Yunanistan'da ve Bulgaristan'da onlarca kişinin ölümüne yol açan Daniel Kasırgası, rotası üzerindeki Libya'da da büyük yıkım yarattı.
Özellikle Derne kentinde delta ağzına yapılan iki baraj yıkıldı. Sel olup aktı. Önüne ne geldiyse yıktı.
Yaklaşık 100 bin kişinin yaşadığı Derne'de iki barajın yıkılarak bölgeyi sular altında bıraktığı anlaşıldı. Uydu görüntüleriyle, vadi sonuna inşa edilen barajların deltaya açıldığı ve çevresinde yüzlerce binanın bulunduğu saptandı.
Bu iki baraj ve dört köprünün ortadan kalkmasıyla Derne sular altında kaldı. Daniel Kasırgası'nın Derne'nin yanı sıra Doğu Akdeniz'deki Bingazi, El Merj ve Susa kentlerini de vurduğu anlaşıldı.
Eski ve yeni uydu görüntülerinin paylaşılması ile durumun vehameti gözler önüne serildi.
6 BİNDEN FAZLA KİŞİ ÖLDÜ
Libya Ulusal Birlik Hükümeti sel felaketinde 6 bin kişinin öldüğü bildirildi. Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Örgütü (IFRC) ise 10 bin kişinin kayıp olduğunu bildirdi. Hayatını kaybeden kişiler için toplu mezarlar kazıldı.
Derne belediyesi durumu "felaket" olarak nitelendirdi ve "ulusal ve uluslararası yardım" çağrısında bulundu.
Bingazi, Merc, Beyda, Suse ve Derne'yi kapsayan bölgede acil durum ilan edildi; okullar ve işyerleri kapatıldı. Sosyal medyada suda sürüklenen ve araçlarının üzerinde mahsur kalan kişilerin görüntüleri paylaşıldı.
İKİ BAŞLI YÖNETİM HASAR TESPİT ÇALIŞMALARINI ZORLAŞTIRIYOR
2011'de Muammer Kaddafi'nin devrilmesinin ardından 2014'ten bu yana doğuda ve batıda iki rakip kuvvet tarafından idare edilen Libya'daki siyasi karmaşa, ülke içinden sağlıklı bilgi akışını ve hasar tespit çalışmalarını zorlaştırıyor. Selin vurduğu doğu bölgesinde elektrik ve internet altyapısının çökmesi de bilançonun tespitini zorlaştırıyor. Uluslararası alanda tanınan Trablus merkezli Başbakan Abdülhamid Dibeybe hükümeti, selden etkilenenler için hareket geçti.
MISIR YAS İLAN ETTİ
Mısır, Libya ile dayanışma için üç günlük yas ilan edildiğini açıkladı. Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Cezayir ve İtalya arama-kurtarma ekibi ve yardım göndereceklerini duyurdu.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile telefon görüşmesi yaparak geçmiş olsun ve taziye dileklerini iletti. Erdoğan, bölgeye 65 kişiden oluşan su altı ve su üstü arama kurtarma ekibi de dahil Kızılay, UMKE ve STK mensuplarından oluşan toplam 168 kişi ile 2 arama kurtarma aracı, 2 kurtarma botu gönderileceğini duyurdu. Milli Savunma Bakanlığı, dün öğlen saatlerinde, ekipler ile yardım malzemelerini taşıyan 3 nakliye uçağının Libya'ya ulaştırıldığını açıkladı.
Libya'da meydana gelen felaket akıllara "Türkiye'de de bu tip meteorolojik olaylar görülebilir mi?" sorusunu getirdi.
Konuya ilişkin konuşan Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı ve Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, şunları söyledi:
"Ekvatoral bölgede, yani tam dünyanın orta bölgesinde, siklon dediğimiz alçak basınç alanları oluşur ve burada her sene rutin olarak belli sayılarda kasırgalar meydana gelir. Kasırga kelimesi iki Amerika'nın olduğu orta bölgedeyse 'hurricane' kelimesi kullanılıyor. Aynı hava durumu için Hindistan civarlarında siklon, Japonya civarlarında da tayfun kelimesi kullanılıyor. Üç terimde aynı şeyi ifade ediyor. Sadece bölgesel adlar açısından farklılık yaratıyor."
EKVATORAL BÖLGEDE BULUNMUYORUZ
Türkiye'de bu tip kasırgaların görülmeyeceğinin altını çizen Prof. Dr. Ersoy sebebini, "Ekvatoral bölgede bulunmuyoruz" diye açıklayarak sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Ancak bitişik alandayız. Akdeniz çevresinde 'medicane' adı verilen fırtına görülebiliyor. Ve zaman zaman da bunlar Akdeniz ülkelerini etkileyecek şekilde meydana gelebiliyor. Geçtiğimiz yıllar içerisinde de meydana gelmişti. Akdeniz'den İzmir'e doğru hareket etmişti. Bu sefer de sanıyorum Kuzey Afrika'dan Mersin'e doğru hareket eden bir medicane'den söz ediyoruz."
Kasırga kadar şiddetli olmasa da Akdeniz çevresinde meydana gelen bu fırtınaların büyük zarara sebebiyet verebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Ersoy, üstelik önümüzdeki süreçte benzer meteorolojik olayların sayısında artış görülebileceğini ifade etti. Ersoy, "Çünkü küresel iklim değişimi ile birlikte zamansız ani yağışlar, fırtınalar, hortumlar, sel olayları ülkemizde giderek artmaya başladı. Bu tür fırtınalardan sonra büyük sel felaketleri de meydana gelebiliyor." dedi.
SELİN NEDENİ NEYDİ?
Öte yandan Meteoroloji Uzmanı Prof. Dr. Orhan Şen, önce Yunanistan sonra da Libya'yı vuran alçak basınç sisteminin Akdeniz'in ısınması nedeniyle meydana geldiğini söyledi. Orhan Şen, "Kırklareli ve İstanbul'u ise Karadeniz'deki ısınma nedeniyle oluşan yağmur etkiledi" dedi. Şen, Libya'yı vuran kasırganın Yunanistan'ı vuranla aynı olduğunu belirterek şöyle dedi: "Yunanistan'ı etkileyen siklon enerjisini söndürünce güneye inmeye başladı. Güneye inerken de Akdeniz üzerinde tekrar beslendi çünkü su sıcaklığı çok yüksekti. Bunun sonucu olarak Kümülonimbus (CB) bulutları meydana geldi. Libya üzerine geldiğinde yüzde 90'ların üzerinde neme doymuştu. Libya'da karaya çıkınca yağışı bıraktı. Bu yağışın Libya'da afete dönüşmesinin nedenlerinde biri de toprağın tamamen kuru olmasıydı. Toprak suyu çekemedi, yağan yağmur yüzeysel akışa geçti, önüne ne kattıysa aldı götürdü.
Kırklareli'ndeki selin ise Yunanistan'daki Sel felaketiyle ilgilisi yoktu. Karadeniz'in yüzey sıcaklığının fazla olmasından dolayı İstanbul ve Kırklareli'nde sağanak yağış oldu. İki hava olayının kaynağı farklı denizler. Libya'yı vuran fırtınanın Türkiye ile alakası yok. Bu hafta Türkiye'de önemli bir hava olayı görünmüyor." ifadelerini kullandı.