SpaceX ve Twitter'ın sahibi Elon Musk, "Twitter Dosyaları" ifşaatının 14'üncüsünü yine serbest gazeteci Matt Taibbi aracılığıyla yaparak, Rusya'nın Amerikan siyasetine müdahale ettiği iddialarının gerçek olmadığını gösteren kurum içi yazışmaları ortaya koydu.
Matt Taibbi, Twitter'da paylaştığı uzun tweet serisinde, "Rusya Gate Yalanları" başlığı altında, "Yıllarca süren bir kargaşanın çok önemli bir anında Demokratlar, Trump-Rusya soruşturmasındaki kusurlarla ilgili bir raporu, Rus 'botları' ve 'trolleri' tarafından desteklendiğini söyleyerek kınadılar. Twitter yetkilileri Rus etkisine dair hiçbir kanıt bulamayınca dehşete kapıldı." ifadelerine yer verdi.
RUSYA İLE BAĞLANTILI HERHANGİ BİR ÖNEMLİ FAALİYET YOK
Yayınladığı kurum içi yazışmaların ekran görüntülerinde yer alan "Kongre trollerini besliyoruz.", "Rusya ile bağlantılı herhangi bir önemli faaliyet yok." gibi ifadelere değinerek Rusya'nın ABD siyasetine müdahalesini ortaya koyacak sağlam bir delile rastlanmadığına dikkati çeken Taibbi, Twitter'ın, politikacıları ve medyayı söz konusu bot hesapların "Rus olmadığı" konusunda uyardığını fakat bunun "görmezden gelindiğini" kaydetti.
Taibbi, tweet serisinde, Twitter Güvenlik Yöneticisi Yoel Roth'un kurum içi bir yazışmada, "#ReleaseTheMemo etiketiyle paylaşılan ilk 50 tweeti incelediğini" ve hiçbirinde "Rus bağlantısına dair bir iz bulunmadığını", söz konusu paylaşımların "spam" gibi gözüktüğünü belirten ifadelerinin geçtiği ekran görüntüsüne yer verdi.
Twitter yöneticilerinin, ABD siyasetine Rus müdahalesi konusunda yanıldıklarını itiraf ettikleri, bununla ilgili esprili görsellerin yer aldığı yazışmalarını da paylaşan Taibbi, "Twitter, evrensel kanının aksine, kayıtlardaki Rusya iddialarına meydan okumamak gibi kölece bir model izlemeye devam etti." ifadesini kullandı.
ABD medyasının bu konudaki tavrına da değinen gazeteci, "Sonuç olarak, AP'den Politico'ya, NBC'den Rolling Stone'a muhabirler, hiçbir delil olmamasına rağmen 'Rus bot hesapları' temasını işlemeye devam ettiler." değerlendirmesinde bulundu.
TWİTTER DOSYALARI
Elon Musk bir süredir, Twitter'in eski yönetiminin kurum içi yazışmalarını bir grup gazeteciyle paylaşarak ifşa ediyor.
Twitter'in yeni yöneticisi ve bağımsız gazetecilerin "Twitter Dosyaları" olarak adlandırılan bu tweet dizileri, Twitter'ın eski yönetiminin, siyasi görüşleri nedeniyle içeriklere taraflı olarak müdahale ettiğini ortaya koyuyor.
Bugüne kadar yapılan ifşaatta, ABD Başkanı Joe Biden'ın ekibinin talebi üzerine seçim sürecinde ortaya çıkan Biden'ın oğlu Hunter Biden'a ait sızıntıların sansürlenmesi, Trump'ın hesabının askıya alınmasının yanı sıra Twitter'ın eski yönetiminin ABD ordusunun Orta Doğu'daki manipülasyonlarına alet olduğu ve ABD makamlarının 250 bin Twitter hesabının kapatılmasını istediği ortaya çıkmıştı.
Twitter dosyaları ifşaatlarında en son gazeteci Alex Berenson, Kovid-19 aşısı üreticisi Pfizer'ın Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Scott Gottlieb'in mRNA aşıları aleyhindeki paylaşımlar konusunda Twitter yöneticilerine yaptığı baskıya yer vermişti.
MUSK, PFİZER YÖNETİCİSİNİN AŞI KARŞITI PAYLAŞIMLAR İÇİN TWİTTER'A YAPTIĞI BASKIYI İFŞA ETTİ
Elon Musk, "Twitter Dosyaları" ismiyle sürdürdüğü ifşaatın 12'incisini, 10 Ocak'ta Kovid-19 aşılarıyla ilgili eleştirel görüşler paylaşan gazeteci Alex Berenson aracılığıyla yaparken, gazetecinin twitini, "Bazı komplo teorileri aslında doğrudur." diyerek paylaştı.
Berenson, Gottlieb tarafından Twitter yöneticisi Todd O'Boyle'a, Trump yönetimi yetkilisi Dr. Brett Giroir'in Twitter'daki, "Artık Kovid-19 doğal bağışıklığının aşı bağışıklığından üstün olduğu açık. Bir kişi önceden enfeksiyon geçirmişse artık aşı kanıtı için bilimsel bir gerekçe yoktur." ifadelerinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Ağustos 2021 tarihli e-postanın ekran görüntüsünü paylaştı.
Ekran fotoğrafında, Gottlieb'in O'Boyle'a "Bu, yıpratıcı türden bir şey. İsrail'de emsal değerlendirmesinden geçmemiş tek bir retrospektif çalışmadan kapsamlı bir sonuç çıkarıyor. Ancak bu tweet viral olacak ve haber içeriklerini yönlendirecek." diye yazdığı, devamında ise Twitter'ın, Giroir'in twitini "yanıltıcı" diye etiketleyerek bir uyarı notuyla beğenme ve paylaşıma kapattığı görüldü.
Gazetecinin ifşaatları Musk'ın paylaşımından sonra 9 saat içinde 16,7 milyon görüntülenmeye ulaşırken, Berenson, "Twitter, dünyada gazetecilik için en önemli platformdur. Bu yüzden hükümetler ve şirketler onu sansürlemek için bu kadar gözünü karartmış durumda." diye yazdı.
FAUCİ'Yİ ELEŞTİRİNCE GOTTLİEB'İN HEDEFİ OLMUŞTU
Araştırmacı gazeteci Berenson, kendi internet sitesinde de rapor olarak paylaştığı dosyada, 2022 sonuna kadar ABD Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (NIAID) Direktörü olarak görev yapan Dr. Anthony Fauci'yi eleştiren twitinin Gottlieb tarafından hedef alındığına da değindi.
Gazetecinin Twitter hesabı, Gottlieb'in kendisini hedef gösteren bu paylaşımından günler sonra süresiz olarak askıya alınmış, Berenson uzun bir yasal mücadelenin ardından Temmuz 2022'de ancak hesabına geri kavuşabilmişti.
En son Twitter Dosyalarına tepki olarak Gottlieb, ifşa edilen e-postaların tüm hikayeyi anlatmadığını öne sürerek kendini savundu ve tehdit edildiğine dair, Twitter yöneticileriyle yaptığı bazı yazışmaları paylaştı.
TWİTTER DOSYALARI
Elon Musk bir süredir, Twitter'in eski yönetiminin kurum içi yazışmalarını bir grup gazeteciyle paylaşarak ifşa ediyor.
Twitter'in yeni yöneticisi ve bağımsız gazetecilerin "Twitter Dosyaları" olarak adlandırılan bu tweet dizileri, Twitter'ın eski yönetiminin, siyasi görüşleri nedeniyle içeriklere taraflı olarak müdahale ettiğini ortaya koyuyor.
Bugüne kadar yapılan ifşaatta, ABD Başkanı Joe Biden'ın ekibinin talebi üzerine seçim sürecinde ortaya çıkan Biden'ın oğlu Hunter Biden'a ait sızıntıların sansürlenmesi, Trump'ın hesabının askıya alınmasının yanı sıra Twitter'ın eski yönetiminin ABD ordusunun Orta Doğu'daki manipülasyonlarına alet olduğu ve ABD makamlarının 250 bin Twitter hesabının kapatılmasını istediği ortaya çıkmıştı.
KİMLİKLERİ İFŞA EDİLEBİLİR
Twitter'ı satın alan Elon Musk, geçmiş yönetimin ABD seçimleri dahil olmak üzere sosyal, siyasi ve ekonomik gündemler kapsamında gerçekleştirdiği manipülasyonu ifşa etti. İfşaların ardından Twitter ve ABD'nin derin güçleri arasındaki kirli ilişkiler tüm çarpıklığıyla ortaya çıktı. Yaşananların ardından dikkat çeken bir saldırı gerçekleşti. Bir grup bilgisayar korsanı Twitter'a sızarak, milyonlarca kullanıcını elektronik posta adreslerini sızdırdı.
Siber güvenlik firması Hudson Rock'un yöneticilerinden Alon Gal, bilgisayar korsanlarının milyonlarca Twitter kullanıcısına ait verileri ele geçirdiğini söyledi.
Gal, ele geçirilen bilgiler arasında 200 milyondan fazla Twitter kullanıcısına ait elektronik posta adresinin de olduğunu belirtti.
Elektronik posta adreslerinin ele geçirilmesinin oldukça "önemli" olduğunu kaydeden Gal, bu durumun Twitter hesaplarının ele geçirilmesine ve kullanıcıların kimliklerinin ifşasına kadar gidebileceğine dikkati çekti.
E-POSTA ADRESLERİ DOĞRU
Diğer yandan, bir bilgisayar korsanlığı forumunda ücretsiz yayınlanan verileri indirdiğini duyuran bir teknoloji sitesinden yapılan açıklamada, söz konusu elektronik posta adreslerinin doğru olduğu ifade edildi.
Açıklamada, kopyalarının da olduğu vurgulan verilerin tamamının kontrol edilemediği belirtildi.
200 BİN DOLAR İSTEDİ
"Ryushi" adını kullanan bilgisayar korsanının, 400 milyon Twitter kullanıcısının elektronik posta ve telefon numarasını geçen hafta ele geçirdiği iddia edilmişti.
Bilgisayar korsanının, Twitter'dan verileri şirkete teslim edip silmek için 200 bin dolar talep ettiği öne sürülmüştü.
Bu arada, Twitter hakkında halihazırda bir veri ihlali soruşturması yürütülüyor.
İRLANDA SORUŞTURMA AÇTI
Twitter, Ağustos 2021'de bilgisayar korsanlarının sistemdeki bir açıktan faydalandığını duyurmuş ancak bundan etkilenen hesap sayısı hakkında bilgi vermemişti.
Medyada yer alan haberlerde, 5,4 milyon Twitter kullanıcısının bilgilerinin bilgisayar korsanlarının kullandığı bir internet forumunda 24 Kasım 2022'de paylaşıldığı belirtilmişti.
İrlanda Veri Koruma Komisyonu, Aralık 2022'de Twitter'a veri ihlali nedeniyle soruşturma açtığını duyurmuştu.
TWİTTER DOSYALARI AÇILDI
Twitter'ın Elon Musk tarafından satın alınmasının ardından Aralık 2022'de gazeteciler Matt Taibbi, Bari Weiss ve Lee Fang ile yazarlar Michael Shellenberger ve David Zweig aracılığıyla kamuoyuna açıklanan "Twitter Dosyaları" gündemde kalmaya devam ediyor.
Taibbi ve Weiss, Twitter yönetimiyle belgelerin yayımlanmasını koordine ederek dosyaların ayrıntılarını Twitter dizisi olarak yayımladı.
Musk, 29 Kasım'da Twitter'ın "ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına" dair şirket dosyalarını yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu.
Bu duyurunun ardından, Taibbi'nin "Birazdan okuyacaklarınız, Twitter'daki kaynaklar tarafından elde edilen binlerce dahili belgeye dayanan bir serinin ilk bölümü." tweetiyle başlattığı "Twitter Dosyaları" isimli ifşaatın son olarak 11'incisi yayımlandı.
İLK İFŞAAT 3 ARALIK 2022'DE YAPILDI
Taibbi, "tasarımcısının kontrolünde gelişen insan yapımı bir Frankenştayn hikayesi" olarak nitelediği "Twitter Dosyaları" ifşaatının ilkini 3 Aralık 2022'de ABD Başkanı Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden'la ilgili çıkan haberleri sansürlediğine yönelik belgeleri kamuoyuyla paylaşarak yaptı.
Twitter'ın eski yönetimi ile Demokratlar arasındaki sansür yazışmalarının ifşa edildiği olayda Musk'tan aldığı dosyalardan yola çıkarak bir dizi tweet atan Taibbi, Twitter'ın son derece serbest bir iletişim amacıyla kurulduğunu ancak zamanla güvenlik gerekçesiyle platforma çeşitli kontrol mekanizmalarının eklenmek durumunda kalındığını kaydetti.
Taibbi, bir e-postanın ekran görüntüsünü paylaşarak 2020'ye gelindiğinde, siyasilerden ünlülere ve şirketlere kadar birçok aktörün Twitter'dan paylaşımları silme taleplerinin rutin hale geldiğini yazdı.
2020 başkanlık yarışı sırasında Biden'ın ekibinin birçok paylaşım linkini kaldırılmak üzere şirkete ilettiğine değinen Taibbi, yaptığı bir ekran görüntüsü paylaşımında şirket çalışanlarından birinin, "Biden ekibinden incelenecek daha çok şey var." şeklinde bir e-posta attığı ve "Ele alındı." şeklinde yanıt aldığı görüldü.
Dosyaları incelediğini ve hem Demokrat hem de Cumhuriyetçilerin taleplerde bulunduğunu belirten Taibbi, olumlu karşılananların daha çok Demokrat olduğuna işaret etti.
14 Ekim 2020'de New York Post gazetesinin, Hunter Biden'ın dizüstü bilgisayarının içeriğinden elde edilen ifşa dosyalarını yayımladığını hatırlatan Taibbi, Twitter yöneticileri arasındaki yazışmalara dayanarak şirketin bu habere ilişkin linkleri siteden kaldırdığını ve buna yönelik paylaşımlara "güvenli değil" uyarılarını eklediğini kaydetti.
Taibbi, "Hatta o güne kadar çocuk pornografisi gibi paylaşımlar için kullanılan doğrudan mesaj yoluyla iletilmesini engelleyen eklentiyi bile bu habere uyguladılar." ifadelerini kullandı.
TRUMP'IN HESABININ ASKIYA ALINMA SÜRECİ DE İFŞA EDİLDİ
Twitter'ın eski yönetimine yönelik ifşaatta, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın hesabının askıya alınma sürecinin aylar öncesinde konuşulduğu ve bu konuda federal kurumlarla bağlantı içinde olunduğu ortaya çıkarıldı.
Musk, Taibbi üzerinden 6 Ocak Kongre baskını ve Trump'ın Twitter hesabının askıya alınma sürecinde şirket yönetiminin tutumunu ifşa etti.
6-8 Ocak 2021'deki iç yazışmalarda, Twitter çalışanlarından birinin, "Bu ilk kez görevdeki bir devlet başkanını yasaklamak mı oluyor?" yorumunu yaptığını aktaran Taibbi, söz konusu yazışmalarda Trump'ın şahsi hesabının ardından Beyaz Saray ve Başkanlık Twitter hesabının da askıya alınmasının konuşulduğunu, bunun yerine kullanımının kısıtlanabileceğinin ifade edildiğini ortaya çıkardı.
İfşa edilen metinde, Twitter uzmanının, yakın zamanda Trump yönetiminin görevi Joe Biden'a devredeceği ve bu hesaplara yönelik adım atmaya gerek kalmayacağını belirtmesi gözden kaçmadı.
SEÇİMLER YAKLAŞTIKÇA FEDERAL KURUMLARDAN BASKI ALMAYA BAŞLADI
Öncesinde Twitter'ın hesapları askıya alma sürecinin kurallara dayalı bir otomasyon ve bazı yöneticilerin şahsi tasarruflarına dayandığını aktaran Taibbi, 2020 başkanlık seçimleri yaklaştıkça şirketin, federal kurumlardan baskı almaya başladığını ifade etti.
Taibbi, politikalarda gevşemeler yaparak üst düzey hesaplara müdahalenin konuşulmaya başlandığını ve 6 Ocak'tan sonra bunun için bir grubun kurulduğunu da ifşa etti.
Gazeteci Taibbi, yöneticilerin, seçim sürecinde federal kurumlarla bağlantı içerisinde seçimle ilgili içeriklerin hangilerinin ihlal sayılabileceğini konuştuğuna ilişkin yazışmaları da paylaştı.
ELON MUSK, DEVAM EDEN İFŞAAT İÇİN TWİTTER'I "SUÇ MAHALLİ"NE BENZETTİ
Michael Shellenberger, 11 Aralık 2022'de Twitter'ın eski yönetimine yönelik dördüncü ifşaatı yaparken, Elon Musk da Twitter'ı "suç mahalli"ne benzetti.
Shellenberger, dördüncü ifşaat dalgasında eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Twitter hesabının kapatıldığı döneme ait dikkat çekici bazı hususları gündeme getirdi.
Kongre baskınının olduğu 6 Ocak'ın ardından Twitter'ın üst düzey yetkililerinin bir karar aldığını kaydeden Shellenberger, bu kararın Trump'ın hesabının askıya alınmasını "haklı gösterme" ve ifade özgürlüğüyle ilgili endişelerini ifade etmeme olduğunu duyurdu.
ESKİ FİRST LADY MICHELLE OBAMA'DAN JACK DORSEY'E BASKI
Shellenberger, 6 Ocak olaylarının ardından Twitter'ın o dönemki Üst Yöneticisi (CEO) Jack Dorsey'e yönelik iç ve dış baskıların da arttığını savundu.
Bu baskıların, aralarında eski first lady Michelle Obama, gazeteci Kara Swisher ve Chris Sacca gibi tanınan isimlerin de bulunduğu kişilerce açıkça yapıldığını kaydeden Shellenberger, bu kişilerin, Trump'ın hesabının kapatılmasına yönelik taleplerini içeren açıklamalarının ekran görüntüsünü paylaştı.
TWİTTER KADROSUNUN DEMOKRAT PARTİYE İLGİSİ
Twitter çalışanlarının siyasi bağışlarının, 2018, 2020 ve 2022'de sırasıyla yüzde 96, 98, 99'luk bölümünün Demokratlara gittiğini öne süren Shellenberger, buna ilişkin bağımsız gazeteci Mark Taibbi'nin paylaşımını retweetledi.
Diğer yandan, Musk, devam eden ifşaat için yaptığı paylaşımda "Twitter, hem bir sosyal platform hem de suç mahalli." ifadesini kullandı.
TWİTTER'IN, PAYLAŞIMLARI SANSÜRLEMEK İÇİN FBI İLE ÇALIŞTIĞI İFŞA OLDU
Taibbi 17 Aralık 2022'de, Twitter'ın eski yönetiminin, ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) yetkililerinin talebi doğrultusunda paylaşımları sansürlediğini, hesapları askıya aldığını öne sürdü.
FBI'ın şirketteki önemli bağlantısının Twitter'ın eski yöneticilerinden Yoel Roth olduğu belirtilen Taibbi'nin paylaşımlarında, Kasım 2022'ye ait birçok elektronik postada, FBI'ın Twitter'ın hizmet kullanım şartlarını ihlal eden hesapların bir listesini hazırladığı aktarıldı.
Taibbi, FBI'ın denetim için işaretlediği içeriklerin çoğunun az takipçisi olan hesaplarda yapılan şakalar da dahil "seçimle ilgili yanlış bilgilendirmelerin" oluşturduğunu kaydetti.
Bir Twitter çalışanı da bu hesaplardan 7'sini kapattıklarını, birini geçici olarak kapattıklarını ve 9 hesaptan atılan tweetlerin de yanlış bilgi politikası ihlali gerekçesiyle göndericiye geri döndüğünü belirtti.
Taibbi, istihbarat veya İç Güvenlik Bakanlığı gibi kurumlardaki yetkililerin Twitter'a içerikleri kontrol etmesine yönelik baskı yaptığını ifade etti.
TWITTER'IN HUKUKÇULARININ İÇ YAZIŞMALARINDA FBI İZİ
Şirketin eski hukuk danışmanlarından Stacia Cardille'ın Eylül 2020'de dönemin Baş Hukuk Müşaviri Vekili Jim Baker'e gönderdiği elektronik postalar da ortaya çıktı.
Yazışmalarda Cardille'ın, Twitter'dan önce Adalet Bakanlığı ve FBI'da görev yapan deneyimli hukukçu Baker'ı şirketin FBI ve İç Güvenlik Bakanlığı gibi kurumlarla olan ilişkisi hakkında bilgilendirmesi yer aldı.
FBI yetkililerinin sosyal medya yöneticilerine "ürünler" de ilettiğini öne süren Taibbi, bunların "kolluk kuvvetleri ve özel sektör ortakları arasında daha fazla işbirliğine duyulan ihtiyacı vurgulayan İç Güvenlik Bakanlığı bültenleri" olduğunu söyledi.
Bu "ürünlerden" birinin de "İzin verilen Sosyal Medya Platformlarının kötü niyetli Rus etkisini" vurgulayan bir bülten olduğu belirtildi.
Taibbi, öte yandan FBI yetkililerinin, Twitter çalışanlarının harekete geçmesi için içeriği işaretlemek üzere gizli ve gayriresmi "araçlar"a erişebildiğini iddia etti.
FBI'ın San Francisco Siber Şube Sorumlusu Elvis Chan, Twitter'ın eski yöneticilerinden Yoel Roth'a gönderdiği bir e-postada ise Twitter'ın FBI'dan rapor almasını sağlayan bir platform olan "Teleporter" adlı bir araca atıfta bulunuyor.
Taibbi, eyalet hükümetlerinin içeriği işaretlemesi için İç Güvenlik Bakanlığının ortak kuruluşu olan İnternet Güvenliği Merkezi tarafından "İş Ortağı Destek Portalı" adı verilen başka bir gizli ve gayriresmi "aracın" oluşturulduğunu da kaydetti.
TWITTER DOSYALARI, FBI'IN 2020'DE TWİTTER YÖNETİCİLERİNE HESAP SORDUĞUNU GÖSTERDİ
Twitter Dosyaları adı altında yayımlanan ifşaata 19 Aralık'ta bir yenisi eklendi.
ABD Federal Soruşturma Bürosunun (FBI), 2020'de Twitter yöneticilerine (ABD dışından yapılan) "devlet propagandasını" yeterince rapor etmedikleri için hesap sorduğu ve şirketin güvenlik uygulamaları hakkında yazılı yanıt talep ettiği ortaya çıktı.
Taibbi'nin, paylaşımlarında, FBI'ın (ABD dışından yapılan) "devlet propagandaları" hakkında yeterince bildiriminde bulunmadığı konusunda Twitter'a yoğun sorular yönelttiği, FBI'ın talepleri üzerine büro ile sosyal medya platformu arasında anlaşmazlık yaşandığı görüldü.
Eski Twitter yöneticisi Roth, FBI'ın yazılı cevap talebinden rahatsız olurken FBI, ısrarcı davranıp sosyal medya platformundan taleplerin normal bir prosedür olduğunu bildirdi.
FBI HUNTER BIDEN KONUSUNDA TWITTER'A BASKI YAPTI
Gazeteci Shellenberger, Twitter Dosyaları 7. Kısım'da, FBI San Francisco Özel Ajanı Elvis Chan'ın, Twitter yöneticileri üzerinde baskı kurarak Hunter Biden dosyası başta olmak üzere bazı konularda yönlendirme yapmaya çalıştığı şeklinde paylaşımlarda bulundu.