Öncülüğünü Demokrat Bob Menendez ile Cumhuriyetçi Jim Ricsh ve Lindsey Graham'in yaptığı ve hem Demokrat hem de Cumhuriyetçilerin olduğu toplam 43 senatörün imza attığı mektup, Senato'dan Beyaz Saray'a gönderildi.
Mektupta geniş şekilde İran'ın 2015 yılındaki nükleer anlaşma koşullarının çok uzağında olduğu ve uranyum zenginleştirme noktasında yüzde 20'lik seviyeye ulaştığı kaydedildi.
İran'ın sadece nükleer silaha sahip olma yolundaki adımlarıyla değil, aynı zamanda Orta Doğu'da desteklediği Şii milisler yoluyla da bölgede Amerikan çıkarlarını tehdit ettiği savunulan mektupta, Biden yönetiminin bir an önce somut adımlar atması gerektiği vurgulandı.
Mektupta, "BM Güvenlik Konseyi'nde ve bölgedeki müttefiklerimizle koordinasyon halinde, İran'ın nükleer silahlara sahip olmasını engelleyecek bir anlaşmaya varılması için diplomatik ve ekonomik araçlarımızı tam kapasite kullanmanız gerektiğine inanıyoruz." ifadelerine yer verildi.
ABD'nin Avrupalı ortaklarının yanı sıra İsrail ve Körfez'deki ortaklarıyla bu konuları koordine etmesinin yararlı olacağı kaydedilen mektupta, Kongre'deki iki partinin bazı konularda farklılıkları bulunsa da İran konusunda ortak bir tutum içinde olduğu belirtildi.
20 Ocak'ta göreve gelen Biden yönetimi İran'la yeniden nükleer anlaşmaya dönme niyetinde olduğunu açıklamış ancak İran'ın da 2015'teki nükleer anlaşma koşullarına mutlaka geri dönmesi gerektiğini belirtmişti.
ABD'nin adımına henüz net bir yanıt vermeyen Tahran yönetimi ise öncelikle ABD'nin anlaşmaya geri dönmesi ve İran'a yönelik yaptırımları hafifletmesi gerektiğini dile getirmişti.