Yönetici, İngiltere'deki ruh sağlığı sisteminin daha düzenli, iş yükünün ve çalışma saatlerinin daha az olduğunu söyledi.
Mevcut göç dalgasından önce de ciddi bir psikiyatrist eksikliği yaşayan İsrail'de bu durum daha da kötüleşti.
İsrail Sağlık Bakanlığının geçen yıl yayınladığı tıbbi işgücü raporuna göre, İsrail'de kişi başına düşen psikiyatrist sayısı son 10 yılda yüzde 19 azalma gösterdi.
Resmi veriler, İsrail'de kamuda her 11 bin 705 kişiye bir psikiyatristin düştüğüne işaret ediyor.
"GAZZE ŞERİDİ'NDE SAVAŞANLARIN KAÇININ SAVAŞ SONRASI TRAVMA YAŞAYACAĞI HENÜZ BİLİNMİYOR"
Ruh Sağlığı Merkezleri Yöneticileri Forumu Başkanı Dr. Shmuel Hirschman, sistemde 400 psikiyatrist açığının bulunduğunu ve mevcut çalışanların emeklilik yaşına yaklaştığı veya bu yaşı aştığı için bu sayının 5 yılda iki katına çıkabileceğini söyledi.
Ruh Sağlığı Merkezleri Yöneticileri Forumu, Kamu Denetçisi Matanyahu Engelman'a geçen hafta "ruh sağlığı sisteminin içinde olduğu zor durumdan dolayı çaresizlik içinde seslendiği" bir mektup gönderdi.
Mektupta, Gazze'ye işaret edilerek, "7 Ekim olayları, İsrail'de, eğitimli bir uzman tarafından tedavi görmesi gereken yaklaşık 300 bin psikiyatri hastasının daha varlığına neden oldu." ifadesi kullanıldı.
Ruh sağlığı hizmetlerine talebin artış gösterdiği belirtilen mektupta, "Gazze Şeridi'nde savaşanların kaçının savaş sonrası travma yaşayacağı henüz bilinmiyor. Yüksek düzeyde zihinsel sağlık sorunlarına, intiharlara ve insanlık dışı koşullarda acil hastaneye yatışlara tanık oluyoruz." ifadelerine yer verildi.
İsrail hükümetini Gazze'de sivilleri öldürmekle suçlayan İsrailli Yahudi aktivistler, Tel Aviv'de gösteri düzenleyerek ateşkes çağrısında bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde yaklaşık 200 kişilik grup İbranice, Arapça ve İngilizce olarak "Hemen şimdi ateşkes", "Katliama, soykırıma, ırkçılığa ve siyonizme hayır", "Gazze'yi bombalamayı durdurun" yazılı dövizler taşımıştı.
İSRAİL'İN GAZZE'Yİ İŞGALİNDE 7 EKİM SONRASI
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim'de kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 9 bin 100 çocuk, 6 bin 500 kadın olmak üzere, 21 bin 978 Filistinli öldürüldü, 57 bin 697 kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 172'si karadan işgal sürecinde olmak üzere 506 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım'da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani arada" 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 319 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 28 Lübnanlı sivil, 138 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 9 İsrail askeri öldü.
İSRAİL ANTİDEPRESAN BAĞIMLISI OLDU
Öte yandan geçtiğimiz günlerde soykırım ordusunun bölgeden yapılan tüm haberlere müdahale ettiğini belirten Haaretz yazarı, İsraillilerin ise korkudan antidepresan bağımlısı olduğunu yazmıştı.
Terör devleti İsrail, aylardır sivillere ölüm yağdırdığı Gazze'ye düzenlediği kara saldırılarında beklediği ilerlemeyi kaydedemedikçe Tel Aviv'de panik artıyor. İsrail'in Haaretz gazetesinden Nir Gontarz, "Gazze'de İsrail askerleriyle bir gün geçirdim. Savaş alanı eve dönüşten daha sakin" başlıklı yazısında soykırım ordusu ile geçirdiği bir günü anlattı. Kassam Tugaylarından her gün yeni bir darbe yiyen soykırım ordusu Gazze'de kontrolün elinde olduğunu iddia ederken Gontarz, Tel Aviv'in içinde bulunduğu panik halini gözler önüne serdi.