Gazze'de aylardır katliama devam eden soykırımcı İsrail, sivilleri hedef almaya devam ediyor. Gazze'de binlerce kişinin sığındığı hastaneleri ve mülteci kamplarını hedef alan İsrail, Batı Şeria ise Filistinlilerin evlerine bomba yağdırıyor.
Terör devleti 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda binlerce kişi hayatını kaybederken, Kassam Tugayları ise her şeye rağmen mücadeleye devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Gazze'deki geçici ateşkesin ardından Hamas ve İsrail arasında rehine takası gerçekleşmişti.
Hamas üyelerinin İsrailli yaşlı ve çocuk esirlere özel muamele göstermesi dikkatlerden kaçmamış serbest kalan İsrailli esirler ise hem Hamaslılara hem de Filistinlilere el sallamıştı. Yaşanan o anlar Hamas'ın esirlere yönelik "nazik ve insani" tavrını gözler önüne sermişti.
BEDENLERİYLE SALDIRILARDAN KORUDU
İsrail ile Hamas arasındaki esir değişimi sırasında Gazze'den serbest bırakılan Almog Goldstein, Kassam Tugayları mensuplarının esirleri saldırılardan koruduğunu söyledi.
İsrail'in Kanal 12 televizyonuna konuşan 48 yaşındaki Goldstein, esir değişimi anlaşmalarına atıfta bulunarak, Kassam Tugaylarının esirlerin öneminin farkında olduğunu vurguladı.
Sık sık İsrail bombardımanına maruz kaldıklarını aktaran Goldstein, Gazze'de esaret altında oldukları bir gecede, bir süpermarkete götürüldüğünü aktararak, şunları anlattı:
"Süpermarketteydik. Sonra hemen sokakta, süpermarketin bulunduğu yerde, bir (İsrail) bombalama oldu. Ardından yoğun ateş sesleri duyduk. Sanki bir ekskavatör size doğru yaklaşıyor gibiydi. Çılgıncaydı. Ta ta ta sesleriyle üzerine geliyor gibiydi. Biz o durumdayken bizi esir alanlar, silahlı korumalarımız (Kassam Tugayları mensupları) önümüzde ayakta durup bizi bedenleriyle korudular."
İSRAİL ORDUSU ATEŞ AÇTI
İsrailli gazetecinin şaşkınlıkla "Sizi koruyorlar mı?" sorusuna ise Goldstein, "İsrail ordusunun açtığı ateşten bizi koruyorlardı. Çünkü biz onlar için çok önemliydik." yanıtını verdi.
"SİZ ÖLMEDEN BİZ ÖLECEĞİZ"
Kassam savaşçılarının, bazı talimatlar alacaklarına ve belki de sonunda kendilerini öldürmeye karar vereceklerine dair içlerinde bir korku olduğunu dile getiren Goldstein, "Bazen bunu da soruyorduk onlara, diyorlardı ki: Siz ölmeden biz öleceğiz, birlikte öleceğiz... Böyle olursa (bombardıman ya da saldırı) birlikte öleceğiz çünkü biz size yakınız, yanınızdayız." şeklinde cevap verdiklerini paylaştı.
Goldstein, 17 yaşındaki kızı Agam ve iki oğlu Gal (11) ve Tal (9) ile Gazze'de "insani ara" ve esir değişimi mutabakatı kapsamında Hamas tarafından serbest bırakılmıştı.
İSRAİL'İN 7 EKİM SONRASI GAZZE'Yİ İŞGALİNDE SON DURUM
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme" gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun bombardımanı başlattı.
İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda, 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 8 bin 200'ü çocuk, 6 bin 200'ü kadın olmak üzere, 20 bin 258 Filistinli öldürüldü, 53 bin 688 kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 152'si karadan işgal sürecinde olmak üzere 485 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım'da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün uzatılan "insani arada" 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 303 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 26 Lübnanlı sivil, 124 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 7 İsrail askeri öldü.