ABD'nin Tanf'taki askeri üssü etrafında yaşanan gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulunan Konaşenkov, "ABD'nin Tanf'taki yasadışı üssü ve üssün çevresi, militanların serbestçe faaliyet yürüttüğü bir 'kara delik' haline geldi. Rus haber sitesi Sputnik'in geçtiği habere göre, ABD'den 'burnunun dibinde' faaliyet yürüten militanlara karşı takındığı 'seçici körlük' tutumu hakkında bir açıklama yapmasını istiyoruz" dedi.
'900 KİŞİLİK İKİ MİLİTAN GRUBU GÜNEY GERİLİMİ AZALTMA BÖLGESİNE GİRDİ'
Konaşenkov, 300 kişilik bir militan grubunun Tanf'ta ABD'nin kontrol ettiği bölgeden çıkarak güneydeki gerilimi azaltma bölgesine hareket ettiğini, Rukban sığınmacı kampından yola çıkan 600 kişilik bir diğer militan grubunun da yaklaşık 300 kilometre ilerledikten sonra eski Tafas gümrük noktasını geçerek söz konusu bölgeye giriş yaptığının altını çizdi.
'SABOTAJ OLURSA, SORUMLUSU ABD'DİR'
600 kişilik grubun gerilimi azaltma bölgesine girdikten hemen sonra bu bölgeye, tıbbi malzeme ve gıda malzemelerinin bulunduğu iki konvoyun giriş yaptığına ve insani yardımların büyük bölümünün militanların eline geçtiğine dikkat çeken Konaşenkov, "Yaşanan 'ilginç tesadüflerin' ardından bu bölgede ateşkesi bozma girişimi olacağını öngörmek için uzman olmaya gerek yok. Herkesi uyarıyoruz. Barış sürecinin sabote edilmesi durumunda tüm sorumluluk, ABD'ye ait olacak" diye konuştu.
'ABD, MİLİTANLARLA İLGİLİ SORUMUZU YANITSIZ BIRAKTI'
Bu arada Konaşenkov, 300 militanın ABD'nin kontrolündeki bölgeden nasıl sızdığı konusunda Washington'dan bir yanıt alamadıklarını söyledi.
Konaşenkov şu ifadeleri kullandı: "Suriye rejim birliklerinin tedarik amaçlı ve halka insani yardım ulaştırmak için kullandığı stratejik öneme sahip Şam-Deyr ez Zor karayolunu bloke etmeye çalışan militanların ABD'nin kontrolündeki bölgeden nasıl sızdığına ilişkin sorumuz yanıtsız kaldı."