"BAKANLIĞIMIZA ULAŞSINLAR GEREĞİNİ YAPALIM"
Adrese yakın değil de başka parametrelere göre seçtiğim okula kaydetmek istiyorum dediğinde hukuki olarak haklı bir talepte bulunmayan kişi. Orada özellikle ilkokul ve ortaokullarda çocuklarımızın okula başladıklarında ilkokul öğretmeni seçimi, ortaokulda şube seçimi konusunda baskılar oluyordu. 'Ben şu öğretmene kaydettirmek istiyorum' gibi. Şimdi 'Ben çocuğu o öğretmene yazdırmak için okul müdürü benden para istedi' deniliyor. Bu yıl okullar açılmadan önce bir genelge gönderdik. 43 maddelik genelge.
Israrlı bir şekilde okullarımıza 'Kayıt ve benzeri ücretlerle velilerden ücret alınmaması, alan kişilerle ilgili işlem yapılması' ifadelerini kullandık. Burada en çok istismar edilen alan öğretmen ve şube seçimiydi. Çocuklar okula başladıklarında şube ve öğretmen seçimini okul idaresine bırakmıyoruz dedik. Biz sınıflardaki çocukların birçok parametre açısından dengeli dağılımını gözeterek belli ilkeler benimsedik. Elektronik ortamda 64 aylık ile 84 aylık çocuğu aynı sınıfa koymayalım. Bu bir parametre. Cinsiyet bir parametre. Şu anda kayıtla ilgili olarak yürüyen süreç, kayıt ücreti ya da zorla ücret alınıyor ifadesi gerçekleri yansıtmıyor. Hala bu konuda şikayeti olan varsa bakanlığımıza ulaşsınlar gereğini yapalım.
"OKUL MÜDÜRLÜĞÜNÜN HESABI DİYE BİR ŞEY OLAMAZ"
Diyelim ki okul idaresi bir veliden kayıt için şu hesaba para yatır dedi. Okul müdürlerimizin böyle bir hesap açma inisiyatifi yok, böyle bir yetkileri yok, bu zaten bizatihi bir suç. Okul aile birliklerini kim domine ediyor? Bir başkanı var, kendi okulunda farklı hizmetleri görmek için velilerden bağış toplayıp okul aile birliği hesaplarına yatırabilirler. Okul aile birliğinin banka hesapları vardır. Okul müdürlüğü üzerinden bu hesaplar bizim açımızdan mümkün değil. Ama para vermeyen öğrenciyi kayıt etmiyorum diye bir şey yok.
DANIŞTAY'A DAVA AÇACAK TARAFLAR BELLİ
Ben lisans düzeyinde 1990'lı yıllarda idare hukukunda öğrendiğim ana konu şu; idari yargıda dava açma hakkı ve yetkisi kime aittir? Hakkı ve menfaati ihlal edilen kişi dava açabilir, bir de eğitimle ilgili sendikaların dava haklarını Danıştay kabul etmiştir. Herhangi bir milletvekilinin idari yargıda dava açma inisiyatifi yok zaten. Ben Milli Eğitim Bakanı olarak 1 yıl önce 'okullarda çocuğu emanet ettiğim bir öğretmeni seçme inisiyatifim olmalı' dedim. Mülakatları buna revize edeceğiz dedik ve değişiklik yaptık. Mülakatların süresi ve içeriğiyle ilgili. Değişikliği yapmadan önce aday KPSS skoruna göre 3 katı aday davet ediliyor, mülakata giriyor, mülakat skoru atama notu oluyordu. Biz de süreci değiştirdik ve dedik ki yüzde 100'de değil de KPSS'nin ve mülakatın yüzde 50'sini alıyoruz dedik.
MÜLAKATLAR NASIL YAPILIYOR?
Mülakatlarla ilgili her ortamda şunu söyledim 'Kul hakkı yemeyecek adil biçimde deneme dersi anlatmak istiyoruz'. KPSS'ye girmiş adaylardan üç katı adayı mülakata davet edeceğimizi deklare ettik. Mesela ortaöğretim matematik öğretmenine dedik ki '10. sınıf matematik müfredatından şu tarihte mülakata gireceksin, bize ders anlatacaksın' dedik. Bütün lisans boyunca aldığı matematik dersinden değil. 10. sınıf müfredatında diyelim 15 konu var. 'Bu 15 konudan seni mülakata alacağız' dedik. Verilen cevapları 4 başlıkta değerlendireceğiz dedik. Adaya diyoruz ki, '10. sınıf matematikten herhangi konuyu anlatmanı isteyeceğiz, anlatırken şunlara dikkat edin'. Aday arkadaşımız salona gittiği zaman gerçek kimliği belli değil, kapalı. Ben şube müdürü olarak juri üyesiyim diyelim. Karşıma gelen kişinin adı, memleketi yok. Bir kod numarası tanımladık. Aday da kendisini sınav yapacağı 3 kişinin kim olduğundan haberi yok. Aday geliyor, orada bilgisayar ekranında kendisine bir soru için tuşa basıyor.
"SAĞLIKLI İŞLEYEN BİR SÜREÇ YÜRÜDÜ"
Bu soruyu cevaplandırdıktan sonra başka diyalog yok juri üyeleriyle. Juri üyeleri 4 parametre üzerinden değerlendirip notunu veriyor. Aday arkadaşımız her ihtimale karşı, 'bana bu soru soruldu ben de şunları söyledim' diye yazılı kayıt düşüyor. İlave olarak ses ve görüntü kaydı var. Bu sınav döneminde ne bir siyasetçiden, ne bir tanıdığımdan ne arkadaşlar aracılığıyla bize hiçbir isim gelmedi, biz de hiçbir ismi komisyonlarda paylaşmadık. Böyle bir işe giren en yakın arkadaşım bile olsa buna tevessül ederse gereğini yapacağım dedim. Burada adaletsizlik yok. Dedik ki aday salondan çıkar çıkmaz juri üyeleri notları vermiş olacak ve ekran kapanacak. Bir daha müdahale şansı yok juri üyelerinin. Bana bu konuda birisi gelsin desin ki 'şu tedbiri alırsanız içim rahat edecek', onu da alırız biz. Bu anlamda sağlıklı işleyen mülakat süreci yürüdü, sınavımızı yaptık.
Biz mülakat sürecini tamamladıktan sonra mevzuat değişikliğini yönetmeliğimizde yaptık. Yüzde 100 mülakat notuyla atanırken yüzde 50 olarak tanımladık. Bazı siyasetçi ve sendikalar bunu yargı konusu yaptılar. İptal olursa yüzde 100 mülakatı ile yapacağız. Bize diyorlar ki 'Danıştay kararını açıkladı'. Ben de diyorum ki davaların tarafı biziz, Danıştay bir karar alsa önce bize gönderecek. Karar bazı arkadaşların davaları yetkisizlik sebebiyle reddedildi, bu bir karar değil. Danıştay'ın kararı bize ulaştığında kararımızı açıklarız. Yüzde 50 mülakat üzerinden notları açıkladık, atamalar yaptık. İki ay sonra Danıştay kararını verdi ve iptal etti. Bu telafisi imkansız zararlar doğurmayacak mı? Ben diyorum ki yargıyla ilgili bu süreci bekleyelim, neticesinde atamamızı yapalım. Şu anda Danıştay kararı yok, yürütme durdurma talebi reddedildi. Yönetmelik iptali ile ilgili açılan kararda esasa ait kararı bekliyoruz.
ÖĞRETMEN ATAMALARI NE ZAMAN YAPILACAK
Biz Danıştay'da avukatımız, hukuk hizmetleri genel müdürümüz süreci takip ediyor. Bunun dışında sosyal medyadan, bazı siyasal ortamlardaki tartışmalardan hareketle bu işleri yapmayız. Sağlıklı bilgi şu; yürütmeyi durdurma talebini reddetti, bazı kişilerin davalarını reddetti. Bu esasa ilişkin verilmiş bir karar değil. Çok uzun süreceğini zannetmiyorum. O karar geldiği gün öğretmen atamalarımızı yapacağız.
FRANSIZ OKULLARI
Fransız okullarıyla ilgili duruşumuzu açıkladık. Türkiye milli ve bağımsız devlet. İç hukukumuza uygun olarak eğitim yapan herkesin hakkını korururuz. Bu hukuka saygı göstermeyenlere karşı gereğini yaparız. Fransız yetkilileriyle konuştuk. Uluslararası bir sözleşmede ısrarcı olduğumuzu paylaştık. Onlar da 6 ay içinde hazırlayacaklarını söylediler. Bizim taleplerimize pozitif cevap verirlerse uluslararası süreci yürütürüz. Şu anda hukuki zemini olmayan okullar hala. Olmaması gerekiyor. Konunun müfredatla alakası yok. Hiçbir hukuki zeminleri yok. Legal değil. Detaylı konuşmak lazım bunu. Biz demokratik dünyaya örnek olabilecek bir noktamız var. Şu an Türkiye'de 34 tane azınlık okulumuz var. Lozan'la haklarını garanti altına aldığımız. Her türlü ihtiyaçlarını gidermek için çaba sarfediyoruz. Lozan'da, Lozan mektuplarında ismi geçmemesine rağmen kurulan, ta 1940'lı yıllarda kurulan, Türk öğrenci alan okullara gerekli müdahaleyi yapmamız gerekiyor. 2014-15 yılında aynı süreci yürütmüştüm. Fransız Büyükelçisi ile konuştuğum şey de buydu. Hala düzeltilmedi. Bu olmaz. Hukuken de bu bir problem. Hukuken geçerli olan bir işyeri değil. Vergisinden öğretmen istihdamına kadar problem.
MEMURİYETTEN ÖĞRETMENLİĞE GEÇİŞ OLACAK MI?
Memuriyetten öğretmenliğe geçiş gibi bir çalışmamız yok. Başka bir sınavla memur olarak girmişler. Bu tarafta öğretmen adayların sınavı var. O geçişler çok doğru değil. Hazine ve Maliye Bakanlığımızdan, stratajik daire başkanlığımızdan aldığımız kadroyu muhafaza ederiz.
ÖZEL OKUL ÜCRETLERİ
Özel okullarla ilgili mevzu pandemi ve sonrasındaki parametrelerdeki değişiklik sebebiyle bir dengesizlik ortaya çıkmıştı. Geçen yaz oturduk, kendileriyle mutabakata vardık. Özel okuldaki eğitim ücretleri enflasyon + yüzde 5. Pandemi koşullarından dolayı düşük olduğu için öğretmen arkadaşlarımızın ücretlerini konuştuk. Konfeksiyon, kırtasiye ya da benzeri sebeplerle okul eğitim fiyatına yapamadıkları zammı oralardan telafi yolunu seçmişlerdi. Bu yıl itibariyle stabil hale geldiğini söyleyebilirim. Öğretmen arkadaşlarımızın maaşlarıyla başlıyorlar. Şu anda denetliyoruz. Binden fazla okula denetim yaptık, müeyyide uyguladıklarımız var. Ağır müeyyidelirimiz var. Bu konuda denetim anlamında çok yoğun mesai içerisindeyiz.
ÖZEL OKUL ÖĞRETMEN ÜCRETLERİ
Bizim denetleme yetkimiz okula kayıt yaptıran öğrencini bir sonraki eğitim öğretim yılında gelecek zamla ilgili denetim yapma yetkimiz var. Çocuğu okula yeni kayıt ettiriyorsanız, ne olacağına dair yetkimiz yok. Öğretmen maaşlarına da yetkimiz yok ama iyi niyet çerçevesinde mutabakat yaptık."