ABD'nin yaptırım uyguladığı Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın danışmanı Buseyna Şaban, Washington'da düzenlenen bir toplantıya video konferans yoluyla katılarak rejimin propagandasını yaptı.
ABD Hazine Bakanlığının 2011 yılında beri yaptırım uyguladığı Esad'in siyaset ve medya danışmanı Şaban, Washington'daki Ulusal Basın Kulübü'nde "DAEŞ ve El-Kaide'yi ortadan kaldırmak için Küresel Birlik (GAFTA)" tarafından düzenlenen toplantıda Skype aracılığıyla konuşma yaptı.
Konuşmasında rejimin terörle mücadele ettiğini idda eden Şaban, Esad yönetiminin ülkedeki uygulamalarını savundu.
Şaban, uzun süredir açlıkla gündeme gelen, insani yardım kuruluşlarının gıda yardımı ulaştırmaya çalıştığı Daraya'da insanların açlık diye bir sorunu olmadığını ileri sürdü.
Şaban'ın, "Suriye halkı insani yardımlardan dolayı mutlu değil. Onlar hazır gıda, makarna gibi yiyecekler yemeye alışkın değil. Suriye halkı tatlı meyveler, taze sebzeler ve kendi ürettikleri tahılları yerler." şeklindeki ifadeleri salondaki dinleyiciler tarafından yuhalandı. Şaban, "Biz de tahıllarımızı bu bölgeden almaktayız." iddiasında bulundu.
Uluslararası basının yoğun ilgi gösterdiği konferansta, Şaban gazetecilerin ısrarlı sorularıyla karşılaştı.
Toplantıyı düzenleyenler, Şaban'ın yaptığı yorumlara tepkilerin artması üzerine konferans odasına güvenlik görevlilerini davet etti, daha sonra ortamın sakinleşmesi üzerine görevliler dışarı çıktı.
Yaptırım kapsamında olmasına rağmen Şaban'ın başkent Washington'daki toplantıda konuşması hakkında ABD'li yetkililer ise yorumda bulunmadı.
Hazine Bakanlığından üst düzey bir yetkili, AA muhabirinin sorusu üzerine, "Özellikle bu olay hakkında yorum yapmayı reddediyoruz. Yaptırım uygulanan kişilerle işlem gerçekleştirmek genel olarak yasaklanmıştır." ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı da konunun Hazine Bakanlığı tarafından takip edildiğini ve kendilerinin bu konu üzerine yorum yapamayacağını bildirdi.
Hazine Bakanlığının internet sitesinde yaptırım uygulanan kişilere ilişkin yer alan belgede, yaptırım uygulanan kişilere nerede olursa olsunlar finansal, materyal ve teknolojik destek verilemeyeceği belirtiliyor.