Abluka altına aldığı Gazze'de sistematik bir soykırıma imza atan İsrail, 30-31 Temmuz'da önce Lübnan'ın başkenti Beyrut'u vurup Hizbullah'ın iki numaralı ismi Fuat Şükrü'yü öldürdü.
Abluka altına aldığı Gazze'de sistematik bir soykırıma imza atan İsrail, 30-31 Temmuz'da önce Lübnan'ın başkenti Beyrut'u vurup Hizbullah'ın iki numaralı ismi Fuat Şükrü'yü öldürdü.
Daha sonra ise İran'ın yeni seçilen Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'ı tebrik etmek için Tahran'da bulunan Hamas lideri İsmail Haniye'yi şehit etti.
Haniye'nin şehit olduğu suikast ise geride yanıt bekleyen çok sayıda soru bıraktı.
KOMUTAN BAŞTA OLMAK ÜZERE ÇOK SAYIDA KİŞİ SORGULANIYOR
Dünyanın gündemine oturan suikastın ardından başkent Tahran'da casus avı başladı.
İçişleri bakanlığı ve ordu bünyesinde kurulan özel bir birim, Haniye'nin İran'a ilk gelişinden suikast anına kadarki geçirdiği tüm anları inceliyor.
New York Times'ın haberine göre; İran, suikastta yer aldıkları şüphesiyle aralarında üst düzey istihbarat görevlilerinin de bulunduğu düzinelerce şüpheliyi tutukladı. 20'den fazla kişinin tutuklanması İran medyasında yayınlanmadan gizlice yapıldı.
Hamas liderinin korumasından sorumlu olan Ensar el-Mehdi Komutanı Fetullah Camiri'nin de sorgulandığı öğrenildi.
ŞİFRE 140 DAKİKADA GİZLİ
Türkiye Gazetesi'nin haberine göre; İran kaynakları, Haniye'nin suikastının şifrelerinin Haniye'nin odasına girdiği 23.40'tan patlama anı olan 02.00'ye dek geçen 140 dakikalık dilimde gizli olduğunu belirtti.
GÖREV-YETKİ KARMAŞASI VAR
İranlı eski istihbaratçı Ali Rezai, koruma ve istihbarattan sorumlu birimler arasında çok ciddi görev-yetki karmaşası ve iç çekişme yaşandığını ve son olayda bu zafiyetin zirve noktasına ulaştığını söyledi.
NOKTA İSTİHBARAT OLMADAN YAPILAMAZ
Kendi içinde ayrılan İran istihbarat kurumlarına ciddi anlamda sızmaların olduğunu kaydeden Rezai "Devlet içerisinde şu an Haniye suikastı özelinde 'Kimler hangi harici servislerle iş birliği içerisinde ve ihanet hangi mevki ve makamlara kadar uzanıyor' sorusunun cevabı aranıyor. Son suikast nokta istihbarat desteği olmadan kesinlikle yapılamaz" dedi.
İsmail Haniye'nin korumasından sorumlu olan Ensar el-Mehdi aynı zamanda İran Cumhurbaşkanı'nın da korumasından sorumlu.
İRANLILAR NET DEĞİL
Hamas kaynakları ise ilk andan itibaren bilgi akışı sorunu yaşandığını ve İranlı yetkililerin net tanımlamalar yapmaktan kaçındığı bilgisini paylaştı. Haniye'nin hayatını kaybettiği olaya ilişkin saldırı silahı ve yöntemi ile ilgili belirsizlikler devam ederken İranlı kaynaklar, "Gaziler Misafirhanesine gece saat 23.40'ta giriş yapan Haniye'nin vurulduğu 02.00'ye kadarki bütün görüşmeleri ve orada olduğunu kimlerin bildiği, sorumluların o esnada telefon ya da benzeri araçlarla kimlerle temas kurduğu araştırılıyor" bilgisini paylaştı.
TEPEDE YÜRÜYÜŞ YAPAN 10 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Haniye'nin konakladığı binada yaşanan patlamanın ardından Devrim Muhafızları Ordusunun hava savunma sistemlerini aktive ettiği ve birkaç füze fırlattığı da gelen bilgiler arasında. Olaya ilişkin bir başka çarpıcı gelişme ise Gaziler Konağı'nı çevreleyen tepelerde ilk andan itibaren arama tarama faaliyeti başlatıldığı ve özellikle Tuchal Tepe bölgesinde yürüyüş yaptıklarını iddia eden 10'dan fazla kişinin gözaltına alınarak sorgulanması oldu.
MOSSAD, LİSTEYİ REVİZE ETTİ
Hamas kaynakları olayla ilgili bir inceleme heyetini Tahran'a gönderdiklerini kaydetti ve MOSSAD'ın suikast listesini revize ettiğini belirtti.
MOSSAD İRANLI AJANLARI GÖREVLENDİRDİ
Öte yandan Telegraph'ta yer alan bir habere göre ise; Mossad, Hamas lideri İsmail Haniye'nin Tahran'da kaldığı misafirhaneye patlayıcı yerleştirmek üzere İranlı güvenlik ajanlarını görevlendirdi.
Habere göre ilk plan, helikopter kazasında ölen Cumhurbaşkanı İbrahim Raisi'nin cenaze törenine katılmak üzere Mayıs ayında Tahran'ı ziyaret eden Haniye'ye suikast düzenlemekti, ancak iki İranlı yetkili gazeteye, binadaki insan sayısının çokluğu ve başarısız olma ihtimalinin yüksek görünmesi nedeniyle operasyonun iptal edildiğini söyledi.
İngiliz gazetesi ajanların yine de operasyona devam ederek yerleşkedeki üç odaya patlayıcı yerleştirdiklerini ve daha sonra İran'dan ayrıldıklarını söylüyor. Bombaları yurtdışından patlattıkları bildiriliyor.