Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı işgalci İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı. Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
EN 500 FİLİSTİNLİ HAYATINI KAYBETTİ
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, işgal ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı. Son olarak, İsrail'in Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırıda en az 500 kişi hayatını kaybetmişti.
KÜRESEL MEDYA ÇETESİNDEN SKANDAL HABER
Katliam devleti İsrail'in düzenlediği alçak saldırı tüm dünyada lanetlenirken İngiliz basını BBC'nin skandal haberi ortaya çıktı.
İNGİLİZ BBC'DEN KATLİAMA KILIF
Küresel medya çetesinin başını çeken BBC, dün yaptığı haberde "Hamas hastanelerin ve okulların altına tünel mi inşa ediyor?" diyerek adeta katliama kılıf hazırladı. İsrail'in fosfor bombası kullanmasıyla ilgili haber yapamayan İngiliz medyasının, İsrail'e hedef göstermesi tepki çekti.
BATI BASININDA SAVAŞ SUÇLARINA SANSÜR
Hamas'ın beklenmedik Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından şoka uğrayan İsrail, Gazze'de göz göre göre insanlık suçu işliyor. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu Filistin'i yok etmekle tehdit ederken Batı basını İsrail kurşunlarıyla ölen Filistinlileri göz ardı ederek İsraillilere methiyeler düzüyor.
İsrail, tarihin görüp görebileceği en büyük kıyımlardan birini gerçekleştirirken BBC gibi sözde tarafsız birçok Batılı yayın kuruluşunun ikiyüzlülükleri bir kez daha ortaya çıktı.
Televizyonda bir açıklama yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, "Düşmanlarımızı benzeri görülmemiş bir güçle vuruyoruz. Bunun sadece başlangıç olduğunu vurguluyorum" demişti.
Bu sözlerinin ardından İsrail'in uluslararası hukuka göre yoğun sivil nüfusun bulunduğu bölgelerde kullanımı yasak olan fosfor bombası kullandığı iddia edilmişti. İsrail ise bu iddiaları yalanlamıştı.
İsrail'in Ankara Büyükelçiliği görevine atanan Irit Lillian,ülkesinin fosfor bombası kullanmadığını doğru olmadığını belirtmişti. Ancak Uluslararası Af Örgütü, işgalci İsrail ordusunun Gazze'nin yoğun nüfuslu sivil bölgelerinde beyaz fosforlu top mermileri kullandığı belgeledi.
Örgüt açıklamasında, Örgütün Kriz Müdahale Programı'nın, İsrail'in Gazze'de, beyaz fosforlu top mermileri kullandığını belgeleyen ikna edici kanıtlar topladığını kaydetti.
Örgütün Kriz Kanıt Laboratuvarı'nın doğruladığı video ve fotoğraflar, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana bombaladığı Gazze'de beyaz fosfor kullandığını gün yüzüne çıkardı.
BEYAZ FOSFOR ESASLI MÜHİMMAT
Toplanan kanıtlar arasında, AA foto muhabiri Mustafa Al-Kharouf'un 9 Ekim'de çektiği ABD Savunma Bakanlığı Tanımlama Kodu'nun "beyaz fosfor esaslı mühimmat" için kullandığı D528 etiketli M825 ve M825A1 top mermilerinin fotoğrafı da yer alıyor.
AA görsellerinde, İsrail'in Gazze'ye yönelik hava saldırılarında beyaz fosforun havadaki patlama anlarına yönelik 10 ve 11 Ekim'de çekilen görüntüler paylaşılmıştı.
YAYINI KESTİLER
İngiliz medya kuruluşu BBC, İsrail'in Gazze'de beyaz fosfor kullandığını anlattığı esnada muhabirinin yayınını kesti.
Muhabirin sözlerinin ardından sunucu teknik aksaklık bahanesine sığınarak,
"Tabii burada çok zor ve tehlikeli şartlarda yayın yapmaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
KATLİAMI ÖRTBAS EDİP TARAF TUTMAK YAYIN YAPMAK DEĞİLDİR
Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) skandala ait görüntüleri paylaşıp,
"Katliamı örtbas edip taraf tutmak yayın yapmak değildir. Şiddetle kınıyoruz." açıklamasında bulundu.
İSRAİL'iN SÖZCÜSÜ
BBC internet sitesinde de soykırımı açıkça desteklemeye devam ediyor. Bir yandan saldırıyı İsrail'in düzenlemediğini kanıtlamaya çalışan BBC diğer yandan da hastaneye yapılan saldırıda Hamas üyelerinin öldürülmesiyle övündü. Adeta İsrail'in sözcülüğünü üstlenen BBC, saldırı ile ilgili İsrailli kaynaklara yer verirken Filistin'i ise yok sayıyor.
TÜRKİYE'YE İFTİRA ATMIŞLARDI
İsrail'in bu hukuksuz tutumu konusunda 3 maymunu oynayan Batı basını konu Türkiye olduğunda ise iftiralara başvurmaktan geri durmamıştı.
Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek amacıyla başlatılan Barış Pınarı Harekatı sırasında uluslararası savaş hukukuna aykırı mühimmatların kullanıldığı yalanını ortaya atan İngiliz The Times gazetesi, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Barış Pınarı Harekâtı sırasında beyaz fosfor kullandığını Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde dillendirmeye çabalamıştı.
Gazete daha da ileri giderek, bulduğu sözde uzman isimlerin görüşlerine yer vererek, delil sunmadan silah uzmanlarının Barış Pınarı Bölgesi'nde inceleme yaptığını ve şüphesiz Türkiye'nin sivillere yönelik beyaz fosfor kullandığını iddia etmişti.
Harekat başladığı günden itibaren sürekli yalan haberler ile dünyayı kandırmaya çalışan terör sevici yayın kuruluşları manipülasyonlarına yenisin ekleyerek Türkiye'yi savaş suçu işlemekle itham etmişti.
ENVANTERİMİZDE YOK
Konu üzerine eski Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar,"Bölgede hızla değişen ve gelişen durum beraberinde birtakım sıkıntıları da getiriyor. Terör örgütünün kimyasal silah kullanıp suçu Silahlı Kuvvetlerimize atmaya, bununla ilgili bir algı oluşturmaya çalışacaklarına dair bilgiler geliyor. TSK'nın envanterinde kimyasal silah olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçek" demişti.
Batı basının bu iftiralarını çürüten bir açıklamayı Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Başkanı Fernando Arias, yapmıştı.
Arias, ''Beyaz fosfor Suriye'de kimyasal silah olarak kullanılmadı.'' ifadelerini kullanmıştı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Christian Lindmeier, yütütülen kara propaganya ilişkin sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar hakkındaki soruları yanıtlamıştı.
Lindmeier, bazı batılı medya organlarının "Türk Ordusu Beyaz Fosfor bombası kullanıyor" yalanlarıyla sunduğu fotoğraflardaki yanık derecesinin, Barış Pınarı Harekatı öncesinde Suriye'nin farklı çatışma bölgelerindeki hastanelerden rapor edilen yanıklarla aynı olduğunu vurguladı.
Beyaz fosfor bombası kullanıldığına dair herhangi bir bilgileri olmadığına atıfta bulunan Lindmeier, şöyle konuştu:
"(Sunulan fotoğraflardaki yanıklar) daha önce Suriye'nin farklı çatışma bölgelerindeki hastanelerin rapor ettiği yanıklarla neredeyse aynı. Daha önce bildirilen yanıklardan kayda değer bir farkı yok. Yanık miktarlarında bir artış olmadı."
Öte yandan aynı dönem Barış Pınarı Harekatı'ndan rahatsız olan kalleş İsrail, terör örgütü YPG'ye silah desteği yapabileceğini açıklamıştı.
ULUSLARARASI HUKUKTA BEYAZ FOSFOR BOMBASI
Birleşmiş Milletler (BM) Konvansiyonel Silahlar Sözleşmesi (CCW) uyarınca sivil bölgelerde havadan yangın çıkarıcı silah saldırıları yasak.
Beyaz fosforun yaydığı dumanın açık alanlarda askeri birliklerin kamufle edilmesi gibi amaçlarla kullanılmasının önünde ise herhangi bir hukuki engel bulunmuyor.
Öte yandan, beyaz fosforun kullanıldığı anda insanların üzerinde yarattığı etki ve zarar nedeniyle savaş suçu kapsamında görülmesine ilişkin tartışmalar sürüyor.
İSRAİL, DAHA ÖNCE DE BEYAZ FOSFOR KULLANMIŞTI
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Gazze'de savaş kuralları ihlallerinin cezasız kalmasına dair 2010'da yayımladığı raporda, İsrail'in, Aralık 2008-Ocak 2009 arasında Gazze Şeridi'nde düzenlediği "Dökme Kurşun Operasyonu"nda da beyaz fosfor içeren mühimmat kullandığını belirtmişti.
Raporda, İsrail'in nüfusun yoğun yerlerde beyaz fosfor içeren mühimmat kullanması, siyasi ve askeri liderlerin uyguladığı ve savaş kuralları ihlallerine yol açan politikalar arasında gösterilmişti.
BEYAZ FOSFOR NEDİR?
Kullanımı yasak olan beyaz fosforun dumanı, teneffüs edildiğinde ciğerlerde ani yaraların oluşmasına ve nefessiz kalarak boğulmaya yol açabiliyor.
Ciltte ikinci ve üçüncü derece süregelen yanıklara neden olabilen beyaz fosfor, oksijenle temas ettiği anda kolayca alev alıyor, bomba olarak kullanıldığında da patlayıcı etkisinin yanı sıra yangınlara neden olabiliyor.
Beyaz fosfor bombası nedeniyle çıkan yangınlar geniş alanlara yayılabiliyor ve alandaki fosfor tükenene kadar bu yangınlar devam ediyor.
Solunum yoluyla, temas ya da sindirim yoluyla vücuda alınan, birçok yüzeye yapışarak bulaşan beyaz fosfora maruz kalanların tedavisi maddenin bulaşıcılığı nedeniyle oldukça zor. Bombanın neden olduğu yaralanmaları tedavi eden kişilerin de bu yüzden kendilerini korumak için özel eğitim almaları gerekiyor.
Söz konusu maddeye belli aralıklarla maruz kalmanın, çene kemiğinin ileri düzeyde deformasyonuna yol açarak kırılmasına neden olabildiği ifade ediliyor.
Sınır tanımayan işgaci İsrail'in uyguladığı soykırıma çanak tutan Batı basını ise son derece tehlikeli olan beyaz fosforun kullandıldığı konusundaki ifadelere kulaklarını tıkamış durumda.