İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes antlaşması yürürlüğe girdi! Joe Biden detayları duyurdu: İhlal olursa İsrail'e saldırma hakkı!

HAMAS'TAN ULUSLARARASI TOPLUMA HAREKETE GEÇME ÇAĞRISI

Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun, Gazze'nin kuzeyine 55 gündür sürdürdüğü saldırılarla, Filistin halkına yönelik en çirkin suçları işlediği kaydedildi.

Gazze'nin kuzeyinde sivilleri hunharca öldüren ve çok sayıda kişiyi alıkoyan İsrail'in işlediği suçları sürdürdüğü ifade edilen açıklamada, kuzeydeki hastanelerin, sağlık personelinin ve sivil savunma birimlerinin hedef alındığı hatırlatıldı.

Açıklamada, Cibaliya ve Beyt Lahiya beldelerine sıkı ablukanın devam ettiğine dikkati çekilerek, "Düşman, gün boyu şiddetli bombardımana maruz kalan Beyt Lahiya'ya yönelik ablukasını ve katliamlarını yoğunlaştırıyor. Filistin halkının orayı terk etmesini, göç etmesini istiyor." denildi.

Gazze'de Filistin halkını hedef alan soykırımdan tümüyle ABD yönetiminin sorumlu olduğu vurgulanan açıklamada, uluslararası topluma, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Filistinlilerin kurtarılması için acilen harekete geçilmesi çağrısında bulunuldu.

İSRAİL SAVUNMA BAKANI KATZ: ANLAŞMA İHLAL EDİLİRSE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE YANIT VERMEYE HAZIRIZ

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Lübnan'da sağlanan ateşkesle ilgili yaptığı açıklamada, "Hizbullah'ın anlaşmayı ihlal etme girişimleri devam ederse ve Lübnan hükümeti yükümlülüklerini yerine getirmezse, İsrail güçlü bir şekilde yanıt vermeye hazır" dedi.

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Lübnan'da yürürlüğe giren ateşkes antlaşması ile ilgili bir açıklama yayınladı. Açıklamasında, Golan Tepeleri ve kuzey sınır bölgelerindeki okulları ateşkese rağmen kapalı tutma kararına değinen Katz, "Savunma kısıtlamalarını kaldırmama ve Celile ve kuzey bölgelerinde hayatı normale döndürmeme kararı, gerekli bir tedbir adımı ve İsrail'in antlaşmayı uygulama kararlılığıyla ilgili net bir mesajdır" ifadelerini kullandı.

Hizbullah ile Lübnan hükümetini ateşkes antlaşmasına uymaları konusunda uyaran Katz, "Hizbullah'ın anlaşmayı ihlal etme girişimleri devam ederse ve Lübnan hükümeti yükümlülüklerini yerine getirmezse, İsrail güçlü bir şekilde yanıt vermeye hazır" dedi. "Pes etmeyeceklerini" vurgulayan Katz, İsrail halkının güvenliğinden ödün vermeyeceklerini de sözlerine ekledi.

HİZBULLAH'TAN ATEŞKES SONRASI İLK AÇIKLAMA

Hizbullah, İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes anlaşmasının ardından ilk açıklamasını yaptı.

İsrail'in güney Lübnan'dan çekilmesini Hizbullah üyelerinin elleri tetikte takip edeceği kaydedilen açıklamada, İsrail'in herhangi bir saldırısına karşı koymak için tamamen hazırlıklı olduklarını vurgulandı.

Açıklamada, Hizbullah güçlerinin, İsrail'e karşı zafer kazanmayı, hedeflerini vurup İsrail ordusunu yenilgiye uğratmayı başardığı ifade edildi.

ELİYAHU: "HİZBULLAH TESLİM OLMADI VE BU ANLAŞMA İYİ DEĞİL"

İsrail'in aşırı sağcı Miras Bakanı Amichay Eliyahu, İsrail ile Lübnan arasında varılan ateşkesin, Hizbullah'ın teslim olmamış olmasi nedeniyle İsrail için "iyi olmadığını" belirtti. Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in liderliğindeki Yahudi Gücü Partisi üyesi olan Eliyahu, Bakanlar Kurulu'nda ateşkes anlaşmasına karşı oy kullanan tek bakan olarak dikkat çekti. Eliyahu, İsrail'in Maariv gazetesine verdiği açıklamada, ateşkesin olumsuz sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarılarda bulundu.

Ateşkes anlaşmasını "rezalet" olarak nitelendiren Eliyahu, "Anlaşma, konuşulan şartların çoğunu içermiyor. Bunlar, tampon bölge ve Hizbullah'ın silahsızlandırılması." dedi.

Eliyahu, "Bu bir zafer değil. Zafer, (Lübnan'ın güneyinin) işgal ve Hizbullah'ın teslim olmasıdır. Hizbullah teslim olmadı ve bu anlaşma iyi değil. İsrail devleti, (anlaşmayı) baskı altında kabul etti." diye konuştu.

"ABD'den baskı olduğunun farkındayım." diyen Eliyahu, "Umarım bir sonraki yönetim, (Donald Trump yönetimi) davranışlarımız konusunda daha rahat olacaktır." ifadesini kullandı.

Eliyahu, İsrail'in ABD'ye silah ve mühimmat bakımından bağımlı olduğunu vurgulayarak, "Elimiz ayağımız bağlı, kötü ve sağlıksız bir haldeyiz. İsrail'in kendi silahını geliştirebilmesi gerekiyor." dedi.

WALTZ: "HERKES MASAYA BAŞKAN TRUMP'TAN DOLAYI OTURUYOR"

ABD ve Fransa'nın ara buluculuğunda İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes anlaşmasının yankıları sürerken, Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'na aday gösterdiği Waltz'dan dikkat çekici bir açıklama geldi.

Waltz, "Herkes masaya Başkan Trump'tan dolayı oturuyor. Onun kesin zaferi, dünyanın kalanına kaosun tolere edilmeyeceği mesajını net bir şekilde verdi. Orta Doğu'da tansiyonun düşmesine yönelik somut adımlar görmekten memnunum." mesajını verdi.

Bölgedeki kötülüklerin "İran'dan kaynaklandığını" savunan Waltz, bu durumun böyle sürmesine izin vermeyeceklerini ifade etti.

RUSYA’DAN İSRAİL-LÜBNAN ATEŞKESİNE DESTEK

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İsrail ile Lübnan arasında varılan ateşkes anlaşmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti. Zaharova, "Ancak bu tür anlaşmaların uygulanması gerekiyor." açıklamasında bulundu. 

Zaharova, başkent Moskova'da düzenlediği haftalık basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.

"Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında 21 Kasım'da çıkardığı tutuklama emrini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu yanıtlayan Zaharova, "Elbette ​​​​​​Filistin'de yaşananlar sivillere karşı işlenen suçların sorumluluğu konusunu gündeme getirdi. Bu vahşetin sorumluları cezasız kalmamalı. Bu nedenle uluslararası toplumun birçok üyesinin uluslararası yargı organlarını Filistinlilerin çıkarları doğrultusunda devreye sokma isteğini anlıyoruz." ifadesini kullandı.

Uluslararası Adalet Divanında İsrail'e yönelik Gazze'de soykırım işlemesine ilişkin dava açıldığına dikkati çeken Zaharova, "Bu, uluslararası hukuka ilişkin küresel dış politika vizyonumuzla uyuşuyor. Uluslararası hukuk üstün olmalı ve kullanılmalı." diye konuştu.

Zaharova, UCM'nin profesyonel bir kurum olmadığını, uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve Batı tarafından kullanıldığını belirterek, "UCM'nin meselelere müdahale etme girişimleri, meseleleri çözmek yerine zorlaştırıyor. Bu konudaki yaklaşımımız değişmedi." dedi.

"ATEŞKES ANLAŞMASININ UYGULANMASI GEREKİYOR"

İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes anlaşmasına da değinen Zaharova, şunları ifade etti:

"Lübnan'da kanın dökülmesini ve şiddeti durduracak ve çatışmaların büyümesini önleyecek her türlü anlaşmayı olumlu karşılıyoruz. Ancak bu tür anlaşmaların uygulanması gerekiyor. Söz konusu ülkede ve bölgede sürdürülebilir askeri siyasi istikrarın, çıkar dengesini, ilgili tüm tarafların güvenliğini eşit şekilde sağlayacak adil ve kapsamlı çözüm gerektirdiğinden eminiz. Tüm bunların, uluslararası hukuki zeminde, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere ilgili örgütlerin bu konudaki kararlarının dikkate alınmasıyla hayata geçirilmesi gerekiyor."

Zaharova, Gazze Şeridi'ndeki duruma işaret ederek, "Uluslararası toplumun girişimlerine rağmen Filistin-İsrail bölgesinde ve bu krizin sıçradığı Orta Doğu'nun diğer bölgelerinde durum kötüleşmeye devam ediyor. Gazze'de şiddetin artması sonucu ölen, yaralanan ve kaybolanların sayısı 150 bini geçti. Bu korkunç bir rakam. Bunların birçoğu siviller, çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve hasta olanlar." dedi.

Bu durumdan ABD'yi sorumlu tutan Zaharova, ABD'nin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) Gazze'de ateşkesin sağlanmasına ve gerekli insani yardımın sağlanmasına yönelik kararların alınmasını sürekli veto ettiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Tek bir ülke (ABD), en önemli uluslararası örgütün faaliyetlerini sabote ederek, küresel barış ve güvenliğin korunmasına yönelik sorumluluğunu yerine getirmesini engelliyor. Mevcut Amerikan yönetiminin sorumsuzca siyaseti, İsrail'e, bölgeyi yıkmasına ve burada yaşayanların öldürülmesine yeşil ışık yakıyor. Gazze'de uzun süredir devam eden kriz, İsrail ile Hizbullah arasındaki silahlı çatışmaların büyümesini teşvik etti."

ATEŞKES ANLAŞMASININ TAM METNİ ORTAYA ÇIKTI

Lübnan ve İsrail arasında yürürlüğe giren 13 maddelik ateşkes anlaşması kapsamında, taraflar karşılıklı saldırılardan kaçınmayı taahhüt etti. Anlaşmaya göre, Hizbullah ve Lübnan topraklarında faaliyet gösteren diğer silahlı gruplar, İsrail'e yönelik herhangi bir saldırı gerçekleştirmeyecek. Buna karşılık, İsrail de Lübnan'a askeri operasyon düzenlemeyecek.

İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarını sona erdiren 13 maddelik ateşkes anlaşması kapsamında, taraflar karşılıklı taahhütlerde bulundu. Anlaşmaya göre, Lübnan hükümeti, Hizbullah ve topraklarında faaliyet gösteren diğer silahlı grupların İsrail'e yönelik herhangi bir saldırı düzenlemesini engelleyecek. Buna karşılık İsrail, Lübnan'daki sivil veya askeri hedeflere kara, deniz ya da havadan herhangi bir saldırı gerçekleştirmeyeceğini garanti etti.

Ateşkes anlaşmasının tam metni ise şöyle:

1- İsrail ile Lübnan, 27 Kasım saat 04.00 itibarıyla aşağıda detayları belirtilen taahhütlere göre ateşkes anlaşmasını yürürlüğe koyacaktır.

2- Lübnan hükümeti, Hizbullah veya Lübnan topraklarında bulunan diğer tüm silahlı grupların, İsrail'e karşı herhangi bir operasyon düzenlemesini engelleyecek ve İsrail de Lübnan'da sivil askeri veya devlete ait hedeflere kara, deniz veya havadan herhangi bir askeri saldırı bulunmayacak.

3- Hem İsrail hem Lübnan, sürdürülebilir barış ve güvenlik için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1701 sayılı kararının önemini kabul ediyor ve kararın tam olarak uygulanması için adımlar atacağını taahhüt ediyor.

4- Bu taahhütler, İsrail ve Lübnan'ın uluslararası hukuka uygun doğal meşru müdafaa hakkından vazgeçtiği anlamına gelmez.

5- Lübnan'daki BM Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) ve sorumlulukları veya BMGK'nın 1701 sayılı kararı ve önceki kararlarındaki taahhütler saklı kalmak üzere, Lübnan'ın resmi askeri ve güvenlik güçleri, altyapısı ve silahları, Güney Litani bölgesine konuşlandırılacak.

6- BMGK'nın 1701 ve önceki kararlarıyla uyumlu olarak, Lübnan'da devlet dışı silahlı grupların yeniden kurulmasını ve yeniden silahlanmasını önlemek için, Lübnan'a herhangi bir silah ve ilgili malzeme satışı veya tedariki Lübnan hükümeti tarafından düzenlenecek ve kontrol edilecektir. Ayrıca, Lübnan'daki tüm silah ve ilgili malzeme üretimi Lübnan hükümeti tarafından düzenlenecek ve kontrol edilecektir.

7- BMGK'nın 1701 sayılı kararının uygulanması ve birinci paragraf uyarınca ateşkesin başlaması üzerine Lübnan hükümeti, Lübnan'ın resmi askeri ve güvenlik güçlerine, hareket özgürlüğü dahil olmak üzere gerekli tüm yetkileri sağlayacak ve BMGK'nın 1701 sayılı kararıyla ve önceki kararlarla uyumlu olarak, bunları şu şekilde talimatlandıracaktır:

a) Lübnan'a ve Lübnan genelinde, tüm sınır kapıları dahil olmak üzere, izinsiz silah ve ilgili malzeme girişini ve Lübnan içinde izinsiz silah ve malzeme üretimini izlemek ve bunlara karşı yaptırım uygulamak.

b) Güney Litani Bölgesi'nden başlayarak, silah ve ilgili malzemelerin üretimine yönelik mevcut tüm izinsiz tesisleri tasfiye etmek ve gelecekte bu tür tesislerin kurulmasını önlemek.

c) Güney Litani Bölgesi'nden başlayarak tüm altyapı ve askeri mevzileri tasfiye etmek, bu taahhütlere aykırı tüm ruhsatsız silahlara el koymak.

8- ABD ve Fransa, Lübnan için Askeri Teknik Komitesi içinde mümkün olan en kısa sürede Lübnan'ın güneyine Lübnan askeri kuvvetlerinden 10 bin askerin konuşlandırılmasına çalışacaktır. ABD ve Fransa ayrıca, Lübnan'daki konuşlanma seviyelerinin artırılması ve yeteneklerinin geliştirilmesi için uluslararası toplumla birlikte çalışarak Lübnan askeri kuvvetlerine gerekli desteği sağlamaya çalışacak.

9- Birinci paragrafa göre ateşkesin başlaması üzerine ve UNIFIL ve BMGK'nın 1701 sayılı kararı ve önceki kararlarındaki yetki ve sorumlulukları ihlal edilmeksizin İsrail ve Lübnan, UNIFIL ile koordinasyon halinde üçlü Mekanizma'yı yeniden formüle edecek ve geliştirecek. ABD'nin liderlik yaptığı, Fransa'nın da dahil olduğu ve UNIFIL'in bünyesinde yeniden formüle edilip geliştirilen Mekanizma, bu taahhütlerin izlenmesine, doğrulanmasına ve uygulanmasının sağlanmasına yardımcı olacak.

a) İsrail ve Lübnan, Mekanizma'nın çalışmalarını kolaylaştıracak, işbirliği yapacak ve güvenliklerini sağlayacak.

b) Mekanizma, Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin, yetkisiz tesisleri ve yer üstü ve yer altı altyapılarını denetleme ve sökme, yetkisiz silahlara el koyma ve yetkisiz silahlı grupların varlığını önleme kapasitesini ve eğitimini güçlendirmek için Askeri Teknik Komite ile birlikte çalışacak.

c) Mekanizma'nın çalışmalarının yanı sıra, UNIFIL'in yetki alanı uyarınca çalışmaları devam edecek ve UNIFIL'in Mekanizma'nın etkinliğini artıran düzenleyici rolü aracılığıyla desteklediği çabalar da buna dahil olacak.

10- İsrail ve Lübnan, BMGK ile doğrudan iletişim kurma hakları saklı kalmak üzere iddia edilen ihlalleri Mekanizma ve UNIFIL'e bildirecektir. Mekanizma, bu taahhütlerin uygulanmasını sağlamak için danışma, inceleme, bilgi toplama ve yardımcı olma konusunda uygun prosedürler geliştirecektir.

11- Birinci paragrafa göre ateşkesin başlamasına müteakip Lübnan, resmi askeri ve güvenlik güçlerini tüm sınırlara ve tüm düzenlenmiş ve düzenlenmemiş kara, hava ve deniz sınır geçişlerine konuşlandıracaktır. Ayrıca Lübnan Silahlı Kuvvetleri, Güney Litani Bölgesi'ni sınırlayan hat boyunca tüm yollara ve köprülere güçler konuşlandıracak, yol blokları ve kontrol noktaları kuracaktır.

12- Birinci paragrafa göre ateşkesin başlaması üzerine İsrail, Mavi Hat'ın güneyinde aşamalı bir şekilde güçlerini çekecek ve buna paralel olarak Lübnan Silahlı Kuvvetleri, Güney Litani Bölgesindeki mevzilere konuşlanacak ve izinsiz alanların ve altyapının sökülmesi ve izinsiz silahların ve ilgili malzemelerin müsadere edilmesi dahil olmak üzere taahhütler kapsamındaki yükümlülüklerini uygulamaya başlayacaktır. Mekanizma, İsrail Savunma Kuvvetleri ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri tarafından bu alanlarda 60 gün içinde aşamalı çekilme ve konuşlanma için belirli ve ayrıntılı planın yürütülmesini koordine edecektir.

13- İsrail ve Lübnan, ABD'nin BM'nin ortaklığıyla, 1701 sayılı karara uygun olarak Mavi Hat boyunca kalan anlaşmazlık noktalarının çözümü amacıyla İsrail ve Lübnan arasındaki dolaylı müzakerelere aracılık etmesini talep ediyor.

Ateşkes anlaşmasında, tarafların verdiği taahhütlerin, Mavi Hat'ın her iki tarafındaki sivillerin topraklarına ve evlerine güvenli bir şekilde dönmelerini sağlamayı amaçladığı vurgulandı. Ayrıca, ABD ve Fransa’nın, bölgede istikrar ve refahı artırmak için Lübnan genelinde ekonomik kalkınmayı destekleyecek uluslararası çabalara öncülük etme hedefi taşıdığı ifade edildi.

ARAP ÜLKELERİ VE KURULUŞLARI ATEŞKESİ MEMNUNİYETLE KARŞILADI

Arap ülkeleri ve uluslararası kuruluşlar, İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes anlaşmasını olumlu karşıladı.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, iki taraf arasındaki ateşkesin memnuniyet verici bir gelişme olduğu ifade edildi.

Anlaşma, İsrail’in Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria’daki saldırılarını durdurması yönünde atılmış "önemli bir adım" olarak değerlendirildi.

FİLİSTİN

Filistin Devlet Başkanlığından yapılan açıklamada, İsrail ve Lübnan arasında yürürlüğe giren ateşkesin memnuniyetle karşılandığı ifade edilirken, benzer bir ateşkesin Gazze Şeridi'nde de uygulanması çağrısında bulundu.

Açıklamada "ateşkesin, bölgeyi kapsamlı bir patlamaya sürükleyen İsrail politikaları sonucu yaşanan şiddet ve istikrarsızlığın durdurulmasına katkı sağlaması" temennisinde bulunuldu.

KATAR

Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da, İsrail ile Lübnan arasında yapılan ateşkesin memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Açıklamada bu sabah yürürlüğe giren ateşkesin benzerinin Gazze Şeridi'nde de yapılması gerektiğinin altı çizildi.

HAMAS

Hamas'tan İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes kararı sonrasında yapılan açıklamada, "İsrail'in Gazze'den geri çekilmesi, Filistinli sivillerin evlerine dönüşünün sağlanması, saldırıların tam olarak durdurulması ve esir takası anlaşmasının eksiksiz yapılması" durumunda Gazze'de ateşkes için işbirliği yapılacağı kaydedildi.

İsrail'in Lübnan'la yaptığı ateşkes için "İsrail'in kendi belirlediği şartları yerine getirmeden şartları kabul etmesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Orta Doğu haritasını zorla değiştirme yanılsamasını ve Lübnan direnişini mağlup etme yanılsamasını yıkmak için önemli bir adımdır." değerlendirmesinde bulunuldu.

Açıklamada, "Hizbullah'ın mümkün olan her yolla Filistin mücadelesini desteklemeye devam edeceğinden eminiz." ifadesine yer verildi.

FKÖ

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) İcra Komitesi Genel Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh, Lübnan'daki ateşkes kararını memnuniyetle karşıladığını açıkladı.

Şeyh yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı yürüttüğü saldırılara da son verilmesi çağrısında bulundu.

Şeyh açıklamasında, "Lübnan'daki ateşkes kararını memnuniyetle karşılıyoruz. Uluslararası topluma, İsrail'e Gazze Şeridi ve Batı Şeria'daki suç savaşını durdurması ve İsrail'e Filistin halkına karşı uyguladığı tüm tırmandırıcı tedbirleri durdurması için baskı yapma çağrısında bulunuyoruz." ifadelerini kullandı.

YEMEN

Yemen hükümetinden yapılan açıklamada, ateşkes kararından memnuniyet duyulduğu ve anlaşmaya bağlı kalınması gerektiği ifade edildi.

Yemen'deki Husilerin sözcüsü Muhammed Abdusselam yaptığı yazılı açıklamada, Lübnan'daki Hizbullah'ın gösterdiği direnişin İsrail'i ateşkesi kabul etmeye zorladığını kaydetti.

Abdusselam, "İsrail ordusu, sağlam bir direnişle karşılaşmamış olsaydı teslim olmayacak ve ateşkesi kabul etmeyecekti" değerlendirmesinde bulundu.

Husi Sözcü, yürürlüğe giren ateşkes ile Hizbullah'ın İsrail karşısında bir zafer elde ettiğini belirtti.

SUUDİ ARABİSTAN

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Lübnan'daki ateşkesin memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Açıklamada, ateşkese varılması konusunda gösterilen tüm uluslararası çabaların takdir edildiği ifade edildi.

 BAE

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da ateşkes kararının memnuniyetle karşılandığı aktarıldı.

Açıklamada ateşkesin kalıcı olmasının temenni edildiği ifadelerine yer verildi.

İSLAMİ CİHAD'DAN HİZBULLAH'A DESTEK

İslami Cihad Hareketi, Lübnan ile İsrail arasında ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından Hizbullah'a destek açıklaması yaptı.

Hareketin Genel Sekreteri Ziyad en-Nehale yaptığı açıklamada, Hizbullah'a hitaben "Zafere kadar tek bir direniş olarak kalacağız." dedi.

Nehale, Hizbullah'ın ABD ve müttefiklerinin saldırılarına ve zorluklara gösterdiği "direnişe" dikkati çekti.

Hizbullah'ın Filistinlilere destek olmak için savaştığını belirten Nehale, "Filistin direniş gruplarının zafere kadar bir arada ve (Hizbullah ile) tek direniş olarak aynı safta kalacağını" ifade etti.

ALMANYA BAŞBAKANI'NDAN ATEŞKESE UYMA ÇAĞRISI

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, taraflara Lübnan'daki ateşkese uymaları çağrısında bulundu. Başbakan Scholz, sosyal medya platformu X'ten İsrail ile Lübnan arasında varılan ateşkes anlaşmasına ilişkin açıklama yaptı.

"HERKESİN UYMASI ÖNEMLİ"

ABD ve Fransa'nın arabuluculuğunda Lübnan'da ateşkes sağlandığını belirten Scholz, "Sınırın iki tarafındaki insanların güven içinde yaşayabilmeleri için anlaşmaya herkesin uyması önemli." ifadesini kullandı.

TRUMP'A ATEŞKES BİLGİSİ

ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın geçiş dönemi ekibinin, İsrail ile Lübnan arasında ateşkes anlaşmasına varılmadan önce, anlaşmanın şartları ve uygulanması hakkında bilgilendirildiği ileri sürüldü.

The Hill gazetesinin, isminin açıklanmasını istemeyen üst düzey hükümet yetkilisine dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Joe Biden'ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein'ın Lübnan'da sağlanan anlaşmanın şartlarını anlatmak üzere, Trump'ın ulusal güvenlik ekibiyle iki kez görüştüğü belirtildi.

Toplantılardan ilkinin 5 Kasım'daki başkanlık seçiminden hemen sonra yapıldığını aktaran yetkili, Trump'ın ekibinin, anlaşmaya varılmadan önceki son 24 ila 48 saat içinde de brifing aldığını ifade etti.

Yetkili, Trump'ın ekibinin, anlaşmaya karşı destekleyici yaklaşım sergilediğini ancak müzakere sürecine dahil olmadığını kaydetti.

Lübnan ile İsrail arasında varılan ateşkes anlaşması, yerel saatle 04.00 (TSİ 05.00) itibarıyla yürürlüğe girmişti.

LÜBNAN'DA GÜNEY HAZIRLIĞI

Reuters'ın bildirdiğine göre Lübnan Silahlı Kuvvetleri, birliklerini güney Lübnan'a konuşlandırmaya hazırlanıyor. Ordu ayrıca yaptığı açıklamada, sınır köylerindeki sakinlerden, İsrail ordusu çekilinceye kadar evlerine dönmelerini ertelemelerini istedi.

ÜLKENİN GÜNEYİNE DÖNMEYİN

Lübnan Sivil Savunma Müdürlüğü, halka "resmi makamlar ateşkesin tam sağlandığını açıklayana kadar" ülkenin güneyine dönmeyin uyarısında bulundu.

Sivil Savunma Müdürlüğüne bağlı Harekat Odasından yapılan yazılı açıklamada, Lübnan halkına, güvenlikleri ve güvenli bir şekilde geri dönüşleri için talimatlara uymaları istendi.

Açıklamada, ateşkesin tam olarak sağlandığından emin olmak için ilgili makamlardan resmi bir açıklama yapılmadan köy ve bölgelere gidilmemesi, köy ve şehirlere giden yolların araştırılması ve güvenlik güçlerinin talimatlarına uyulması çağrısında bulunuldu.

Vatandaşlardan, köy ve kentlere giden yolların açık olup olmadığını öğrenmek için ilgili mercilerden bilgi almaları ve güvenlik güçlerinin talimatlarına uymaları, yola çıkmadan önce seyahat sırasında kullanacakları araçların yolculuk için elverişli olduğunu kontrol etmeleri istendi.

Yola çıkmadan önce en az bir hafta yetecek kadar yiyecek ve içecek gibi temel ihtiyaçların sağlanmasının yanı sıra kronik hastalıkları bulunanların kullandıkları ilaçları ve bebeklerin mamalarının temin edilmesi uyarıları yapıldı.

Kasabalara varıldığında İsrail'in saldırılarında hedef alınan binalara girmemeye dikkat edilmesi, tamamen veya kısmen hedeflenen binaların çevresinde bulunulmaması istendi.

Duman ve toz solunumunu azaltmak için tıbbi maske kullanılması, sokaklardaki elektrik şebekelerinden ve kopuk elektrik tellerinden uzak durulması çağrısında bulunuldu.

İlgililere haber vermeden ormanlara, meyve bahçelerine, köy ve kasaba kenar mahallelerine girilmemesi, son derece dikkatli olunması ve patlamamış herhangi bir mühimmat veya askeri teçhizata dokunulmaması ve derhal ilgili makamlara bilgi verilmesi istendi.

Anormal görüntü, koku veya ölü izlerinin derhal bildirilmesi, şüpheli nesnelerden uzak durulması, bunlara dokunulmaması, hareket ettirilmemesi ve ilgili makamlara haber verilmesi gerektiğine dikkat çekildi.

Yardıma ihtiyaç duyulduğunda köy ve kasabalarda bulunan sivil savunma ekipleriyle iletişime geçilmesi çağrısında bulunuldu.

EVLERİNE GERİ DÖNÜYORLAR

Ateşkes sonrasında Lübnanlıların evlerine geri dönmeye başladığı öğrenilirken, kentte kutlamalar yapıldı. 

İŞTE ANTLAŞMANIN DETAYLARI

ABD Başkanı Joe Biden, Lübnan Silahlı Kuvvetlerinin 60 gün içinde Lübnan'ın güney sınırına konuşlanarak bu bölgenin kontrolünü sağlayacağını belirtti.

Antlaşmanın, söz konusu bölgeden Hizbullah unsurlarının silahsızlandırılarak Litani Nehri'nin kuzeyine geçirilmesini öngördüğünü kaydeden Biden, 60 günlük süreç zarfında İsrail askerlerinin kademeli şekilde bölgeden geri çekileceğini söyledi.

Biden, bu süreçte Lübnan'da herhangi bir Amerikan askerinin görev almayacağını da kaydederek, ABD ve Fransa'nın öncülüğünde uzun süren diplomatik çabaların sayesinde anlaşmaya varıldığını vurguladı.

Başkan Biden ayrıca, ABD ve Fransa'nın başını çektiği bir uluslararası koalisyonun ateşkes antlaşmasının uygulanması konusunda destek vereceğini belirtti.

Biden, İsrail saldırıları sebebiyle yerinden edilen Lübnanlılar ile İsrail'in kuzeyindeki Yahudi yerleşimcilerin evlerine dönmesinin sağlanacağını da dile getirdi.

Ateşkesin yürürlüğe gireceğinin açıklanmasından önce basına yansıyan iddialara göre, İsrail ordusunun ve Hizbullah'ın çekildiği İsrail-Lübnan sınırından Litani Nehri'ne kadar olan bölgeye 5 bin ila 10 bin kadar Lübnan askeri konuşlandırılacak.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1701 sayılı kararına uygun olarak Lübnan'daki söz konusu grupların yeniden silahlanmasını önlemek için, Lübnan'a silah satışı veya Lübnan içinde silah üretimi Lübnan hükümeti tarafından denetlenecek.

Öte yandan basında yer alan diğer bir iddiaya göre, "ABD, Hizbullah'ın antlaşmayı ihlal ettiği tespit edilirse İsrail'e yeniden saldırma hakkı tanıyan ve antlaşma metninde olmayan bir taahhüdde bulundu."

ATEŞKES YÜRÜRLÜĞE GİRDİ

ABD Başkanı Joe Biden'ın Lübnan ile İsrail hükümetlerinin onaylamasının ardından duyurduğu ateşkes antlaşması yerel saatle 04.00 (Türkiye saati ile 05.00) itibarıyla yürürlüğe girdi.

STARMER: SİVİLLER İÇİN RAHATLAMA OLACAK

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İsrail ve Hizbullah arasında imzalanan Lübnan'daki ateşkesin bölgedeki siviller için önemli bir rahatlama olacağını kaydetti.

Starmer, İsrail ve Hizbullah arasında imzalanan Lübnan'da ateşkese ilişkin yaptığı yazılı açıklamada bu anlaşmanın uzun süredir beklendiğini ifade etti.

Ateşkesin, çatışmaların bedelini aylardır ödeyen bölgedeki sivil halka önemli bir rahatlama getireceğini vurgulayan Starmer, "Bu anlaşma şimdi, iki taraftaki sivillerin evlerine dönmesini öngören Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararına dayanan kalıcı bir siyasi çözüme dönüşmeli." değerlendirmesini yaptı.

Starmer, ülkesi ve müttefiklerinin Orta Doğu'da kalıcı barış için çalışmayı sürdüreceğini belirterek, "Gazze'de ateşkes anlaşmasına, esirlerin salıverilmesine ve ihtiyaç duyulan insani yardımın önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik acil bir ilerleme görmeliyiz." ifadelerini kullandı.

YÜRÜRLÜĞE GİRECEĞİ SAAT BELLİ OLDU

İsrail basını, İsrail kabinesinin Lübnan'da ateşkesi onayladığını ve ateşkesin yarın yerel saatle 10.00'da yürürlüğe gireceğini duyurdu.

KARAR SONRASI TEHDİT

İsrail Başbakanı Binyamin Netantayahu, Lübnan'la yapılacak ateşkes anlaşması taslağını kabineye sunacağını belirtti.

Netanyahu, yayımladığı video mesajda, taslağını kabineye sunacağını duyurduğu ateşkesin süresinin sahadaki gelişmelere bağlı olacağını söyledi.

Hizbullah'ın anlaşmayı ihlal etmesi halinde İsrail'in Lübnan’ı vuracağını belirten Netanyahu, ateşkese kararının arkasında 3 temel sebeplerinin olduğunu, bunların; "İran tehdidine odaklanmak, İsrail kuvvetlerini yenilemek ve Hamas'ı izole etmek" olduğunu öne sürdü.

ATEŞKES ONAYLANDI

İsrail medyasında ve uluslararası basında yer alan haberlere göre; İsrail'in Savaş Kabinesi Lübnan ile ateşkesi kabul etti.

SON AŞAMAYA GELİNDİ

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken: Lübnan'da ateşkes anlaşmasının son aşamasına gelindi.

İSRAİL GÜVENLİK KABİNESİ, LÜBNAN'DA ATEŞKESİ GÖRÜŞMEK İÇİN TOPLANDI

İsrail güvenlik kabinesinin Lübnan'da muhtemel ateşkesi görüşmek için toplandığı bildirildi.

Yerel basında çıkan haberde, güvenlik kabinesinin Başbakan Binyamin Netanyahu başkanlığında Tel Aviv'de bir araya geldiği belirtildi.

Görüşmede, kabine üyelerinin Lübnan'da ateşkese varılması için ABD'nin önerdiği tasarıyı oylayacağı ifade edildi.

Kabine toplantısında, bazı aşırı sağcı bakanların itirazına rağmen ateşkes tasarısının onaylanmasının beklendiği kaydedildi.

ABD Başkanı Joe Biden'ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein, Lübnan'da ateşkese varılmasına yönelik müzakereler kapsamında geçen hafta Beyrut ve İsrail'i ziyaret etmişti.

Biden'ın Danışmanı Hochstein, 20 Kasım'da Beyrut'ta yaptığı açıklamada ateşkes müzakerelerinde ilerleme kaydedildiğini belirtmişti.

İsrail'in Washington Büyükelçisi Michael Herzog, Lübnan'da Tel Aviv ile Hizbullah arasında ateşkese varılmasına "yakın olduklarını" belirtmişti.

Öte yandan Lübnan'ın El-Cedid televizyonu, olası ateşkesin Türkiye saatiyle 23.00’da ABD ve Fransa'nın yapacağı ortak açıklamayla duyurulacağını paylaştı.

Basında çıkan haberlerde, ateşkesin yarın sabah yürürlüğe gireceği belirtiliyor.

BEYRUT'A AĞIR BOMBARDIMAN

İsrail ile Hizbullah arasında ateşkes anlaşması yapılduğı belirtilirken Tel Aviv Beyrut'ta yeniden bombardımana başladı. 

BEN GVİR'DEN ATEŞKESİ BALTALAMA SÖZÜ

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Lübnan ile önerilen ateşkes anlaşmasına karşı oy kullanma niyetini açıkladı ve diğer bakanları da aynı şeyi yapmaya ikna edeceğine söz verdi.

İSRAİLLİ SİYASİLER ATEŞKESE KARŞI ÇIKIYOR

İsrail Güvenlik Kabinesi'nin Hizbullah ile ateşkes anlaşmasını ele almak üzere bugün toplanması beklenirken, İsrailli siyasiler ve Lübnan sınırındaki yerleşim yerlerinin belediye başkanları anlaşmaya karşı çıkıyor.

The Times of Israel gazetesinin haberinde, İsrail Güvenlik Kabinesi'nin bugün akşam saatlerinde Hizbullah ile ateşkes anlaşmasını görüşmek üzere bir araya geleceği belirtildi.

Kanal 12 televizyonunun haberinde ise ateşkes metninin pazartesi günü netleştirildiği, kabine toplantısından önce anlaşmanın bozulması için "şiddetli bir şey olması gerektiği" yorumuna yer verildi.

İsrail basınında Hizbullah ile ateşkes anlaşmasının netleştirildiğine ilişkin haberlere rağmen, İsrailli siyasiler ve kuzeydeki belediye başkanları anlaşmaya tepki gösterdi.

Başbakan Binyamin Netanyahu'nun partisi Likud üyesi ve Güvenlik Kabinesi üyesi Avi Dichter, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Hizbullah ile ateşkes konusunda karar vermek için yeterli detayları bilmediğini belirterek, ateşkesi "BMGK'nin 1701 sayılı kararının aynısı olması halinde" desteklemeyeceğini kaydetti.

İsrail'in kuzeyinde Lübnan sınırında yer alan Metula yerleşim birimi Belediye Başkanı David Azoulay, Kanal 12 televizyonuna yaptığı açıklamada, Hizbullah ile ateşkes anlaşmasının "teslim olma anlaşması" olduğunu savundu.

Lübnan sınırındaki Kiryat Shmona yerleşim birimi Belediye Başkanı Avichai Stern de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Hizbullah ile ateşkes anlaşmasının "kuzeyde 7 Ekim saldırısının tekrarını hızlandırdığı ve bunun olamayacağını" öne sürdü.

Stern, ateşkes anlaşmasını eleştirerek, “Tam zaferden tam teslimiyete nasıl geçtiğimizi anlamıyorum." ifadelerine yer verdi.

Muhalefetteki Ulusal Birlik Partisi lideri Benny Gantz da Netanyahu’ya Hizbullah ile ateşkes anlaşmasını kamuoyuyla paylaşması çağrısında bulundu.

İsrail muhalefetindeki Evimiz İsrail Partisi lideri Avigdor Liberman da anlaşmaya karşı çıkarak, “Lübnan ile yapılan anlaşmanın İsrail açısından korkunç olduğunu” savundu.

İSRAİL LÜBNAN'DAN ÇEKİLECEK Mİ?

New York Times’a konuşan İsrailli yetkililer, öneriye göre İsrail güçleri 60 gün içinde Lübnan'dan çekilecek, Lübnanlı milis gücü Hizbullah ise İsrail sınırından daha uzak, kuzeye doğru hareket edecek.

Yetkililer, Hizbullah'ın Litani Nehri'nin kuzeyinde kalmasını sağlamak için Lübnan Ordusu'nun güney Lübnan'a konuşlanacağını ve böylece İsrail sınırında bir tampon bölge oluşturulacağını söyledi.

Ateşkes, resmi olarak İsrail, Lübnan ve ABD de dahil olmak üzere arabulucu ülkeler arasında bir anlaşma olacak. Üst düzey bir Lübnanlı milletvekilinin Hizbullah adına irtibat kurduğu iddia edildi.

LÜBNANLI VEKİL "ANLAŞMA TAMAM" DEDİ

Lübnanlı milletvekili Kasım Haşim, İsrail ile yakın zamanda ateşkes anlaşmasına varılacağını, anlaşmanın neredeyse tamamlandığını ve 36 saat içinde duyuru yapılabileceğini söyledi.

Haşim, "Atmosfer olumlu, ateşkes görüşmeleri ileri aşamada, eğer işler böyle devam ederse ateşkese ulaşılması ve açıklanması yalnızca saatler alacak." diye konuştu.

Lübnan'ın ateşkes anlaşmasını ABD'de açıklandığında duyuracağını dile getiren Haşim, "Niyetler samimi ise işler normal seyrinde ilerleyecektir, anlaşma neredeyse tamamlandı ama mutlu sonlara ulaşmak için özellikle gelecek 36 saati beklememiz gerekiyor.” dedi.

Haşim, "Pervasız ve kumarbaz" bir düşmanla (İsrail) karşı karşıya bulunmalarına rağmen uluslararası atmosferi olumlu gördüklerini ve anlaşmaya varılmasının yakın olduğunu müjdelediğini, bunun da kısa sürede açıklanacağını aktardı.

Lübnan'ın, Amerika'nın ateşkes teklifi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararının uygulanmasına ilişkin dile getirdiği mülahazalara bağlı olduğunu belirten Haşim, işlerin bu yönde ilerlediğini vurguladı.

BMGK'NİN 1701 SAYILI KARARI

BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararı, İsrail'in Mavi Hattı'nın gerisine çekilmesini ve bu hatla Lübnan'daki Litani Nehri arasındaki bölgenin silahsızlandırılmasını, burada sadece Lübnan ordusu ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) ait silah ve askeri araç-gerecin bulundurulmasını öngörüyor.

Ancak Lübnan'ın güneyindeki Litani Nehri ve İsrail ile sınır olarak belirlenen Mavi Hat arasındaki neredeyse tüm bölgeler, 2000 yılından bu yana Hizbullah'ın güçlü askeri nüfuzu altında bulunuyor.

LÜBNAN'DA SON DURUM

ATEŞKESİN İÇERİĞİNDE NE VAR?

Öte yandan ateşkes iddiaları sonrası AA Ortadoğu Haberleri Müdürü Turgut Alp, A Haber ekranlarında Lübnan'daki son durumu aktardı.

Alp şu ifadeleri kullandı:

"Herkesin gözü kulağı Lübnan'daki ateşkeste. Lübnan'da Hizbullah-İsrail ile ateşkes yakın demiştik. Bunun birçok nedeni vardı. Geldiğimiz noktada İsrail'in Washington'daki büyükelçisi Danny Danon'un "İlerleme sağlandı. Yarın İsrail kabinesi ateşkes taslağını onaylamak için toplanacak" dedi."

HİZBULLAH TARAFI NASIL BAKIYOR?

"Hizbullah tarafında bunu onaylamış durumda. Gelen bilgiler bu yönde. Son birkaç gündür topun İsrail tarafında olduğu söyleniyordu.

Resmi olarak içerik deklere edilmedi. Ancak basına içerik yansıdı, tıpkı 2006 yılında Hizbullah ile İsrail arasındaki ateşkesi sağlayan anlaşmada olduğu gibi BM'nin 1701 sayılı kararı uyarınca Hizbullah'ın İsrail sınırından Litani Nehri'nin kuzeyine çekilmesi ön görülüyor. Ancak BMGK denetlemişti bu sefer İsrail'in ısrarı ile başında ABD ve Fransa'nın olduğu Batılı güçlerin denetleyeceği söyleniyor. Çünkü 2006 yılındaki anlaşmayı Hizbullah'ın hayata geçirmediğiyle suçluyordu İsrail. Bu sefer de ABD'nin garantör olarak yer alacağı söyleniyor."

LÜBNAN'DA ATEŞKES İDDİASI

İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırıları devam ederken, İsrail-Hizbullah arasındaki ateşkesin yakında ilan edilmesi bekleniyor. Lübnan basını, ABD Başkanı Joe Biden ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 36 saat içinde İsrail-Hizbullah arasındaki ateşkesi ilan edeceğini iddia etti.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, İsrail ve Hizbullah arasındaki ateşkes görüşmeleri hakkında yaptığı açıklamada, "Çok yakınız" ifadelerini kullanarak, "Görüşmeler, yapıcıydı ve bunun gidişatının çok olumlu bir yönde ilerlediğine inanıyoruz. Ama evet, henüz her şey bitmiş sayılmaz" dedi.

Fransa Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail-Hizbullah arasındaki ateşkesin sağlanmasına yönelik görüşmelerde önemli ilerleme kaydedildiği belirtilerek, "ABD'li ortaklarımızla bu doğrultuda çalışmaya devam ediyoruz. İlgili herkesin bu fırsatı en kısa zamanda değerlendireceğini umuyoruz" denildi.