'nın yerine bir sinagog kurulması an meselesiydi. İşgalci İsrail'in bir sonraki aşaması Mescid-i Aksa'yı yıkmak ve yerine bir sinagog kurmaktı.
HAMAS İSRAİL'İN TUZAĞINA MI DÜŞTÜ?
Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından bütün dünya Hamas'ın tuzağa çekildiği algısına teslim oldu. Sami Ebu Zuhri, Hamas'ın İsrail'in tuzağına mı düştüğü yoksa olası tüm sonuçları göze alarak büyük bir saldırı mı başlattığına ilişkin şöyle konuştu:
"Hamas'ın bütün bu yaşananlara karşı direnmekten ve haklarımıza sahip çıkmaktan başka bir seçeneği yoktu. Hamas'ın bir tuzağa çekildiğine yönelik iddialar tamamen bir karartma girişimidir. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Haklarımıza sahip çıktık. Mescid-i Aksa'mıza, ilk kıblemize sahip çıkmaya; onun kutsallığını muhafaza etmeye çalıştık."
"İSRAİL YENİLGİSİNİ ÖRTMEK İÇİN KARARTMA KAMPANYASI BAŞLATTI"
Hamas'ın Aksa Tufanı Operasyonu'nu düzenlemesinin İsrail'in tuzağına düştüğünü gösterdiğine yönelik iddialar hakkında konuşan Hamas eski Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, "Direniş başarılı olduktan ve işgalci İsrail'e karşı tarihi bir darbe vurulduktan sonra bu operasyona karşı karartma ve suçlu çıkarma kampanyası başlatıldı. Ancak işgalci İsrail tarihi bir darbe almış durumda. İşgalci İsrail'in geçmişten bu yana aldığı en büyük yenilgiyi örtmek adına direnişi hedef alan bir karartma kampanyası var." dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
"ABD'NİN GELMESİ İSRAİL'İN ZAYIFLADIĞINI GÖSTERİYOR"
"Ancak gerçek ise kendisini bölgenin en güçlü istihbaratı, en güçlü ordusu, bölgenin geleceğini belirleyen süper gücü olarak gösteren işgalci İsrail itibarını kaybetti. Filistinli direnişçiler hala işgal edilmiş topraklarımızda faaliyet göstermeye, işgalci İsrail askerlerini esir almaya devam ediyor. 5. Günde İsrail hala bölgede kontrol sağlamış değil. ABD'nin İsrail'e destek olmak için yasa dışı şekilde bölgeye intikal etmesi de İsrail'in zayıfladığını ve Hamas'ın tuzağa düşmediğini gösteriyor."
İSRAİL'İN BÜYÜK ZAFİYETİ: MOSSAD ÇÖKTÜ MÜ?
İsrail Hamas'ın saldırısı karşısında büyük bir şok yaşadı. Dünya basını İsrail dış istihbarat servisi MOSSAD'ın büyük bir zafiyet yaşadığını söylüyor. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ise Savunma Kuvvetleri İstihbaratından gelen uyarıları dikkate almamakla suçlanıyor. Öte yandan ABD basınında çıkan haberlerde İsrail Savunma Kuvvetleri İstihbarat Servisi'nin Hamas'ın saldırısından kısa bir süre önce İsrailli askerleri sınırdaki hareketlilik konusunda uyardığını fakat askerlerin bu istihbaratı ciddiye almadığını belirtildi.
"OPERASYON ÇOK GİZLİ YAPILDI: İSRAİL KAŞRI İSTİHBARATLA YANILTILDI"
Sami Ebu Zuhri, İsrail'in ve MOSSAD'ın zafiyeti konusunda şu ifadeleri kullandı:
"Bu operasyonun birçok özelliği var; operasyonun gizli bir şekilde yapılması, hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi ve karşı istihbaratla yani işgalcilerin istihbaratlarının yanlış yönlendirilmesi, Gazze sınırındaki işgalcilerin iletişiminin kesilmesi, savunma hatlarının etkisiz hale getirilmesi, direnişçilerin iyi eğitim alması ve en önemlisi de tüm bunların gizlilik korunarak ve hızlı bir şekilde yapılması. Operasyonun işgalci İsrail'in beklemediği bir zamanda, beklemediği yerde ve beklemediği bir şekilde gerçekleştirilmesi ciddi bir şok yaratmış durumda."
"İSRAİL'İN YENİLMEZLİK PROPAGANDASI SUYA DÜŞTÜ"
"İşgalci İsrail büyük bir şokla büyük kayıplarla güne başladı ve hala o şokun altından çıkmış değil. Direnişe karşı işgalci İsrail'in böyle bir kayıp vermesi büyük itibar kaybı. Sonuçta büyük bir ordu, ülke ya da birkaç ülke birlikte bize saldırdı diyemezler. Hepimiz İşgalci İsrail'in kimlerin desteğini aldığını biliyoruz. Tüm bu desteği alan işgal ordusunun karşısında sadece direniş grupları var. El Kassam Tugayları bir ordu ya da ülke değil." ifadelerini kullanan Sami Ebu Zuhri, sözlerine şöyle devam etti:
"İşgalci İsrail maddi kayıptan çok itibarını kaybetti. Yenilmezlik propagandası ile dünyayı yönetmeye çalışan İsrail'in propagandası suya düştü."
HAMAS İSTİHBARAT ALDI: İSRAİL GAZZE'YE ZATEN SALDIRACAKTI
Hamas'tan gelen açıklamalarda İsrail'in büyük bir operasyon hazırlığı içerisinde olduğu fakat Hamas'ın önce hareket ederek Aksa Tufanı'nı başlattığı söyleniyor. Sami Ebu Zuhri, İsrail'in Batı Şeria ve Kudüs'te son dönemin en büyük ihlallerini gerçekleştirdiğine dikkat çekerken Hamas'ın daha büyük bir operasyona ilişkin istihbarat aldığını söyledi ve şöyle konuştu:
"Biz zaten bir saldırı ardından karşılık vermek durumundaydık. Özellikle işgalci İsrail'in Kudüs'te yaptıklarının ciddi boyutta bir saldırı olarak görülmesi gerekiyor. Diğer taraftan bir istihbarat bilgisi olarak işgalci İsrail özellikle Gazze'yi hedef alan bir saldırı hazırlığının son aşamasındaydı. O yüzden biz hakkımızı savunmak; kayıp her zaman bizden olmasın, bu sefer onlar da kaybetsin, bizden daha fazla kaybetsin istedik. İlk defa işgalci İsrail bir kayıp veriyor."
HAMAS NE KADAR İLERİ GİDEBİLİR?
Aksa Tufanı Operasyonu ile İsrail'e büyük bir darbe vuran Hamas'ın nihai hedefi, dünyanın en çok merak ettiği konular arasında. İsrail günlerdir Filistin'i tehdit ediyor. Hamas ise İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırıların ardından Aşkelon'a füze attı. Ardından İsrail'den Gazze'nin tamamen yok edileceğine, Gazze'de tek bir ev dahi bırakılmayacağına yönelik bir tehdit geldi. Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, Hamas'ın ne kadar ileri gidebileceği konusunda şöyle konuştu:
"Ortada var olan tablo şundan ibarettir: Biz işgal altında ve direniş hakkı olan bir halkız. Bu sürecin nereye gideceğini bize değil, bu sürecin başlamasına neden olan işgalci İsrail'e sormak gerekiyor. Böyle bir operasyonun başlamasına yol açan işgalci İsrail'in devam eden ihlalleri ve saldırılarıdır. Gazze 16 yıldan fazla bir süredir kuşatma altında. Nereye kadar beklemesi gerekiyor? İnsanlar nereye kadar sabretmek zorunda kalacak?"
"MESCİD'İ AKSA İŞGALCİLERİN MABEDİ OLMAK ÜZERE"
Mescid-i Aksa neredeyse artık işgalcilerin mabedi oldu olacak. Biz bunu mu bekleyelim? Daha fazla neyi bekleyebiliriz? Binlerce Filistinli hapishanelerde zor şartlar altında. İşgalci İsrail'in ihlalleri bitmez, durmaz. Diğer bölgelerdeki saldırıları da hesaba akıttığımızda bu sorunun işgalci İsrail'e ve uluslararası topluma sorulması lazım. Ne zaman buna dur diyecekler? Bütün bu baskılara, acılara vahşete ne zaman dur diyecekler?
"GAZZE KUDÜS İÇİN AYAKLANDI"
Hamas eski Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, Filistin'in İslam dünyasından bir beklentilerine yönelik, "Arap ve İslam dünyasından gösterilen tepki zayıftır ve duruma yakışır bir tepki değildir. Biz hepimizin ilk kıblesi, davası, kırmızı çizgisi olan Mescid-i Aksa için bu operasyonu başlattık; kendi çıkarımız için değil. Ümmetin daha açık, daha somut bir tavırla bizimle birlikte olmasını bekliyorduk. Ancak acıyla söylüyorum ki İslam ümmeti Gazze'yi işgalcilerin insafına bıraktı." ifadelerini kullandı.
FİLİSTİN'İN UMUDU TÜRKİYE
"Türkiye'den bir halk olarak Gazze'nin Kudüs'ün Mescid-i Aksa'nın yanında her şekilde, her türlü destekle yer almasını bekliyoruz. Türkiye hükümetinden, devletinden daha açık, daha net bir tavır göstermesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı ve sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Gazze Kudüs için, Mescid-i Aksa için canından, hayatından vazgeçerek ayaklandı ve gereken cevabı vermeye çalıştı. Dünya Mescid-i Aksa için ayaklanmayacaksa insanlık için ayaklansın, gereken yanıtları versin. İşgal devletinin savunma bakanı 'Gazze'de hayvanlaşmış insanlarla savaşıyoruz.' diyor. Ümmetin görüşü de bu yönde mi? İstisnasız bütün hükümetlerin ve halkların gösterdiği tepki yetersizdir."
SAMİ EBU ZUHRİ KİMDİR?
Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas'ın eski sözcüsü olan Filistinli siyasetçi ve akademisyen Sami Ebu Zuhri, 1967 Gazze doğumludur.
İslam tarihi alanında doktora sahibi olan Sami Ebu Zuhri, 2000 yılından bu yana Gazze İslam Üniversitesi'nde Tarih ve Arkeoloji Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Bir dönem Gazze İslam Üniversitesi Sözlü Tarih Merkezi'nin müdürlüğünü yaptı. Filistin Gazetesi Yönetim Kurulu Üyesi olan Filistin meselesi ile ilgili kitaplar ve araştırma makaleleri yayımladı.
Genç yaşta işgale karşı mücadeleye dahil olan Sami Ebu Zuhri, İsrail ordusu tarafından tutuklanmış ve 1989-1994 yılları arasında işgalcilerin hapishanelerinde tutulmuştu.