'1 ÜRETİP 1 KAZANIYORUZ'
Türkiye'nin 1980'lerin ortasından itibaren global markalara fason üretim yapmaya başladığını anlatan Yılmaz, artık Türkiye'nin de marka ekonomisini hayata geçmesi gerektiğinin altını çizdi. Yılmaz, "Bir zamanlar Avrupa'nın köylüsü olarak kabul edilen İtalya ve İspanya, marka ekonomisine geçerek ülke imajını yükseltti" dedi. Markalaşmayla ülkelerin turizm gelirlerini artırdığına dikkat çeken Yılmaz, "Türkiye 1 üretip 1 katma değer elde ederken, İspanya 6, İtalya 11 kat katma değer elde etmektedir" diye konuştu. Raporda, toplam yaratılacak ilave katma değerin 2015'te 7.6 milyar, 2020'de 18.3 milyar, 2025'te 32.6 milyar, 2030 yılında ise 52.3 milyar dolara çıkacağı kaydediliyor.
'KÜÇÜK HONG KONG KURALIM'
Türkiye'de marka ekonomisinin gelişmesi için marka şehir hedefine ulaşılması gerektiğinin altını çizen BMD Başkanı Yılmaz Yılmaz, İstanbul'da belirli bölgeler seçilerek burada uygun fiyatlı ülkelerin ürünlerinin satılması için alanlar oluşturulacağını kaydetti. Yeni nesil serbest bölgelerle bir bakıma küçük Hong Kong'ların oluşturulacağını söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: "Lokasyon olarak iyi bir yerde bulunan Türkiye'de, özellikle İstanbul'da serbest bölgelerde toptan Çin malı ürünler ya da diğer ulaşımı uzak ülkelerin ürünlerinin satılması hem kayıt dışını engelleyecek hem de bavul ticaretini."