Güney Kore'de sıcak saatler yaşanmaya devam ediyor.
İKİNCİ KEZ HALKA HİTAP ETTİ
Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, sıkıyönetim ilanından bu yana ikinci kez televizyondan halka hitap etti.
Yoon, sıkıyönetim ilanının "idari bir eylem" olduğunu, bu yüzden ayaklanma girişimi olarak değerlendirilemeyeceğini ve soruşturma konusu yapılamayacağını savundu.
MUHALEFETİ HÜKÜMETİ FELÇ ETMEKLE SUÇLADI
Muhalefetin hükümeti felç etmesine karşın ülkeyi korumak ve devlet işlerini normalleştirmek için devlet başkanı olarak sıkıyönetim ilan etme yetkisini kullandığını ifade eden Yoon, "Bu, yüksek düzeyde hesaplanmış bir siyasi hükümdür." dedi.
Devlet Başkanı Yoon, sıkıyönetim ilanı nedeniyle azledilmesi ve yargılanması halinde buna karşı koyacağını belirterek, "Ülkenin hükümetini felç eden, devletin anayasal düzenini akamete uğratan güçlerin ve suç gruplarının Kore Cumhuriyeti'nin geleceğini tehdit etmesini önlemek için sonuna kadar savaşacağım." ifadesini kullandı.
Yonhap'ın haberine göre, Genel Kurmay Başkanı Park An-su ise görevden alındığını açıkladı.
Sıkıyönetimin ilan edilmesinden kısa süre sonra ülkedeki tüm siyasi faaliyetleri yasaklayan sıkıyönetim emri, Park'ın imzasıyla yayımlanmıştı.
Park, mecliste verdiği ifadede, sıkıyönetim ilanını Devlet Başkanı Yoon'un televizyonda yaptığı açıklamayla öğrendiğini ve sıkıyönetim emrini kendisinin hazırlamadığını savunmuştu.
Eski Genel Kurmay Başkanı, sıkıyönetimin kaldırılmasının ardından o sırada Savunma Bakanı olan Kim Yong-hyun'a istifasını sunduğu ancak Devlet Başkanı Yoon'un geri çevirmesiyle görevine devam ettiğini belirtmişti.
6 KİŞİ DAHA GÖREVDEN ALINDI
Park'tan önce sıkıyönetim ilanı nedeniyle aralarında Başkent Savunma Komutanı, Özel Kuvvetler Komutanı, Savunma İstihbarat Komutanı ve Savunma İstihbarata Karşı Koyma Komutanı'nın olduğu 6 üst düzey asker görevden alınmıştı.
Dün gözaltına alınan Emniyet Genel Müdürü Cho Ji-ho ve Seul Metropol Emniyet Müdürü Kim Bong-sik için tutuklama talep edileceği de bildirildi.
Güney Kore ajansı Yonhap'ın haberine göre, soruşturmayı yürüten polis yetkilileri, acil gözaltı kararıyla tutulan polis amirlerinin tutuklanması için mahkemeye başvuracaklarını belirtti.
Söz konusu emniyet müdürleri, 3 Aralık'taki başarısız sıkıyönetim ilanı sırasında Ulusal Meclis'in polis kordonuna alınması talimatını vererek, karar için oylama yapacak milletvekillerinin Meclise girmelerini engellemeye çalışmakla suçlanıyor.
GÜNEY KORE'DE NELER YAŞANIYOR?
Yoon, 3 Aralık gecesi televizyon kanalında yaptığı konuşmada, "muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere karıştığı" gerekçesiyle sıkıyönetim ilan etmiş ancak parlamentonun yaptığı oylamada kararı kaldırması ve bunun Bakanlar Kurulu'nda onaylanmasıyla geri adım atmıştı.
Yoon, muhalefeti "hükümetin işlevini yerine getirmesini engellemekle" suçlayarak, sıkıyönetimin "Kuzey Kore yanlısı güçleri ortadan kaldırmayı ve anayasal özgürlük düzenini korumayı amaçladığını" savunmuştu.
Sıkıyönetim ilanının ardından Savunma Bakanlığı, ordudaki komutanlara toplantı talimatı verip teyakkuzda olunması çağrısı yapmıştı. Öte yandan, "sıkıyönetim birlikleri" olarak görevlendirilen askerlerin Ulusal Meclise girdiği bildirilmişti.
Ulusal Mecliste yapılan acil oturumda sıkıyönetim kararının kaldırılmasına ilişkin verilen önerge, 190 milletvekilinin oyuyla kabul edilmişti. Ulusal Meclis Başkanlığı Ofisi, sıkıyönetimin, yapılan oylamanın ardından "hükümsüz" hale geldiğini açıklamıştı.
Bunun üzerine Bakanlar Kurulu'nu toplayan Yoon, kabinenin onayıyla sıkıyönetimi sona erdirdiğini duyurmuştu.
Seul Yüksek Savcılığının "vatana ihanet", "silahlı kalkışmaya teşebbüs" ve "görevi kötüye kullanma" şüphesiyle yürütülen soruşturmada Yoon "şüpheli" olarak tanımlanırken, kendisine yurt dışı seyahat yasağı getirilmişti.
Güney Kore Ulusal Meclisi, 10 Aralık'ta sıkıyönetim ilanı nedeniyle Devlet Başkanı Yoon dahil 8 kişinin "derhal gözaltına alınmasını" içeren karar tasarısını kabul etmişti.