Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a bugün sömürge tarihine ve Cezayir Savaşı'na ilişkin rapor sunacak Stora, L'Obs gazetesine verdiği demeçte, iki halk arasında uzlaşı sağlamak için Fransız sömürge geçmişine ve Cezayir'in bağımsızlık savaşına yönelik eleştiriyi engelleyecek bir tarih inşa etmenin söz konusu olmadığını belirtti.
Cezayir Savaşı sırasında acımasız ve korkunç şeylerin yaşandığını ifade eden Stora, o dönem yargısız infazlar ve işkencelerin yapıldığını, binlerce kişinin yakınlarının cenazelerinin nerede olduğunu bilmediğini kaydetti.
Stora, sömürge ve Cezayir Savaşı nedeniyle göçmenlerin, Cezayirlilerin ve askerlerin travma geçirdiğini kaydetti.
Dönemin Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle'un Cezayir'in bağımsızlığını kazandıktan sona bu ülke ile ekonomik ilişkilerini korumak istediğini ifade eden Stora, bunun nedeninin Sahra bölgesindeki petrol ve nükleer deneyim olduğunu vurguladı.
Stora, Cezayir'in bağımsızlığını kazanmasının ardından Fransa'da anma günü etkinlikleri yapılabilmesi için tarih belirlenemediğini ifade etti.
"İNSANLIĞA KARŞI SUÇ"
Cezayir Savaşı sırasında İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı görevlerinde bulunan François Miterrand'ın, birçok Cezayirlinin infazında önemli rol oynadığını aktaran Stora, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Şubat 2017'de cumhurbaşkanı adayı olduğu dönemde Cezayir'e gerçekleştirdiği ziyaret sırasında sömürgeyi "insanlığa karşı suç" olarak tanımladığını hatırlattı.
Fransız tarihçi, 2018'de Macron'un Cezayir'de Fransız sömürgeciliğine karşı başlatılan mücadeleye destek veren, işgal karşıtı Maurice Audin'in, 1957'de Fransız ordusu tarafından tutuklanıp öldürülmesi olayında sorumluluğunu kabul ettiğini anımsattı.
Stora, Fransa'da sağın bir kısmı ve aşırı sağın ülkenin geçmişiyle yüzleşmek istemediğinin altını çizdi.
Avrupalıların bir kısmının sömürgeye karşı olduğunu ve Müslümanların yanında yer aldığını ifade eden Stora, Fransa'nın, Cezayir'den özür dileyebileceğini ancak iki halk arasında uzlaşı sağlamak için başka yöntemlerin bulunduğunu kaydetti.
Stora, her iki ülkeden tarihçilerin, diplomatların, iş adamlarının ve sanatçılarının yer aldığı bir komisyon oluşturulmasını önerdiğini belirtti.
Cezayir'in, Fransa'daki arşivlerin iade edilmesi istediğini hatırlatan Stora, her iki ülke tarafından ortak bir arşivin oluşturulması gerektiğini kaydetti.
"DEVLET SIRRI" İBARESİNİN KALDIRILMASINI İSTİYOR
Stora, 1970 öncesine ait belgelerin üzerinde bulunan "devlet sırrı" ibaresinin de kaldırılması gerektiğini belirtti.
"Sömürgecilik Fransız tarihinin ayrılmaz bir parçasıdır, ayrı tutulamaz." ifadesini kullanan Stora, Fransa'nın geçmişi ile yüzleşmesi gerektiğini vurguladı.
Stora, "Savaş sırasında işlenen zulümlerin ve yüz binlerce Cezayirlinin ölümünün kabul edilmesi, daha barışçıl bir hafızaya doğru ilerlemenin temel koşuludur." değerlendirmesinde bulundu.
Macron, temmuz 2020'de Fransız tarihçi Stora'yı "sömürge tarihi ve Cezayir Savaşı" konusunu araştırarak "iki halk arasında uzlaşıyı" sağlamak üzere görevlendirmişti.
CEZAYİR'DE FRANSIZ SÖMÜRGESİ
İnsan hakları örgütleri ve tarihçiler, Fransa'nın 1830-1962 yıllarındaki sömürge döneminde Cezayirlilere yönelik katliamlar gerçekleştirildiğini ve yüz binlerce kişinin tehcir edildiğini belirtiyor.
Cezayir İnsan Hakları Savunma Birliği, Fransız sömürgesi döneminde yaklaşık 10 milyon kişinin öldürüldüğünü açıklamıştı.
Son olarak, Fransa'nın başkenti Paris'teki İnsan Müzesi'nde 170 yıldır tutulan, Cezayir'deki Fransız işgaline karşı 1830-1962 arası gösterilen direnişin liderlerinden 24'ünün naaşlarının kalıntıları 4 Temmuz'da ülkelerine iade edilmişti.