Suriye'de 61 yıllık BAAS rejimi 54 yıllık Esad mezalimi sona erdi. Muhaliflerin 27 Kasım'da başlattığı harekat 8 Aralık'ta Şam'ın düşmesi, Esad'ın kaçmasıyla sonuçlandı.
Böylelikle Esad, yıllarca Suriyelilere reva gördüğü mülteciliği kendisi de tatmış oldu. Esad ardında koca bir Suriye enkazı bıraktı... Sednaya hapishanesindeki işkence, tecavüz, cinayetler ve Şam'da bulunan toplu mezarlar zalimliğin boyutunu gözler önüne serdi.
TAKVİM NE YAZDIYSA O... ESAD LAZKİYE ÜZERİNDEN KAÇTI!
Takvim.com.tr, Esad'ın Lazkiye'deki Rus üssünden Moskova'ya kaçtığını 13 Aralık 2024'te okurlarına aktarmıştı. Bugün mülteci Esad, mülteci olarak sığındığı Moskova'dan Takvim.com.tr'yi doğrular nitelikte bir açıklamada bulundu.
Esad, "8 Aralık'a dek ülkeden ayrılmayı, istifayı düşünmedim. Şam'a girildiğinde Rus koordinasyonuyla Lazkiye'ye gittim" diyerek Moskova'ya kaçış sürecini anlattı.
RUS ÜSSÜNDE SAKLANMIŞ... "ŞAM DÜŞTÜKTEN BİR GÜN SONRA TAHLİYE EDİLDİM"
Muhaliflerin Şam'a girmesiyle içerisine düştükleri aciz durumu itiraf eden Beşar Esad "Savaş operasyonlarını denetlemek üzere Rus müttefiklerimizle koordineli bir şekilde Lazkiye'ye hareket ettim. Aynı sabah Hmeymim Hava Üssü'ne ulaştığımda, güçlerimizin tüm cephe hatlarından tamamen çekildiği ve ordunun son mevzilerinin düştüğü açıkça görülüyordu" dedi.
Rus üssünün 8 Aralık pazar akşamı acil tahliye operasyonu istediğini dile getiren Esad, "Bu tahliye, Şam'ın düşüşünden bir gün sonra, son askeri mevzilerin çöküşü ve geriye kalan tüm devlet kurumlarının felç olması üzerine gerçekleşti" sözleriyle kayıp olduğu saatlerde Rus üssünde saklandığını itiraf etti.
"KİŞİSEL KAZANÇ ARAMADIM" DEDİ AMA KAÇARKEN MİLYONLARCA DOLAR GÖTÜRDÜ
Devrik Esad, kaçarken Suriye halkının kasasından milyonlarca dolar para kaçırmamış gibi bir de üzerine "Kişisel kazanç için makam aramadım, her zaman kendimi bir ulusal projenin koruyucusu olarak gördüm" diyerek günah çıkarmaya kalkıştı.
Esad'ın kaleme aldığı ʺkaçış itirafıʺ ve ʺgünah çıkarmaʺ satırları (Takvim.com.tr)
Esad şu ifadeleri kullandı:
Suriye genelinde terörizm yayıldıkça ve nihayetinde 7 Aralık 2024 Cumartesi akşamı Şam'a ulaştıkça, başkanın akıbeti ve nerede olduğuna dair sorular ortaya çıktı. Bu durum, uluslararası terörizmi Suriye'nin kurtuluş mücadelesi olarak yeniden tanımlamayı amaçlayan, gerçeklerden tamamen uzak yanlış bilgi ve anlatıların ortasında gerçekleşti.
Ülkenin tarihindeki böylesine kritik bir dönemde, gerçeklerin öncelikli olması gerektiği bir anda, bu çarpıtmaların ele alınması büyük bir önem taşıyor. Ancak, o dönemdeki güvenlik nedenleriyle uygulanan tam iletişim kesintisi gibi mevcut koşullar, bu açıklamanın yapılmasını geciktirdi. Bu, yaşanan olaylara dair detaylı bir anlatımın yerine geçmez; bu anlatım, uygun bir fırsat doğduğunda sunulacaktır.
İlk olarak, Suriye'den ayrılmam ne planlanmış bir hareketti ne de bazı iddialarda olduğu gibi çatışmaların son saatlerinde gerçekleşti. Aksine, 8 Aralık 2024 Pazar sabahının erken saatlerine kadar Şam'da kalarak görevlerimi yerine getirdim. Terörist güçler Şam'a sızdığında, savaş operasyonlarını denetlemek üzere Rus müttefiklerimizle koordineli bir şekilde Lazkiye'ye hareket ettim. Aynı sabah Hmeymim Hava Üssü'ne ulaştığımda, güçlerimizin tüm cephe hatlarından tamamen çekildiği ve ordunun son mevzilerinin düştüğü açıkça görülüyordu. Bölgedeki durum daha da kötüleşirken, Rus askeri üssü de yoğunlaşan insansız hava aracı saldırılarına maruz kaldı. Üssü terk etmek için uygun bir yol bulunmaması nedeniyle, Rusya, üssün komutanlığından 8 Aralık Pazar akşamı acil bir tahliye düzenlemesini talep etti. Bu tahliye, Şam'ın düşüşünden bir gün sonra, son askeri mevzilerin çöküşü ve geriye kalan tüm devlet kurumlarının felç olması üzerine gerçekleşti.
Bu olaylar sırasında hiçbir şekilde istifa etmeyi ya da sığınma aramayı düşünmedim ve böyle bir teklif hiçbir kişi ya da taraf tarafından yapılmadı. Tek yol, terörist saldırılara karşı mücadeleyi sürdürmekti.
Savaşın ilk gününden itibaren, kişisel kazanç uğruna ulusun kurtuluşunu takas etmeyi ya da halkını farklı teklif ve cazibelere karşı feda etmeyi reddeden kişi, en tehlikeli ve yoğun savaş alanlarında, teröristlerin birkaç metre yakınında, ordunun subayları ve askerleriyle birlikte duran aynı kişidir. Bu kişi, savaşın en karanlık yıllarında Şam'da ailesiyle birlikte halkının yanında kalmış, terörizmle bombardıman altında ve başkente yönelik tekrar eden terörist saldırılar karşısında on dört yıl boyunca mücadele etmiştir. Filistin ve Lübnan'daki direnişi hiçbir zaman terk etmeyen ve kendisine destek olan müttefiklerine ihanet etmeyen bir kişinin, halkını terk etmesi ya da ait olduğu orduya ve ulusa ihanet etmesi mümkün değildir.
Kişisel kazanç için makam aramadım, her zaman kendimi bir ulusal projenin koruyucusu olarak gördüm. Bu projeyi destekleyen, vizyonuna inanan Suriye halkının inancına güvendim. Devleti koruma, kurumlarını savunma ve kendi seçimlerine son ana kadar sahip çıkma iradesine ve yeteneğine olan inancım sarsılmadı.
Devlet terörizmin eline düştüğünde ve anlamlı bir katkı yapma olanağı kalmadığında, herhangi bir makamın amacı kalmaz ve işgal edilmesi anlamsız hale gelir. Bu, Suriye'ye ve halkına olan derin bağlılığımı hiçbir şekilde azaltmaz. Bu bağlılık, herhangi bir makam ya da durumla sarsılmayan, Suriye'nin bir gün yeniden özgür ve bağımsız olacağı umuduyla dolu bir bağlılıktır.
